Şimdi sefer zamanı: Afrin, Münbiç ve Fırat’ın doğusu

04:0018/01/2018, Perşembe
G: 18/09/2019, Çarşamba
İbrahim Karagül

Türkiye’nin önceAfrin’e sonra daMünbiç’e müdahale etmesine, oradakiterörunsurlarını temizlemesine, sınırlarınınsıfır noktasındabüyüyen bir tehdidi ortadan kaldırmasına, terör üzerinden bir türçokuluslu müdahaledalgasını kırmasına karşıhiçbir itirazgeliştirilemez.İsteriç politikkaygılar, ister etnik kaygılar, ister bir takımdış müdahale argümanlarıolsun, hiç kimsebir takım kamuflajlar altına gizlenip sinsi atışlaryapamaz.Kimse sinsi sinsi bizekorku pazarlamasın..Bir yıldır içeridenoyalama taktikleriuygulayanların,

Türkiye’nin önce
Afrin
’e sonra da
Münbiç
’e müdahale etmesine, oradaki
terör
unsurlarını temizlemesine, sınırlarının
sıfır noktasında
büyüyen bir tehdidi ortadan kaldırmasına, terör üzerinden bir tür
çokuluslu müdahale
dalgasını kırmasına karşı
hiçbir itiraz
geliştirilemez.

