Orhan Bey’in komutanlarından Kara Ali, bu toprakları vatan yapan yiğitlerden biri.
Gemlik’in fatihi.
Katıldığı savaşlarda kaç yara aldığını kendisi de bilmez. Saymaya vakti olmamıştır.
Hereke kuşatması sırasında Gazi Kara Ali’nin gözüne ok saplanır.
Yanındakiler telaşa düşünce, şöyle söyler: “Bre yiğidim, ne telaş edersin? Bir başa bir göz yeter. İki göz olup arkaya bakmaktansa, tek göz olup ileri atılmak evlâdır.”
Dört saat sonra kale fethedilmiştir.
*
Tarihte aynı ismi taşıyan başkaları da var. Karıştırmamak gerekir.
Gemlik kuşatması sırasında deniz cephesi komutanı Aykut Alp’in oğlu Kara Ali, denizci olduğu için, öldüğünde iki taraftan deniz gören bir yere gömülmesini vasiyet eder.
En uygun mevki olarak Umurbey’deki tepe seçilir.
Bir tarafta Gemlik Körfezi, bir tarafta İznik Gölü görünür.
Aytepe ismiyle anılan yere defnedilir.
Geçen asırlar içinde yöre halkı Kara Ali’yi hiçbir zaman unutmamış, ona daima hürmet etmiş ve “Kara Ali Dede” ismiyle anmıştır.
Umurbeyliler yüzyıllardan bu yana o kabri koruyup kollamıştır.
*
Yakın zamana kadar belli dönemlerde varlıklı kişiler, Ali Dede’nin kabri yanında ocaklar kurdurur; namlı aşçılara kazanlar dolusu pilav zerde pişirterek halka dağıtırdı.
“Dede yapmak” tabir edilen bu eğlence sırasında çoluk çocuk herkes toplanır, salıncaklar kurulur, şarkılar türküler söylenirdi.
Ardından mevlit ve Kur’an-ı Kerim okunurdu.
Mantar gibi, günün birinde aniden yerden çıkmadığımız veya gökten taş gibi bu topraklara düşmediğimize göre; nereden geldiğimizi, bu toprakları nasıl yurt edindiğimizi, kimlerin kanı canı pahasına burayı sahiplendiğimizi hep akılda tutmak gerekiyordu.
*
Yaklaşık elli yıldan bu yana Aytepe, gazino olarak kullanılmaya başlanmış. Çay bahçesi, lokanta, eğlence yeri olmuş.
Gelen ziyaretçiler denizi, gölü, ovayı, karşı dağları seyreder.
Yıllar önce bir seçim öncesi gazete ekibi olarak Marmara bölgesini dolaşmıştık. Halkın nabzını tutacaktık. Tuttuk ve neticede şu hükme vardık: “Şu yeni kurulan parti var ya, tek başına iktidar!”
Rahmetli Ahmet Kekeç, Mehmet Ocaktan, Mustafa Karaalioğlu, Mustafa Cambaz ve kaptanımız Burhan Ağabey’le beraber Yalova’dan sonra Aytepe’ye gelmiştik.
Karaalioğlu, o kabri görünce “Aa, dedem buradaymış” demişti.
*
Bir de efsane tarafı vardır o yatırın.
Sarhoşun biri, orada yiyip içtikten sonra, kabrin üstüne bevletmiş.
Bu saygısızlığa çok kızan Dede, kabrinden kalkmış, o kişiyi tuttuğu gibi yüzlerce metrelik yardan aşağı fırlatmış. Aşağıda cansız halde bulmuşlar.
Dede o sarhoşu fırlatırken “Öğren” diye bağırmış.
Kabirlere saygısızca davranılmayacağını öğrenmesine vurgu yapmış.
O günden sonra, Aytepe’nin alt kısmındaki mevki, Öğrenler adıyla anılır olmuş.
Kimin gördüğünü bilen yok ama duyan çok.
*
Aslı ise şöyle:
Gemlik’in fatihlerinden Örencik Bey ve obasının yerleştiği bölge oluşuna dayanıyor o yörenin ismi.
Daha sonra Umur Bey’in tavsiyesi üzerine Yazır Bey, Balaban Bey, Akçakoca, Kozalan Bey ve Örencik Bey, obalarını birleştirmişler ve bölgenin en büyük köyünü oluşturmuşlardır.
*
Aytepe’de bulunun Kara Ali Dede’nin kabri son birkaç yıldır ihmale uğramış durumda.
Oradaki lokantayı işletenler, kabri gözden uzak tutmak ister gibi davranmışlar.
Kontrplak malzemeyle etrafını yüksekçe çevirmiş ve sanki orada yiyip içen müşterilerin, az ötede bir mezar görmesini istememişler.
Yetmez gibi ardiye olarak kullanmaya başlamışlar.
Birkaç sene önce kabrin bakımını ve çevre düzenlemesini yapan Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin durumdan haberi olsa, herhalde bu saygısızca davranışı engelleyecek bir düzenleme yaparlar.
Tarihe saygısızlığın affa uğrar tarafı yok.
Kara Ali Dede’nin birkaç kişiyi daha yardan aşağı atmasını beklemeyelim.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.