Kayserili tüccara “İki kere iki kaç eder” diye sormuşlar.
“Alırken mi, satarken mi” diye karşı bir soru ile cevap vermiş.
31 Mart yolunda bu soru şimdi siyasetçilerin diline düşmüş durumda.
İttifaklarla gidilen seçimlerde iki ile ikiyi çarpınca kaç çıkacak?
Beş mi? Dört mü? Üç mü?
Yoksa iki bile etmeyecek mi?
Kanaatimce, bu çarpmayı yaptıktan sonra üçün biraz üstüne çıkabilen seçimlerin de galibi olacak.
Geçen hafta içerisinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında yapılan zirvenin sonuncusundan, sadece 30 büyükşehir ile yetinilmeyip, durumu kritik olan illerde de ortaklık kurulması fikri çıktı.
Kaynaklardan aldığımız bilgiye göre, 18 il yeniden masaya yatırılacak.
Erdoğan Ak Parti’ye, Bahçeli de MHP’li kurmaylarına bu 18 ilde kamuoyu araştırması yapmaları yönünde talimat verdi.
Mevcut haliyle seçimlere gidilmesi halinde, kritik durumda olduğu düşünülen bu 18 ilde anket sonuçları da benzer bir sonuç verirse, ittifak alanının genişletilmesine karar verilecek.
Ak Parti yönetiminde sandalye sahibi olan bir isimle konuşurken, Iğdır’da HDP riskinden söz etti.
Yapılan çalışmalar sonrasında, MHP’nin o bölgede güçlü olduğu tek il olan Iğdır’daki Ak Parti adayının çekilmesi ve MHP’ye destek verilmesi gibi bir karar çıkabilir.
Diğer yandan, Kars, Burdur, Isparta, Çanakkale gibi 18’in içinde yer alan illerin durumuna da yapılan kamuoyu araştırmalarına bakılarak bir karar verilecek.
Önceki gün bir açıklama yapan, Bahçeli’nin sağ kolu olarak bildiğimiz Semih Yalçın’ın işaret ettiği nokta burası.
Yalçın, “Bugüne kadar yaptığımız uzlaşmayı bu hafta iki parti yetkilileri tekrar ele alacak. Şer ittifakının ön plana çıktığı her ili, her noktayı tekrar değerlendireceğiz” dedi.
Bu durumda iki partinin de saha çalışmalarını bitirmesi ile bu 18 ilin tamamı ya da, bir bölümünün ittifak kapsamına alınmasını bekleyebiliriz.
31 Mart seçimlerinin ‘Mottosu’ ne olacak?
Ya da ne olmalı?
Önceki birkaç seçimde olduğu gibi Türkiye’nin bekasını ilgilendiren bir iklimde mi ilerliyoruz?
Yoksa nasılsa iktidar değişikliği olmayacak, o nedenle yerel seçimlere olduğundan fazla anlam yüklememek gerekir diye mi düşünmeliyiz?
Ben de hala bu sorular üzerinde kafa yormaya devam ettiğim için, Ak Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un fikrini merak ettim.
Numan Bey, bugüne kadar pek kimsenin dillendirmediği bir noktadan hareketle soruma yanıt verdi.
“Türkiye için beka tehdidi üretenlerin siyaset içinden de destek aldıklarını, yerel seçimlerle beka meselesinin bu noktada kesiştiğini” söyledi.
Bu yaklaşımı yabana atmak mümkün değil.
Beka başlığının içini, PKK ve FETÖ üzerinden dolduracak olursak, PKK ile ilişkisini gizlemeyen bir HDP ile 15 Temmuz için ‘Kontrollü darbe’ diyen bir CHP’nin seçim zaferi elde etmesinin yerel seçimleri kazanmanın ötesinde anlamlar içereceğini düşünmemek bir hayli zorlaşıyor.
Madalyonun bir de tabi öteki yüzü var.
‘Beka tehdidi’ uyanık olmak, farkında olmak, gaflete düşmemek gibi anlamlar içerse de, korku ve endişe psikolojisini tetikleyici bir iklimin de önünü açabilir.
Yerel seçim sonuçlarının Cumhur ittifakı açısından yenilgiyle bitmesi halinde, bunun Türkiye’ye dönük beka tehdidi üreten çevrelere ve bu çevrelerin siyasetteki ortaklarına cesaret vermesi gibi bir ihtimal ve risk söz konusu.
Ancak, bu yaklaşım tek ayaklı olarak kalır ve ‘Korku pompalama’ biçiminde algılanırsa, istenilenin tersi yönde sonuçlar üretmesi de mukadder hale gelebilir.
Ak Parti Türkiye’nin tek merkez partisi.
Bütün bölgelerden yüksek oranda oy alabilen tek parti de diyebiliriz buna.
Önceki seçimlerin her birinde, partinin stratejisini belirleyen ekip içinden “Pozitif kampanya yapacağız” cümlesini sıklıkla duymuşluğumuz var.
Buradan bakıldığında, 31 Mart’a gidilirken bütün odaklanma ‘Beka tehdidi’ üzerinde olursa, merkezdeki seçmenin bir bölümü ‘Ya davulcuya, ya zurnacıya’ yönelebilir.
O nedenle beka kavramını dozajında tutmak, bunu Türkiye’nin başka reel sorunlarının kamuflajı olarak sunmamak, bir başka deyişle pozitif dili daha ön planda tutmak yararlı olabilir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.