İster
iç politik
kaygılar, ister etnik kaygılar, ister bir takım
dış müdahale argümanları
olsun, hiç kimse
bir takım kamuflajlar altına gizlenip sinsi atışlar
yapamaz.
Kimse sinsi sinsi bize
korku pazarlamasın..
Bir yıldır içeriden
oyalama taktikleri
uygulayanların, şimdilerde müdahaleyi engelleyemeyince
“masum gerekçelere”
sığınıp, “güya Türkiye’yi
uyarma
” görüntüsü altında
başka bir ajandanın gizli servisçiliği
ni yapamaz.
Kamuoyuna
korku
pazarlayamaz. ABD bile Türkiye’nin
kararlılığı
karşısında geri adım atarken onlar
Amerika sopasıyla Türkiye’yi dövmeye
,
panikletmeye
kalkışamaz.
Ayn el Arap
(Kobani) olaylarını gösterip,
aynı senaryonun
tekrarlanacağı şantajları
yapamaz.
Bu kişiler, çevreler,
sinsi sinsi içeriden operasyonun aparatları olarak
bu ülkeye artık
ayar
veremez. Hem
PYD kriptoluğunu
gizleyip hem de
etnik kart
kullanmak, hele ki böyle bir atmosferde,
affedilir bir duruş, pozisyon alış olmayacaktır
.
Afrin’e girmek vatan savunması, 15 Temmuz direnişinin devamıdır
Afrin’e girmek bir
vatan müdafaasıdır
. Bir
Milli Mücadele’dir
. Türkiye için
en büyük ve en yakın tehdidin ortadan kaldırılması
çabasıdır. Bir
savaş değil, savunma
dır. Ülkemizin bugününü ve yarınını güvence altına alma çabasıdır.
15 Temmuz
’da
“Türkiye Cephesi”
açmak isteyenlerin, o cepheyi güneyden saldırılarla büyütmek isteyenlerin
defterlerinin dürülmesi
dir. Bir nevi
15 Temmuz direnişinin devamı
dır. Çünkü
FETÖ
üzerinden ülkeye saldıranlarla,
terör koridoru üzerinden saldırmaya hazırlananlar
aynı merkezlerdir.
Aparatlar, tetikçiler değişse de patronlar aynıdır.
Türkiye hesabı da, coğrafyaya yönelik hesap da aynıdır.
Türkiye büyüdükçe
iddiası büyüdü, Tehditler ve düşmanlar da büyüdü
Türkiye’nin
tehdit
algılamaları sadece içeride ya da sadece sınırının sıfır noktasında değildir.
Sınırların çok ötesinde, coğrafyanın derinliklerindedir
.
Türkiye çok büyüdü
. Büyüdükçe
iddiaları
da büyüdü
. Büyüdükçe
tehditler de büyüdü
. Büyüdükçe düşmanları da arttı. Bu kavgayı, kavganın sebeplerini, tahmini sonuçlarını ve verilecek
mücadelenin
büyüğünü iyi anlamak lazım.
Çünkü
Selçuklu-Osmanlı Türkiye Cumhuriyeti sürekliliği
yeni bir tarih aralığına yerleşmiş, yeni bir
yükseliş dönemine
girmiştir.
Tarih yapıcı rol
, yeniden milletimizin omuzlarına yüklenmiştir. Artık
sadece Türkiye yoktur, coğrafyasıyla birlikte Türkiye vardır
. Artık sadece birilerinin cephe ülkesi yoktur,
merkez ülke
vardır, bir
“Türkiye Ekseni”
vardır.
O çevreler hızla eriyecek
İçerideki siyasi hesaplar da,
ekonomik
büyüme çabaları da,
coğrafyaya
yaklaşım da bu büyük hesaplaşmaya ayarlı olma durumundadır. İstesek de istemesek de bu böyle olacaktır.
21. Yüzyıl yürüyüşünün temeli budur
, hem içeride hem de dışarıda buna hazırlanmak bir zorunluluktur.
Bu dönemde ve bundan sonra,
dar iç politik hesap yapanlar, dışarıdan destekle iktidar arayışlarına girişenler, birilerinin örtülü operasyonlarına göre vaziyet alanlar eriyecek
, zayıflayacak,
o siyasi genetik
, birikim karşısında hezimete uğrayacaktır.
Terörle savaş bitti, d
aha büyük hesaplaşma
başladı
Türkiye’nin
güvenlik kaygıları değişmiştir
. Artık
terörle savaş dönemi kapanmış, çokuluslu müdahalelerle hesaplaşma dönemi başlamıştır
. O çokuluslu müdahaleler öncelikle terör örgütleri üzerinden
servis
edilirken artık çırılçıplak açıktadır.
Düşman
da
dost
da değişmiş, eski dostlar Türkiye’yi
zorlayıcı, küçültücü hesaplar
içinde girmiştir.
Buna karşı ülkemiz, derin tarihsel birikimiyle yeni toplumsal direnç hatlarını oluşturmuş
, her geçen gün bu hattı güçlendirmeye başlamıştır. İster
FETÖ
olsun, ister
PKK
ya da arkasındaki güçler, bu
dinamik
yapı bütün
hesapları bozacak
, büyük yürüyüşü besleyecek, Türkiye ve coğrafya için yeni yükseliş dönemini sonuna kadar devam ettirecektir.
Herkes şimdiden şunu not etsin: Bu
büyük hesaplaşma zaferle sonuçlanacaktır.
Türkiye’ye
rol biçenler
bir süre sonra kendi dertlerine çareler aramaya başlayacaktır. Türkiye yükselirken onların durakladığına hatta
gerilediğine
şahit olacağız..
Tehdit bölgeselleşti,
savunma bölgeselleşti
Öyleyse
Suriye
’den ya da
Irak
’tan gelen, terör örgütleri ve yabancı güçlerin
istila
hesaplarıyla kurgulanmış
saldırı dalgaları, hesapları, sınırların çok ötesinde, coğrafyanın derinliğinde karşılanacaktı
r.
Tehdit bölgeselleşmişse savunma da bölgeselleşecektir
. Tehdit küresel ölçekte olursa savunma da küresel ölçekte olmak zorundadır.
Terör koridorunun her yerinde olduğu gibi,
en Batı’sında yer alan Afrin’de
terörle değil bir
çokuluslu müdahale
ile karşı karşıyayız. Bir
dış tehdi
t söz konusudur.
PKK ya da PYD bir dış tehdit
tir, dış müdahale aparatıdır. Bu gerçek Münbiç’te de aynıdır.
Fırat’ın doğusu
nda aynıdır.
ABD bu bölgede
tutunamayacak
Fırat Kalkanı
ile zaten koridor ortasından yarıldı.
Afri
n ve
Münbiç
ile
Akdeniz’e açılan kapısı
kapatılacaktır. Ama
asıl kavga Fırat’ın doğusunda yaşanacak
. Çünkü terör örgütleri üzerinden Fırat’ın doğusunda bir
yabancı harita
, bütün
bölgeye müdahale garnizonu
oluşturma projesi ciddidir.
Bu bölgeden
dört ülkeyi parçalamaya dönük sistematik bir çalışma
yürütülecek çünkü. Ama bölge ülkelerinin yakın duruşu, ABD’yi bu koridordan çıkaracaktır. Göreceksiniz, bu duruş, eğilim, kararlılık devam ederse,
ABD Suriye’de asla tutunamayacak, parça parça bölgeyi terketmek zorunda kalacaktır.
Şimdi herkes ‘ne
kadar Türkiyeli’,
gösterme vakti
Şimdi sefer zamanıdır
. Şimdi bu ülkede yaşayan
herkes için Türkiye ekseninde mevzi alma, dayanışma, merkezileşme zamanı
dır. Şimdi, güvenlik birimlerimizin yürüttüğü mücadeleye
omuz verme
zamanıdır. Evet,
Afrin operasyonu yapılacak ve başarılacak. Münbiç yapılacak ve başarılacak. Türkiye için o güvenlik kalkanı oluşturulacak. İçeride operasyonel alanlar, dışarıdan müdahale alanları daha da kapatılacak
.
Onlar ne kadar hesap yaparsa yapsın Türkiye yoluna kararlılıkla, sağlam adımlarla devam edecek. Bölgenin genel huzuru, güvenliği, kardeşliği için, coğrafyamıza, ülkelerimize yönelik çokuluslu müdahaleleri sona erdirmek için
“Türkiye Ekseni” şaşırtıcı bir şekilde güç kazanacaktır
.
Şimdi herkes
“ne kadar Türkiyeli”
, gösterme zamanı..
#Türkiye
#Suriye
#Afrin
#Operasyon
#PKK