ABD, Suriye’ye bu kadar silahı göstere göstere yığmışsa, bu silah bir yerde, birine karşı patlayacak demektir.
Ankara’da çok üst düzey bir güvenlik görevlisiyle görüşürken bu durumu anlattım ve sordum:
Cevap tereddütsüz ve ürkütücüydü:
Türkiye’de devletin güvenlik algısı bu yöndedir. PYD’nin elindeki silahlar Hitchcock filmlerinde olduğu gibi, bir gün patlayacak ve yönü Türkiye olacak.
Sanırım Suriye rejimi, K. Irak yönetimi ve İran da bu silahların bir gün kendilerine karşı kullanılacağını aynı şekilde düşünüyor.
Her devletin böyle algılaması ve düşünmesi normal. Bir ülke ordusunda olmayacak kadar silah yığıldı oraya. Yüz bine yaklaşan militan eğitildi, silahlandırıldı. Hepsi de emperyal ve sömürgeci emelleri olan ABD’nin emrinde.
ABD bir süre sonra, ‘tamam IŞİD bitti, biz ülkemize dönüyoruz, siz de evinize gidin. Silahları da geri verin’ demeyecek herhalde. Dense de bir anlamı olmayacak. Bir terör örgütü, hayatında görmediği silahları bulmuşken onu geri verir mi?
Haftasonu Kilis’e gittim. Sınırı gezdim. Türkiye’nin Afrin operasyonunun önemli merkezlerinden biri olacak yerleri gördüm. Askeri olarak hazırlıklar hızla sürüyor.
Aslında Afrin operasyonu kısmen başladı sayılır. Obüslerle bazı noktalar vuruluyor. Ancak asıl operasyon sınırı geçip, yerleşim yerini kontrol altına almak. Burada zorlanıyor Türkiye.
Afrin operasyonunun yapılmasına engel teşkil eden şey, ABD mi, Rusya/İran/Suriye mi? Afrin’de ABD askeri değil, Rus askeri olduğuna göre, asıl engel Ruslardan geliyor demektir.
İkinci masada ABD, İsrail, Suud, Mısır var. Güya ABD stratejik ortağımız. Güya Suud ile Müslüman kardeşiz…
Durumun zorluğunu anlamalıyız. Erdoğan’ın en yüksek perdeden konuşmasının sebebi, bir adım sonrasında yaşanacakları biliyor olması.
Bunu nasıl yapacağı konusu tartışılıyor.
Muhalif kesimden insanlar, Suriye, İran ve Rusya ile anlaşsın diyor ısrarla. Zaten Soçi’de anlaştılar. Türkiye onların istediği metne imza attı. Ama sözlerinde durmuyorlar.
PYD’ye karşı yapılacak operasyonda “Şam rejimi ile anlaşsın” diyorlar. Şam’ın bir askeri gücü olmadığını, tamamının İran demek olduğunu bilmiyorlar. Hadi diyelim bilmemek önemli değil. Şam’ın PYD ile çatışmaya gireceğini mi sanıyorsunuz? ABD anında Esed’i düşürmek için operasyona başlar. Gerekçesi de kimyasal silah kullanmak olur (ki, Esed Guta’da kullandı). Şam da bunu bildiği için asla böyle bir şey yapmaz.
Soçi’de el sıkıştığımız müttefiklerimizin durumu şudur:
İran hala yaşadıklarından ders almamış. ABD’nin saldırgan tutumuna karşı ve PYD’nin elindeki silahların bir gün onlara da döneceğini bildiği halde, Türkiye ile işbirliği yapacağına, Türkiye güçlenmesin diye çelme çakma derdinde hala.
Rusya’nın kafası karışık. Suriye operasyonu, ekonomisini kötü etkiledi. Eline kuru zafer retoriğinden başka bir şey geçmediğini düşünüyor. Şimdi oradaki krizi derinleştirerek maliyetleri arttırmak yerine, stabil kalıp, Türkiye ve ABD’nin güç kaybetmesini istiyor. Ne Türkiye’nin sahadaki gücü artsın istiyor, ne ABD bölgeyi ele geçirsin istiyor. Lakin kendisi de bedel ödemek istemiyor. Kafası bu yüzden karışık.
Zor durum…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.