Hangi konuda?
Fırat’ın doğusu için Türkiye’nin tek taraflı harekete geçme ihtimali konusunda.
Önceki gün Meclis’te konuştu,
dedi.
Gerçi Akar’ın sözlerinin satır aralarında ABD ile işbirliğini sürdürmeye dönük kapıyı aralık bırakan bir yaklaşım da var gibiydi.
Milli Savunma Bakanı Akar’ın askeri alanları ilgilendiren konularda ABD ile müzakereleri yürütürken sırtında ağır bir yük taşıdığı bir gerçek.
Bunu etrafına da söylüyor, ara sıra bizlerle bir araya geldiğinde de.
Gerçekten öyle…
Ama diğer yönüyle başka bir realite karşımızda duruyor.
Türkiye içinse bu gelişmeler, hayat memat meselesi.
Kendi haline bıraktığınız takdirde, yakın bir vadede Kuzeydoğu Suriye’de Türkiye’nin güvenliğini birinci derecede etkileyecek bir oluşumun ortaya çıkacağı konusunda hem askeri, hem sivil çevrelerde, büyük ölçüde ortaklaşan yaygın bir görüş birliği var.
30 kilometre derinliğindeki bir Güvenli Bölge için Erdoğan’ın daha fazla ısrar etmesinin yeni bir gerekçesi de bulunuyor.
Hedefteki alanların YPG tehdidinden arındırılması ile birlikte o bölgelere 2 milyon Suriyeli sığınmacının yerleştirilecek olması.
Almanya Şansölyesi Angela Merkel, geçen ay, İdlib krizi nedeniyle Avrupa’ya yeni bir göç dalgası riski ortaya çıkınca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aramış, buralarda inşa edilecek konutlar için destek taahhüdünde bulunmuştu.
Bu destek, YPG unsurlarının temizlenmesi halinde gündeme gelmesi beklenen bu projenin uygulanabilirlik imkanını güçlendiriyor.
Nitekim Erdoğan Meclis konuşmasında, Almanya’dan, Avrupa Birliği adına geldiğini de düşünebileceğimiz bu vaadi de dikkate alarak, Türkiye’nin yürütmek istediği projenin yeni detaylarını açıkladı.
Şu sözlerle:
Bu projeye karşı çıkanlar da var tabi.
En başta, Cumhuriyet Halk Partisi.
Halbuki, bu proje için söz konusu edilen bölge, büyük ölçüde 2015 yazından itibaren YPG tarafından işgal altında tutulan, demografisi de yine bu örgüt tarafından değiştirilmiş olan yerlere tekabül ediyor.
Tel Abyad’ın, Rasuleyn’in işgali sonrası, bu bölgelerde mukim durumdaki Araplar, PKK/YPG korkusu nedeniyle Türkiye’ye kaçıp gelmişlerdi.
Bu durumda, bu planın uygulanması halinde, olsa olsa 2015 öncesine kadar buralarda yaşayan insanların geri dönüşünden söz edilebilir.
Tabi CHP zihninde Arap tehdidi, ÖSO alerjisi, PKK/YPG karşıtlığının çok daha ötesinde bir yerde duruyor.
O nedenle aldıkları bu tutumun şaşırtıcı bir yönü bulunmuyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.