Başımıza gelen en büyük felaketin kısa sürede çözülmesini beklememeliyiz. Ancak bu mücadelenin‘maksimum verim, minimum mağduriyet’olması için özel gayrete ihtiyacımız var.15 Temmuz’dan bu yana geçen süre sonunda, FETÖ ile mücadelenin yeni bir döneme girilmesi gerektiğini söylüyorum. Akut dönemin bittiğini, rehabilitasyon ve tedavi dönemine geçilmesini her zeminde anlatıyorum.FETÖ İLE MÜCADELEDE FİKİR AYRILIKLARIBu konuda farklı düşündüğümüz insanlar var.Merve Şebnem Oruç’un TVNET’te başarıyla sunduğu
Başımıza gelen en büyük felaketin kısa sürede çözülmesini beklememeliyiz. Ancak bu mücadelenin
‘maksimum verim, minimum mağduriyet’
olması için özel gayrete ihtiyacımız var.
15 Temmuz’dan bu yana geçen süre sonunda, FETÖ ile mücadelenin yeni bir döneme girilmesi gerektiğini söylüyorum. Akut dönemin bittiğini, rehabilitasyon ve tedavi dönemine geçilmesini her zeminde anlatıyorum.
FETÖ İLE MÜCADELEDE FİKİR AYRILIKLARI
Bu konuda farklı düşündüğümüz insanlar var.
Merve Şebnem Oruç
’un TVNET’te başarıyla sunduğu programdaki arkadaşım, güvenlik politikaları uzmanı
Mete Yarar
bunlardan biri. Analizlerine değer verdiğim Mete Bey, özellikle ‘hususiler ve kripto FETÖ’cülerin asker içinde aktif olduğunu, bu nedenle çok dikkatli olunması gerektiğini söylüyor. Katılıyorum. Ancak Mete Bey OHAL’in devamından yana. Buna katılmıyorum.
Geçtiğimiz günlerde, kendiliğinden teslim olan ve herkesi şoke eden Yüzbaşı Burak Akın, Mete Yarar’ın söylediklerini haklı çıkarıyor aslında. Zira Burak Akın, hususi/kripto FETÖ’cülerdendi ve telefonunda ByLock yoktu. Üstüne, 15 Temmuz gecesi yaptıklarından dolayı madalya bile almıştı. Sonrasında aynı özelliklerde 4 subay daha teslim oldu. Dahası, sayının çok fazla olduğu söyleniyor.
Ancak tüm bunlar fikrimi değiştirmedi, bilakis daha da geliştirdi.
ÇERÇEVE YÖNTEMİ NEDİR?
Bu konuda daha spesifik bir öneride bulunmak istiyorum. Adı “
çerçeve yöntemi
”. Aslında iletişim sorunlarını çözmek için kullanılan bir yöntem.
Sorunun etrafına bir çerçeve çizip, başka yerlere bulaşmasını engellemek ve o soruna odaklanmaya yarayan bir sistem bu.
Bu çerçeve yöntemini kullanmak için FETÖ ile mücadeleyi ikiye ayırmalıyız.
Birinci taraf, FETÖ ile mücadelede daha profesyonel ekiplerle, daha sofistike operasyonlar yapmalıyız.
Bunun en güzel ve alkışlanacak örneği, Burak Akın gibi ‘hususileri’ ortaya çıkartan
MİT’in ‘ankesör telefon operasyonudur’.
Hususiler ve kriptolar üzerine yoğunlaşacak bu sofistike operasyonların kararlılık ve özgüvenle sürmesi, örgütün içeriden çözülmesini hızlandıracaktır. Bu mücadelenin başarısını anlatmak için de güçlü iletişim çalışmaları yaparak, moral motivasyonu arttırmak gerekir.
ÇERÇEVE SİSTEMİ NASIL
FAYDA VERİYOR?
FETÖ ile mücadelenin ikinci kısmında ise, rehabilitasyon ve tedavi yöntemlerini hızlandırmak gerekir.
Burada en önemli konular mağduriyetler ve yargılamadaki sorunlar geliyor.
Burada, her sorunu net olarak tanımlayıp, etrafına bir çerçeve çizmek, başka alanlara ve FETÖ ile mücadeleye zarar vermeyecek hale getirmek gerekir.
Şöyle bir örnek vererek konuyu daha iyi anlatmaya çalışayım:
BYLOCK mağduriyeti konusu önemli bir sorundur. Daha çok teknik ve yargıyı ilgilendiren bir konudur. Sorunu çerçeve içine aldığınızda ve buraya odaklandığınızda, bunun FETÖ ile daha sofistike mücadele etme kısmına bir zararı olmadığı anlaşılır.
Aynı şekilde, ortak kablosuz internet kullanımı, İP çakışması gibi nedenleriyle telefonlarında BYLOCK çıkan, bu yüzden işinden atılan, ihraç edilen, hapse düşen insanların mağduriyetleri de bir çerçeve içinde alınarak çözümlenebilir.
ADİL ÖKSÜZ SENDROMU
Neden bu çerçeve yöntemini öneriyorum?
Zira FETÖ ile mücadelede mağduriyetler konusu gündeme geldiğinde, hakim ve savcılarımız, güvenlik kuvvetlerimiz, bürokrasi ve siyasiler hemen, ‘bir zafiyet olur’ diye tedirgin oluyorlar. Bunun sebebi de ‘
Adil Öksüz sendromudur’
. Onunun serbest bırakılması, en çok yargı sistemini ama genelde herkesi ciddi biçimde etkisi altına almıştır.
Ancak bu konu darbenin ilk günlerindeydi. Şimdi artık ciddi tecrübeler kazanıldı.
Artık mağduriyetler meselesini çerçeveye aldığınızda, bunun diğer alanlara sirayet etmeyeceğini, örneğin ‘ankesör operasyonunu’ negatif etkilemeyeceğini daha net anlarız.
MAĞDURİYETLERİ GİDERMEK,
ÖRGÜTÜ ÇÖZER
Başından beri tezim şudur:
Mağduriyetlerin varlığı, örgütün çözülmesini engelleyen psikolojik bariyerlerden biridir. Örgüt, mağduriyet kozunu kullanarak, üyelerini ikna ediyor, haksızlıkları gösterip, devletin adil olmadığını, haksız olduğunu iddia ediyor. Bu da örgüt üyelerinin, devlete sığınmasını engelliyor.
Sağlıklı işleyen mağduriyetleri giderme ‘çerçeveleri’, ayrıca OHAL Komisyonu’nun çalışmaları örgütün elindeki bu en önemli kozu alacaktır. Hem mücadele daha sağlıklı ilerleyecek, hem de örgütün çözülmesi hızlanacaktır.
Umarım anlatabilmişimdir.
#FETÖ
#15 Temmuz
#Adil Öksüz
