Bismillah! Hayırlı olsun! Mübarek olsun!
On beş yıldır başarılara alışan ülkemiz Türkiye, dün, tarihinin en büyük zaferlerinden birini daha kazandı.
Milletimiz, bütün uğursuz rüzgârlara rağmen siyasi aklını, ferasetini konuşturdu ve ülkemizi 2023’e taşıyacak vizyona olağanüstü bir destek verdi.
Bundan sonraki dev adımların önünü açtı, bu ülke için ileriye gitme ve büyüme dışında bir ihtimal olmadığını bir kez daha ortaya koydu.
Bin yıldır bu toprakları bize vatan kılan siyasi genetiğimizi harekete geçirdi, bin yıl daha bu topraklarda tarih yapacağımıza dair dünyaya büyük bir meydan okudu.
Korkmadı, tedirgin olmadı, endişe etmedi, kararlılığını, cesaretini, 21. yüzyıla dönük ideallerini açıkça ortaya koydu.
Birinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en güçlü yükseliş döneminin mimarı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, içeriden, bölgeden ve dünyadan kendisine yönelen bütün saldırılara, çirkefliklere, örtülü operasyonlara, karşısında oluşan küresel cepheye, içeride inşa edilen ihanet eksenine karşı bir kez daha tarihe imza attı.
Bu ülkenin büyük dönüşümünün, Osmanlı sonrası ilk güç inşasının öncüsü olan Erdoğan, milletimizin gönlündeki sevgisini daha da güçlendirdi. Türkiye ona başladığı şeyi tamamlaması için ruhsat verdi, gönül verdi, güç verdi. İhanetlere, vefasızlıklara aldırmadan, yılmadan dizleri titremeden yola devam etmesini söyledi.
O, milletimizin, bu toprakların, coğrafyanın yeniden inşası için bir “Büyük Yolcu” olarak, bir “Büyük Öncü” olarak Anadolu dirilişine yön vererek daha büyük adımlarla yola devam edecek. Arkasında milyonlar, arkasında bin yıllık tarih, arkasında bütün coğrafyanın, mazlum milletlerin, kimsesizlerin, yapayalnızların duasıyla devam edecek.
Dün bir seçim yaşamadık biz. Dün, tarihin en kırılgan anlarından birinde sağlam bir karar aldık. Karşımızda Haçlı Savaşları’nda olduğu kadar, Çanakkale direnişinde olduğu kadar yaygın, güçlü bir cephe vardı.
Türkiye’yi küçültmek isteyenlerle büyütmek isteyenlerin, geri götürmek isteyenlerle yıldızlaştırmak isteyenlerin, yeniden manda himayesine sokmak isteyenlerle merkez ülke yapmak isteyenlerin, 15 Temmuz’daki işgal girişimine destek verenlerle o gecece bedenlerini ve ruhlarını kurşunlara siper edenlerin, iç işgalcilerle yerli olanların mücadelesi vardı, rekabeti vardı, hesaplaşması vardı.
Büyük değişimin son halkasını tamamlamak isteyenlerle “Türkiye’yi durdurmak” isteyenlerin, teröre ve çokuluslu müdahalelerle karşı vatan savunması yapanlarla terörle ve o müdahaleci çevrelerle kol kola girenlerin mücadelesi vardı. Millet kazandı, ülke kazandı, “vatan ekseni” kazandı.
Bu, Türkiye’nin zaferidir. Bin yıllık tarihin zaferidir. Bu, “Acımasız Direniş”in son halkasıdır, son İstiklal Savaşı’nın zafere ulaşmasıdır. Bu sevinç sadece Türkiye’de, bu ülkenin şehirlerinde, köylerinde ve sokaklarında değil, Üsküp’te, Saraybosna’da, Bakü’de, Kırım’da, Afrika’nın derinliklerinde, Uzak Asya’nın şehirlerinde ve insanların yüreklerinde hissedildi. Arap sokaklarında, vatansızların umutlarında hissedildi. Çünkü Anadolu yükselirse coğrafya yükselir, onlar bunu biliyordu, biz bunu biliyorduk.
Biz çok şey biliyoruz. Alman medyasında, İsrail medyasında, İngiliz/Amerikan medyasında yürütülün çirkeflikleri biliyoruz. Bu ülkenin büyümesinden korkanların son umutlarını da yitirmelerinin ne büyük bir hüsran olduğunu biliyoruz.
Şehit analarının kalplerindeki yangını biliyoruz. Bu ülkenin yüz yıl boyunca onurunun nasıl zedelendiğini, kimler tarafından hırpalandığını, hangi ısmarlama politikalarla avutulduğunu, hangi proje liderlerle süründürüldüğünü ve rehin tutulduğunu biliyoruz.
Artık o dönem bitti. Artık o projelerin dönemi kapandı. Artık çokuluslu ihalelerle bu ülkeye ayar verme dönemi sona erdi. Artık Türkiye’nin sesi yükselecek. İçeriden çok dışarıda Türkiye’nin ayak sesleri duyulacak.
Artık bölgeye açılan, dünyaya açılan, coğrafya inşa eden bir Türkiye olacak. Ellerinde harita taslaklarıyla masa masa dolaşanların o projelerini yüzlerine çalan, kendi haritalarını masaya süren bir ülke olacak. Artık terör örgütleriyle Türkiye’yi çevrelemeye, diz çöktürmeye çalışanların sesi kısılacak.
Bu zafer Türkiye’nin, bu zafer bütün coğrafyanın, bu zafer hepimizin.
Bin yıllık hesaplaşmada yeni bir dönem başladı.
Hayırlı olsun, kutlu olsun..
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.