“Gazze’deki çocuklarımızı kimler niçin öldürüyorsa kahraman askerlerimizi de onlar, aynı sebeple öldürüyor! Gazze’deki mücahitler nereyi nasıl savunuyorsa kahraman askerlerimiz de orayı öylece savunuyor!”
Bugünkü cümlelerim bunlar olsun ve hemen söyleyeyim: Bu cümlelerde anlaşılmayacak hiçbir şey yok.
Anlaşılmayacak hiçbir şey yok ama yine de “memur emeklisi Kamaliste anlatır gibi” anlatayım.
Diyelim ki “Büyük İsrail Haritası” isimli akıl dışı haritadan ve İsrail isimli hayvanlık organizasyonunun bütün operasyonlarını, bütün katliamlarını bu haritayı hayata geçirmek için yaptığından habersizsin. Bu olabilir çünkü senin dillere destan cehaletini bilmeyen yok.
Diyelim ki şehit edilen 12 aslanımızın intikamını almak için TSK’nın yerle bir ettiği petrol sahalarının PKK’ya Amerikalılar tarafından verildiği bilgisinden de habersizsin. Bak bu da olabilir çünkü jeoloğu tarihçi zannediyorsun en nihayet, nereden bileceksin petrol sahalarını kimin kime verdiğini.
Diyelim ki İsrail’in her düzeyde politikacısının, her düzeyde medyacısının ve her düzeyde etki ajanının aslanlarımızı şehit eden alçak PKK’ya müteşekkir kaldığını, dahası son derece askeri ve stratejik hedefleri yerle bir eden, sivil öldürmeyen Türkiye Cumhuriyeti’ni “Kürtleri öldürmekle hatta onlara soykırım uygulamakla” suçladığını da duymadın. Geçen seçimi Kılıçdaroğlu’nun yüzde 60 ile kazanacağına inanmış insansın, bunu da çok görmem sana.
Fakat hiç olmazsa “Meclis’te grubu bulunan dört partinin teröre karşı imzaladığı ortak bildiriyi CHP’nin niçin imzalamadığını” biraz olsun düşünerek bulabilirsin değil mi Gazze’de çocuklarımızı öldürenlerin askerlerimizi şehit edenlerle aynı insanlar olduklarını.
Çok karmaşık bir bağlantıdan, çok karışık bir işten söz etmiyorum. Hamas’a terörist diyen Özgür Özel, PKK’ya terörist denilen bir iradeyle ortaklaşmak yerine DEM’in bulanık sularına dümen kırdıysa anlayalım ki orada bir “İsrail korkusu” vardır.
Bilmediğiniz şey ise şu: Korkunun ecele faydası yok bey abi.
İsrail, Erzincan’ın ucundan Hatay’ın dibine kadar Türkiye’nin topraklarının da içinde yer aldığı o “Büyük İsrail”i hayata geçirebilmek için kullanabildiği kadar çok köpek kullanıyor bütün dünyada. PKK’sı, YPG’si, PYD’si, DAEŞ’i, Ukrayna’sı, Amerika’sı, İngiltere’si derken liste, tabirimi mazur görün, kol gibi bir liste.
“Uluslararası politikaya giriş 101” yani PKK-İsrail bağlantısını biliyor olmak.
Fakat dünyanın en talihsiz ülkelerinden birinde yaşadığımız ve o meşum alıklık hemen hepimizi teslim aldığı için PKK ve onun siyasi uzantılarıyla yani aslında doğrudan İsrail ile iş tutan ana muhalefet partisini “ihanet” ile suçlamıyor kendi kamusu. Onun yerine Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ipe sapa gelmez iddialarla “İsrail ile iş tutuyor” olmakla suçluyorlar. FETÖ’nün İsrail lehine Türkiye’ye açtığı ateşi sahiplenip PKK’nın askerimize sıktığı kurşunun nereden geldiğini bilmiyormuş gibi davranıyorlar.
Ben, “Gazze’nin savunması Sancak’tan başlar” derken neyi kastettiğimi çok ama çok iyi biliyorum. Topyekûn bir savaştayız ve bu savaşın tarafları çok net. Bunun bir “ölüm kalım mücadelesi” olmadığını düşünen herkesi de doğrudan doğruya ya ahmaklıkla ya da hainlikle suçluyorum.
Gerçi İsrail aleyhine tek cümle kurmayanların Türkiye Cumhuriyeti devleti aleyhine atabilecekleri her kurşunu atıyor olduklarını görmemek için ahmaklıktan çok daha fazlasına ihtiyacı olur insanın.
Türkiye’deki büyük talihsizliğimizin şu olduğuna inanıyorum. Amerika’nın, İsrail’in, İngiltere’nin, Rusya’nın ya da İran’ın çıkarlarını Türkiye’nin çıkarlarından üstün sayan bazı çıkar ve kötülük gruplarının propagandasına mağlup olan çok sayıda insanımız var. Bir türlü “o değil abicim, mesele o değil” cümlesine ikna edemiyoruz bu insanları.
Gazze’de soykırım başlar başlamaz “Filistinliler toprak satmıştı” yalanının dolaşıma sokulmasının asıl nedeninin kahraman askerlerimizin şehadetleri ile İsrail’i ilişkilendirmemek olduğu bir türlü görülmüyor.
“Olaylar, durumlar, olgular arasında anlamlı bağlantılar kurabilmek” yani akıl tatile çıkmış görünüyor güzel memleketimizde.
Öyle olmasaydı iki şey olurdu en azından. Bir: “Filistinliler toprak satmıştı” diyen adam utancından ve göreceği tepkinin korkusuyla sokağa çıkamaz hale gelirdi AK Partili belediyeleri oturum başına 250 bin lira söğüşlemek yerine. Ve iki: Kürtlerin, Türklerin ve Arapların birlikte hareket edebilmesinin dünya tarihi açısından hangi hayırlı sonuçları doğurabileceğini fark edip düşmanın kim olduğunu kendiliğimizden tespit ederdik.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.