Geçenlerde bir genç arkadaşım mesaj attı: “Hani gençlere yönelik daha çok yazı yazacaktınız? Yine unuttunuz” dedi. Sonra baktım, dünya siyaseti ve içerideki gelişmeler öyle yoğun olmuş ki, gençlere verdiğim sözü tutmaya fırsat olmamış.
Haklılar.
Şunu da biliyorum, gençlere yönelik yazdığım yazıların toplumsal faydası daha çok görülüyor. Yaş ilerledikçe fikrini değiştiren, ikna olan, karar değiştiren çok az olur.
Bunun nedenlerinden biri körleşmedir. Fiziksel değil, zihinsel körleşmeden bahsediyorum.
Zihinsel körleşme duyma, anlama, muhakeme etme, sorgulama gibi birçok hayati fonksiyonumuzu etkisiz hale getirir. O zaman bakan ama görmeyen, duyan ama anlamayan insanlar haline geliyoruz.
Bu tip insanları etrafınızda bolca görürsünüz. FETÖ, IŞİD, EL KAİDE, PKK, DHKP-C gibi örgütlerin içinde bolca zihinsel körlük yaşayan insanlar göreceğiniz gibi, başka yerlerde de bunu görmeniz mümkün.
Zihinsel körlük yaşayan insanları tespit etmek çok kolaydır. Testi şöyle yapabilirsiniz:
* Bağlı olduğu ideolojinin, kurumun, kişinin hatalarını, yanlışlarını gördüğü halde bunu yok sayıp, “vardır bir bildiği” diyerek itaat etmeye devam ediyorsa,
* Yapılan her eleştiriye, her kritiğe, her öneriye hiç düşünmeden ve gerekçe göstermeden tepki gösteriyorsa,
* Günahsız ve hatasız bir insan olduğuna inanıyorsa,
* Kapalı, gizli, illegaliteyi tercih ediyorlarsa,
Bilin ki o kişide zihinsel körleşme gerçekleşmiş demektir.
Genellikle bu insanlar körleştiklerinin de farkında değildir. O yüzden körleştikten sonra bir insanın yeniden zihinsel olarak görmesi zor olur. Çünkü hastalığını kabul etmeyen hasta gibidirler.
Körleşme genellikle genç yaşta olur. Bu yüzden intihar bombacılarının tamamı genç insanlardır. Canını bir örgüte, bir ideolojiye ya da lidere feda etmesi için gencin özel olarak körlük operasyonu geçirmesi gerekir.
Yani zihinsel körleşme aslında örgütler, cemaatler, gruplar, kişiler tarafından özel olarak tasarlanır ve uygulanır.
Akılla değil, sadece kalple inanmamızı isterler.
Bu nedenle operasyonda ilk yapılan şey, aklı devre dışı bırakıp, duyguları devreye sokmaktır. Şüphe etmek, sorgulamak, eleştiri yapmak aklın en kuvvetli eylemleri olduğundan, ilk bunların yapılmasını yasaklarlar.
Akıl, bilgi ve mantık yerine, bolca devrim hikâyesi, kahramanlık öyküleri, olağanüstü güçlerin masalı, menkıbeler anlatılır. Akla değil, duygulara hitap edilir. Akıl zayıflar, duygular güçlenir.
İnanç akıldan daha güçlü olduğundan, bir süre sonra her şeye hâkim olur.
Aşkın gözünün kör olduğu gibi, aklı devre dışı bırakmış inanç da gözü kör eder. Körü körüne bağlanmak buradan gelir. Sonrasında o insanı her şeye inandırmak, her şeyi yaptırmak çok kolaydır.
Zihinsel körlük böyle oluyor işte.
Şüphe eden insan, soru sorar. Soru soran insan, doğruyu bulur.
Bu söylediklerimin tümü, her din, her ideoloji, her grup, her cemaat, her lider ve her inanmış insan için geçerlidir.
Gençler durum budur. Ona göre önleminizi alın.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.