Şu sıra herkes bunu soruyor. Tam iftar sofrasında yemeğe odaklanmışız, biri soruyor oradan, “son anketler ne diyor hocam?” Herkes bir dikkat kesiliyor. Pideler elde kalmış, çorba soğuyor.
Hayır elimizde herkesi mutlu edecek bir anket olsa, asacağım boynuma, sorana, pat diye göstereceğim herkes mutlu olsun diye.
Ama öyle değil. Herkes mutlu olmak istediği anketi görmek niyetinde. Bu yüzden sizin duyduğunuz anket hoşuna gitmiyorsa, baştan “yok canım hayatta olmaz, yanlış o anket” diye kestirip atıyor.
Hayır, iftar sofralarında neyse de, camide, ‘teravih nasıl bitecek’ diye düşünürken, kulağınıza bir fısıltı geliyor arkadan: “Durum nasıl?” Şimdi camide olunca, “durum iyi değil günahkarız, Allah affetsin” diyorsunuz.
“Yok abi seçimi diyorum.”
“Allah belanı… !” diyesi geliyor insanın bazen.
Biz gazeteciyiz diye bu durumdaysak, araştırma şirketlerini siz düşünün. Seçim kararından önce onları düzenli arardım, analizlerini dinlerdim, sahadaki durumu anlamaya çalışırdım.
Şimdi aramıyorum. Telefonları santrale döndü, biliyorum. Arayan, “abi son anket nedir?” diye, selamdan önce soruyorlar. Sanırsınız anket sonucunu öğrenip, hemen seçimin kaderini değiştirecek hamle yapacaklar. Öyle de aceleleri var. Yahu mahalle temsilcisi bile değilsin bir dur!
Hayır, ankete göre mi acaba oy kullanacaklar? ‘Şu parti öne geçti ben diğerini destekleyeyim, garip kalmasın.’ Böyle diyen var mı acaba?
‘Bizim parti geride çıkıyor, benim oyumu iki ile çarpmanın yolunu bulayım.’ Bu da mantıksız. Peki nedir bu ‘son anketler ne diyor’ cinneti acaba?
Bu arada ‘araştırma şirketleri ne yapsın? ‘Ankette sizin partinin oyları düşük çıktı’ dediği anda, ‘bu adam kesin kripto FETÖ’cü, görürsünüz’ diye arkadan yapıştırıyorlar damgayı.
Tabii araştırma şirketinin de tuttuğu bir parti vardır. İyi de adam, ekmek kazandığı tekneye niye çamur sıçratıp, gerçek olmayan şeyler açıklasın ki?
Ha, bazıları yaptı böyle girişimler referandumda. Uçuk rakamla geçeceğiz dediği anket tutmayınca, şimdi suçu MHP’ye atıyor: ‘bana ankette oy vereceğiz dediler, sandıkta vermediler. Ben ne yapayım abi?’ Kulağımla duyduğum bu durma düşmemek lazım.
Hadi sizler, bizler iyi durumdayız. Siz bir de sahadaki milletvekili adaylarını düşünün. Onlar anket müptelası durumdalar. Her gün anket sonucu öğrenmezlerse nöbet geliyor. Benzetmek gibi olmasın hani. Böyle damardan anket sonucu almazsa o gün perişan oluyorlar.
Nasıl olmasınlar. Bu mübarek Ramazan’da, bu sıcakta kapı kapı dolaşmak kolay mı? Esnaf ziyareti yapıp, fırça yemek, kapıdan sokulmamak, ‘sana oy yok yürü’ diye dilenci kovar gibi hakaret edenlerle muhatap olmak kolay mı sanıyorsunuz? Harcadıkları parayı daha saymıyorum. Artık evi ipotek edip, kredi mi çekti, borç mu aldı bilinmez.
Şimdi bu adayımız anket sonuçlarına bakmasın da ne yapsın? Bakacak tabii. Oyların düştüğünü söyleyen ‘anketçiye’ ‘kripto FETÖCÜ’ demesin de ne desin? Diyecek tabii!
Son anketler meselesi bildiğiniz gibi değil. Benim en çok sevdiğim soruyu birisi geçen hafta sormuştu.
“54 yaşındayım, bir gün bile, bir anketçi bana, ‘seçimde kime oy vereceksin?’ diye sormadı. Bunca yıldır neden anketçi bize uğramıyor da hep başka yere gidiyor? Biz niye sormuyor bunlar kardeşim?”
Ben de şimdi oturup anlatamadım, denek sistemi, Türkiye ortalaması falan. “Bunlar böyle işte abi ne yapacaksın” diye sattım anında anket şirketlerini!
Eminim siz de yazının başlığını görünce anket sonucu öğrenmek için bu yazıyı okudunuz. Bu satıra kadar da şimdi açıklayacak diye geldiniz.
Az kaldı sandık gününe. Gerçek sonuçları öğreneceğiz hep beraber. Hadi bakalım takmayın kafaya bu kadar anketi. Hadi, hayırlı iftarlar.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.