Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yaklaşık iki yıldır pandemi ağırlıklı gündemin tam göbeğinde yer alıyor.
Yükü ve sorumluluğu ağır bir misyon yürütüyor.
Hırpalanmaya, yıpranmaya fazlasıyla müsait bir alan burası.
Bu süreç içerisinde birçok ülkede, sağlık bakanları halkın beklentilerini karşılayamadıkları için görevlerinden ayrılmak zorunda kaldılar.
Türkiye’de ise, ‘güven’ odaklı araştırmalarda Bakan Koca’nın ismi hep yukarılarda çıktı, çıkmaya devam ediyor.
Bu araştırmalardan yola çıkarak, Türkiye gibi siyasi kutuplaşmaların keskin olduğu bir ülkede, çoğunluğun, “Bu dönemde Sağlık Bakanlığı görevinde Fahrettin Koca gibi bir ismin olması iyi oldu” diye düşündüğünü tahmin etmek zor değil.
Bakan Koca ile zaman zaman bir araya gelip salgınla mücadele dahil pek çok konuda sohbet ediyoruz.
Bu buluşmalarımızda, kendisine pandeminin gidişatıyla ilgili, hastanelerin yüküyle ilgili, aşılamaların gidişatıyla ilgili, kısıtlamaların yeniden başlayıp başlamayacağıyla ilgili vs. olabildiğince halkın geniş kesimlerinin merak ettiği soruları yöneltiyorum.
Ama önce pandemiyle ilgili başlıklar üzerinden dinlediklerimizi özet halinde aktaralım.
Aşılamada Türkiye’nin, iyi bir performans sergilediği ortada.
Ekonomik canlılığın artmasının, büyüme rakamlarının yukarı doğru yönelmesinin, ihracatın yükselmesinin arka planındaki temel gerekçelerinden biri bu.
Ekonomik anlamda Türkiye gelişmekte olan ülkeler kategorisinde olmasına rağmen, aşılamada gelişmiş ülkelerin sergilediği hızın gerisinde kalmış değil.
Bakan Koca’nın verdiği bilgiye göre, şu ana kadar Türkiye genelinde 118 milyon doz aşılama yapılmış ve bu sayı itibarıyla Çin, Hindistan, ABD, Brezilya, Japonya, Meksika, Endonezya’nın ardından 8’inci sıradayız.
Bakan Koca, bu aralar, mesaisinin önemli bir bölümünü Türkiye’nin yerli aşısı Türkovac’la ilgili gelişmeler için harcıyor.
Türkovac’la ilgili süreç iki koldan ilerliyor.
Faz-3 çalışmaları için yürütülen çalışma son safhaya gelmiş durumda.
Sinovac’la Türkovac’ın etkinliğini karşılaştırma anlamında ikinci bir çalışma da ayrıca yürütülüyor.
Bizim sohbetimizin olduğu Pazartesi akşamı itibarıyla gönüllü sayısı 2600’ü bulmuştu ve hafta sonunda ihtiyaç duyulan 3 bin rakamına ulaşılması bekleniyordu.
Şimdi de Bakan Koca’nın verdiği diğer bilgileri paylaşalım:
Bakan Koca’ya hastanelerin koronayla ilgili yükünün ne durumda olduğunu da sordum.
Cevap şu şekilde geldi:
Kapanma olup olmayacağıyla ilgili soruya, Bakan Koca’nın son zamanlarda başka zeminlerde de tekrar ettiği net bir cevabı var:
Sağlık Bakanı’na koronanın ne zaman mevsimsel gribe dönüşebileceğini de sordum.
Beklentisi önümüzdeki sene:
İlaç deyince, bilindiği üzere korona tedavisinde kullanılmak üzere geliştirilen yeni ilaçların da yavaş yavaş devreye girmeye başlayacağı bir dönem bizi bekliyor malum.
Bakan Koca’ın sözlerinden Türkiye’nin aşıda olduğu gibi bu konuda da, erken dönemde ilaç kullanımına geçmek gibi bir çaba içinde olduğu anlaşılıyor:
“Vatandaşımızı ilaçlar buluşturmak için gereken çabayı gösteriyoruz.
Aşıdan sonra ilacı da en erken kullanan ülkeler arasında olmak istiyoruz.”
Bu son görüşmemizde Sağlık Bakanı Koca, sağlık çalışanlarının, doktorların sorunlarını, sıkıntılarını azaltmak için yeni arayışlar içindeydi.
Neler yapmak istediğini uzun uzun anlattı.
Ancak şu kadarını aktarabilirim:
Uzmanlık eğitimi ve uzman doktorların özlük haklarıyla ilgili yakında müjdeli bazı haberler gelebilir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.