Türkiye için kıtlık, kuraklık, susuzluk tehlikesi var mı? Tarım Bakanı Pakdemirli’ye sordum

04:0014/12/2020, Pazartesi
G: 13/12/2020, Pazar
Mehmet Acet

Birleşmiş Milletler, “iklim OHAL’i ilân edilmeli” diye çağrı yapıyor,“Hayal görmeyelim, felâkete doğru gidiyoruz”diye uyarıyor.Fırat Nehri’nin sularının miktarı, 80’li yıllarda Irak’a hibe olarak verilen suyun bile gerisine düşmüş.Bütün dünyada iklim değişiklikleri ve ‘kuraklığa’ bağlı sorunlar, en önemli konular haline gelmeye başlamış durumda.Cumartesi günü Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin davetine icabet edip Gaziantep’e gittik.Bu gezi ve pazar günü Bakan Bey’le Kanal 7’de yaptığımız

Birleşmiş Milletler, “iklim OHAL’i ilân edilmeli” diye çağrı yapıyor,
“Hayal görmeyelim, felâkete doğru gidiyoruz”
diye uyarıyor.

Fırat Nehri’nin sularının miktarı, 80’li yıllarda Irak’a hibe olarak verilen suyun bile gerisine düşmüş.

Bütün dünyada iklim değişiklikleri ve ‘
kuraklığa
’ bağlı sorunlar, en önemli konular haline gelmeye başlamış durumda.

Cumartesi günü Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin davetine icabet edip Gaziantep’e gittik.

Bu gezi ve pazar günü Bakan Bey’le Kanal 7’de yaptığımız program sırasında konuştuklarımız, bana bu konular üzerine kafa yorma, bilgi ve fikir edinme imkânı sundu.

Gaziantep’te şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere inşa edilen Düzbağ İsale Hattı’nın açılış törenine katılmak için uzun bir yol kat ettik.

Bir süre sonra asfalt bitti, toprak yol üzerinden ilerlemeye başladık.

Bakımlı meyve ağaçlarını, şırıl şırıl akan dere sularını sağımıza alarak, dik dağların arasından kıvrıla kıvrıla menzilimize vasıl olduk.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, 2014 Mart ayında göreve gelir gelmez kendisine
“Şehrin 15 günlük suyu kaldı
” denilince uykuları kaçmış.

Telâşla sağa sola bakınmaya başlamış.

“Bir belediye başkanı için bundan daha büyük bir kâbus olabilir mi” diye anlatıyor o günleri kendisi.

Tarım Bakanı Pakdemirli’nin yaptığı konuşmadan anlıyoruz ki, bu projeyle Gaziantep’in suyu
‘doğal eğimle’
temin edildiği için, yıllık 100 milyon liralık enerji masrafından tasarruf sağlanmış olacak.

Ayrıca bu proje hayata geçtiği için su faturalarında yüzde 27 indirim yapılabilmiş.

İSTANBUL VE DİĞER ŞEHİRLER İÇİN ‘ALARM VERİCİ’ BİR DURUM YOK

Bu sene yeterli yağış olmadığı için özellikle büyükşehirlerin şebeke sularını besleyen barajlarındaki su seviyeleri önemli miktarda azaldı.

Bakan Pakdemirli’ye
“İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere büyükşehirler için alarm verici bir durum var mı”
diye sordum.

Şu bilgiyi verdi:

“En kötü senaryolarda bile önümüzdeki ekim ayında 3-5 günlük bir sıkıntı görünüyor ama üstesinden geleceğiz.”
Bakan Bey’in zikrettiği
‘süper bilgisayarlar’
önümüzdeki dönem için güzel haberler veriyormuş.

Yüzde 90 isabetle tahminler yapabilen bu bilgisayarların sunduğu bilgilere göre önümüzdeki dönemde mevsim normallerine döneceğiz ve yağışlar başlayacak.

Tarım Bakanı Pakdemirli, iki türlü kuraklıktan söz ediyor.

1-
Tarımsal kuraklık,
2-
Meteorolojik kuraklık.

Yağışların azalması nedeniyle barajlardaki suların miktarında evet bir gerileme oldu ama tarım arazilerinin sulanması anlamında böyle bir sıkıntı yok.

Pakdemirli bunu
‘suyun depolanmasına’
bağlıyor.

Yani barajlar, göletler vs.

Suyun depolanması sayesinde tarımda ‘
kuraklık
’ korkusu oluşmamış.

Ancak orta ve uzun vadede bütün dünya gibi ülkemizi de sıkıntılı günler bekliyor.

Girişte verdiğim Fırat’ın sularıyla ilgili bilgiyi yine Bakan Pakdemirli’den alarak aktardım.

Bakan Bey, su kullanımıyla ilgili ölçüyü şöyle koyuyor:

Pandemi ortamında hijyen şartlarını koruyacak su kullanımından vazgeçilmemeli.

Ancak, ihtiyacın ötesine de geçilmemeli.

TARIMDA DÜNYA SIRALAMASINDA İLK 10’A GİRDİK

Bekir Pakdemirli, 2018 Temmuz ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ilan edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ilk kabinesinde görev verilen bakanlar arasında yer alıyor.

2,5 yılın sonunda gelinen noktaya rakamlar üzerinden bakıldığında iyi bir performans sergilendiği görülüyor.

Tarımsal hasılada bu dönemde 44 milyar dolardan 48 milyara ulaşılmış.

Bu gerçekten iyi bir performans.

2020 yılının ilk 3 çeyreğinde pandemi yüzünden toplamda 0,2 oranında büyüme performansı sergilenebilmiş olmasına rağmen, tarımda yüzde 6,2 oranında büyüme sağlanmış.

Türkiye bu kapasitesiyle tarımda dünya genelinde ilk 10’a girmiş durumda.

GSYH’de 2018’de tarımın payı yüzde 5,8 iken, 2019’da bu oran yüzde 6,4’e yükselmiş.

Tarımsal ihracat 18 milyar dolara ulaşmış.

193 ülkeye 1827 çeşit ürün ihracı yapılıyor ve birçok üründe dünyada ilk sıralardayız.

“Saman ithal eden ülke haline düştük”
diyenlerin kulakları çınlasın.
#Türkiye
#kıtlık
#kuraklık