İç siyasetin en önemli konusu, yerel seçimlerde MHP-AK Parti ittifakının bozulması. Karar, her iki partinin Meclis grubunda açıklandı.Herkes içeriğe odaklanmıştı. Ben ise gözyaşı dökenlere.
İki grupta da gözyaşı dökenler vardı ama gerekçeleri farklıydı.
Anlatayım bu detayı.
Aslında hepimiz, Erdoğan’ın Kaşıkçı cinayeti hakkında yapacağı açıklamaya odaklanmıştık. AK Parti grubuna sadece biz değil, tüm dünya medyası kilitlenmişti işin doğrusu. Lakin bomba haber, MHP grubundan geldi. Bahçeli, ‘her zamanki gibi’, iç siyasetin dengesini, gündemini, şeklini yine değiştirecek açıklamayı yaptı.
Şaşırdık kaldık. Doğrusu bu ayrılığı hiç beklemiyorduk.
Sonradan Bahçeli’nin açıklamalarını dikkatlice izledim. Herkesin dikkat ettiği şeye değil de, ben başka bir şeye odaklandım. MHP Grubu’nun ittifakın bozulmasına gösterdiği reaksiyon.
MHP grubu öyle şaşkınlık içinde, üzülmüş falan değildi. Sanki uzun süredir bekledikleri, istedikleri ama söyleyemedikleri bir talebin gerçekleştiğini görmüş gibiydiler. Büyük bir coşkuyla havaya fırlayarak, ittifakın bozulmasını alkışlarla karşıladılar. Sanırım uzun süredir MHP grubu böylesine coşkulu bir ortam görmemişti.
Daha da ilginci bu kararı duyduktan sonra gözyaşı dökenlerin olması. Televizyonda Konya Milletvekili Esin Kara ve İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter’in ağladığı söyledi. Ancak daha sonra görüntülere baktım ki, çok sayıda milletvekili ağlıyordu.
Neden?
Sanırım ittifak bozulduğu için. Peki üzüntüden mi? Hayır. Bunlar sevinç gözyaşları.
Anlaşılan o ki, MHP parti grubunda büyük çoğunluk bu ittifakın bitmesini istemiş ama seslendirememiş, şimdi Bahçeli açıklayınca gözyaşlarıyla ve coşkuyla kararı karşılamış gözüküyor.
Sanırım kendilerine göre gerekçeleri vardır. Ancak bu sevinç gözyaşlarına çok şaşırdığımı belirtmek isterim.
MHP grubu biter bitmez, tekrar AK Parti grubuna odaklandık. Bu kez iki şeyi beklemeye başladık. Hem Kaşıkçı cinayeti hakkında ilk defa yapılacak olan detaylı açıklamaya hem de MHP’nin mahalli seçimleri bitiren kararına verilecek cevaba.
Kaşıkçı cinayeti konusundaki açıklamalara dünkü yazımda değindim. Doğrusu ülkemle, Cumhurbaşkanımla ve bu cinayet soruşturmasını yönetenlerin başarısından gurur duydum. Bir kez daha altını üstünü çizmiş olayım.
İttifakın bozulması konusu, herkes gibi AK Parti grubunda da şaşkınlıkla karşılandı. Öyle bekledikleri bir karar olmadığı yüzlerinden belliydi.
Erdoğan öncelikle andımız tartışmasına girdi. Bahçeli’nin Bekir Bozdağ hakkında yaptığı açıklamalara değindi, Bahçeli’ye yakıştıramadığını söyledi ve sonuna kadar Bekir Bozdağ’ın arkasında durduğunu açıkladı.
İşte o esnada Bekir Bozdağ gözyaşlarını tutamadı. En başta belirttiğim, iki grupta da göz yaşı dökenler vardı dememin bir sebebi de budur. Bozdağ cidden herkesi rahatsız eden Bahçeli’nin açıklamalarına, parti liderinin gösterdiği tepki ve kendisine sahip çıkmasına karşı duygulandı ve gözyaşlarını tutamadı. Gözyaşının ittifakın bozulmasıyla alakası yoktu.
Onun haricinde AK Parti grubunda, ittifakın bozulmasına karşı gözyaşı döken yoktu. MHP grubu kadar coşkuyla ve heyecanla da bu karar karşılanmadı. Biraz şaşkınlık biraz belirsizlik, biraz da anlama çabası vardı grupta. Durup dururken neden ittifakı bozdu Bahçeli, zihinlerde bu sorunun dolaştığı belliydi.
Buradan şunu çıkarabiliriz: MHP içinde daha fazla kişi ittifakın bozulmasını beklemiş, istemiş ve coşkuyla karşılamış ama AK Parti aynı durumda değil.
Kuşkusuz her iki partinin de bu ittifakta sıkıntılar yaşadığı biliyordu. İçten içe şikayetler gidip, geliyordu. Ancak iki liderin de, ittifak konusunda son derece kararlı olduğunu, ittifakın tüm sıkıntılara rağmen bozulmayacağını düşünüyordu herkes. Demek Bahçeli öyle düşünmüyormuş.
Benim şaşırdığım bir başka konuyu Hürriyet’ten Hande Fırat yazdı. Fırat’ın MHP kaynaklarından aldığı bilgiye göre, Bahçeli ittifakı bozmak için AK Parti içinde 6 ismin çaba gösterdiğine inanıyormuş. Bu isimlerin kimler olduğunu da Erdoğan’a söylemiş.
MHP’nin isimler üzerinden yaptığı siyasetin son örneği bu olsa gerek. Daha önce gazetelere ilan vererek birçok gazeteciyi hedef göstermişlerdi. Bahçeli de Twitter hesabından birçok kez gazeteci, siyasetçi isimlerini doğrudan ifade etmiş ve eleştirmişti. Bu aslında siyasette çok da rastladığımız şey değil. Şimdi Bekir Bozdağ hedef alındı. Yakında o 6 siyasinin ismini de bir şekilde açıklayacaklar sanırım.
Cumhur İttifakı’nın devam edeceği açıklamaları, iki liderden geldi ama herkes bu konuda biraz mütereddit. Yerel seçimde iki parti birbirine rakip ama parlamentoda müttefik olacaklar. Bir belediyeyi kazanmak için mevcudunu eleştirdiklerinde, partileri de eleştirmiş olacaklar. Her iki partinin parlamento çalışmalarına bu yansımayacak mı bu? Göreceğiz. Zor bir durum.
Zorluğun bir kısmı, sevinç gözyaşı dökecek kadar bu ittifakın bozulmasını isteyen MHP milletvekillerinden kaynaklanıyor olabilir mi? AK Parti’den 6 kişinin ismi tespit edilirken, MHP grubunda bu denli ittifakın bozulmasını gözyaşıyla, sevinçle karşılayanlara da dikkat edilecek mi?
Siyasetin tepesinde süren bu fırtınaya rağmen, tabanın Cumhur İttifakı’nı sevdiğini ve benimsediğini biliyor herkes. “Ülke bekası, devletin varlığı ve geleceğin inşası” gibi sloganlarla kurulan ve sürdürülen Cumhur İttifakı, tabanda hala sürüyor ama tavanda rüzgar sert esiyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.