Amerikan kafası

04:0018/08/2018, Cumartesi
G: 18/08/2018, Cumartesi
Mehmet Şeker

Gece vakti, Amerikan gemisi denizde ilerlerken, bir uyarı alır.Telsizden gelen mesaj, rotalarını değiştirmeleri istenmektedir.Yapılan telsiz görüşmeleri, Galiçya kıyısındaki İspanya Denizcilik İstimdadı “Costa de Fisterra” tarafından 16 Ekim 1997’de kaydedilmiştir.*İspanyollar yaklaşmakta olan bir Amerikan gemisini ikaz eder…“Burası A-853, çarpışmadan kaçınmak için lütfen rotanızı 15 derece güneye çevirin. Şu anda 25 deniz mili uzaklıktasınız ve tam üzerimize doğru gelmektesiniz.”Gemideki Amerikalılar

Gece vakti, Amerikan gemisi denizde ilerlerken, bir uyarı alır.

Telsizden gelen mesaj, rotalarını değiştirmeleri istenmektedir.

Yapılan telsiz görüşmeleri, Galiçya kıyısındaki İspanya Denizcilik İstimdadı “Costa de Fisterra” tarafından 16 Ekim 1997’de kaydedilmiştir.

*



İspanyollar yaklaşmakta olan bir Amerikan gemisini ikaz eder…

“Burası A-853, çarpışmadan kaçınmak için lütfen rotanızı 15 derece güneye çevirin. Şu anda 25 deniz mili uzaklıktasınız ve tam üzerimize doğru gelmektesiniz.”

Gemideki Amerikalılar hemen cevap verir:

“Asıl siz kendi rotanızı 15 derece kuzeye çevirin.”

İspanyollar:

“Olumsuz! Tekrarlıyoruz, rotanızı 15 derece güneye çevirin.”

Amerikalılar:

“Sizinle ABD gemisinin kaptanı konuşuyor, kendi rotanızı derhal 15 derece kuzeye çevirin!”

İspanyollar:

“Önerinizi makul ve mümkün bulmuyoruz. Bize çarpmak istemiyorsanız 15 derece güneye çevirin.”

Amerikalılar:

(Sesini yükselterek) “Sizinle ABD deniz filosunun büyüklükte ikinci uçak gemisi USS Lincoln’ün kaptanı Richard James Howard konuşuyor… Beraberimizde iki kruvazör, avcı uçakları, dört denizaltı var. Ayrıca bizi hücumbotlar destekliyor. Size tavsiye etmiyorum, EMREDİYORUM! Rotanızı 15 derece kuzeye çevirin, aksi halde filomuzun emniyeti için gereken tedbiri alacağız! Derhal rotamızdan çekilin gidin!”

İspanyollar:

“Sizinle Juan Manuel Salas Alcantara konuşuyor… Burada iki kişiyiz. Beraberimizde bir köpek, akşam yemeğimiz, iki şişe bira ve bir de kanaryamız var. Kanarya şu anda uyuyor. Ayrıca bizi radyo istasyonu Cadena Dial de La Coruna destekliyor. Şu anda İspanya’nın Finisterra Galicia kıyısında ve A-853 numaralı deniz fenerinde olduğumuzu göz önüne aldığımızdan, buradan hiç bir yere gitmeye niyetimiz olmadığını söyleyelim. Deniz fenerimizin İspanya’daki deniz fenerleri arasında büyüklük açısından kaçıncı sırada olduğu konusunda hiçbir fikrimiz yok. Kayalık sahillerimize kafadan bindirmek üzere yönlenmiş geminizin emniyeti için, istediğiniz tedbiri alabilirsiniz. Ama yine de ısrarla tavsiye ediyoruz, rotanızı 15 derece güneye çevirin.”

Amerikalılar:

“Okey, anlaşıldı. Teşekkürler.”

*

Bu telsiz kaydının yayınlanmasına Mart 2005’te İspanya askerî makamları tarafından izin verilince, tüm İspanya gazeteleri büyük bir zevkle yayınlamış ve İspanya halkını kahkahaya boğmuştur.

İspanyol makamlarının bunu yayınlamak için niye sekiz sene beklediklerini bilemeyiz.

Vardır bir bildikleri.

Belki o gemi kaptanının emekliye ayrılmasına fırsat tanımak istediler.

Yahut iki ülke arasındaki ilişkilerin seyri dolayısıyla o kadar beklendi.

*

Biz de ilk gördüğümüzde, çok eski zamanlara ait sanmıştık.

Teknolojinin yeni gelişmeye başladığı, radarların bugünkü kadar ileri seviyede olmadığı bir zamana ait değil.

Sadece yirmi bir yıl öncesi.

Türkiye’nin 28 Şubat’la hizaya sokulmak istendiği dönem.

Aradan geçen yıllar boyunca ne değişti diye merak edenler varsa, olan biteni, bu telsiz konuşması çerçevesinde değerlendirmeye çalışsınlar.

*

Arada büyük bir benzerlik olduğu aşikâr.

Yine büyüklenme, yine aşırı kibir, yine küstahlık…

Yine hizaya sokma çabaları…

Yine hatalı hamleler…

Böyle giderse…

Bir gün, gayet yerinde olan ikazları da dikkate almayacak ve kayalıklara bindirecekler.

*

İşte o zaman, yardım istemek için yine bizim kapımızı çalacaklarından emin olabilirsiniz.

Uzun tartışmalar sonunda “Dünyanın her tarafındaki insanlara yardım ediyorlar, bize de ederler” kararına varınca, SOS verirler.

#Amerika
#ABD