Dün Meclis’te iki partinin, HDP ve İYİ Parti’nin Meclis grup toplantıları vardı ve bu toplantılar pek sık rastlanmayan bir söz düellosuna sahne oldu.
Önce İYİ Parti Genel Başkanı sıfatıyla Meral Akşener konuştu, HDP/PKK ilişkisine dair kendisinden son dönemde ‘az duyulan’ sözler sarf etti.
Bu konuşma bittikten hemen sonra HDP’nin grup toplantısı başladı.
Partinin Eş Başkanlarından Mithat Sancar, Akşener’in bu sözlerine “Acizsiniz” diyerek cevap verdi:
Bu düellonun sonu nereye varır diye soracak olursanız, varacağı bir yer yoktur diye cevap veririm.
Meral Hanım, Siirt’te karşılaştığı ‘sürprize’ o anda hazırlıksız yakalandığı için, üzerinde düşünerek verebileceği cevabı verememenin eksikliğini hissettiği için Meclis grubunda o sözleri sarf etmiş oldu.
Bu kadar işte.
Hepsi bu.
Demek istediğim, İYİ Parti ile HDP, siyasi yelpazenin iki ucunda yer alıyor olsalar da, ara sıra böyle söz düellosuna girseler de, ‘hedef ortaklığı’ anlamında birbirlerini kollamak zorundalar.
İpleri tümden koparmamak zorundalar.
Sözlü ihtilafları eylemsel ihtilaflara dönüştürmemek zorundalar.
Niçin?
Çünkü siyasi hedeflerine ulaşmanın yolu, bu zorunlu birliktelikten geçiyor.
Fark edildiyse, CHP’nin, HDP ile neredeyse ‘stratejik ortaklık’ deklarasyonu anlamına gelen o tutumuna İYİ Parti içinden hemen hemen hiç ses çıkaran olmadı.
CHP, Libya tezkeresi için böyle davranmış olsaydı, kafalarda daha az soru işareti oluşabilirdi.
Oysa Irak tezkeresi demek, Suriye tezkeresi demek doğrudan PKK ve terörle mücadele tezkeresi anlamına gelir.
Ancak görünen o ki, bu son gelişme de, İYİ Parti içinde bir ‘dertlenme’ duygusu oluşturmamış.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.