Yeni Zelanda’daelli Müslümanı cuma namazı sırasında katleden kişi sadece ırkçı, İslâm düşmanı, Türk düşmanı mıydı?O vahşi katliamı, sadece katilin kimliği ile, ruh dünyası ile, sapkınlığı ile açıklamak yeterli mi?Avrupa’da yükselişe geçen,İsrail aşırı sağının beslediği, neocon ırkçıların dünyaya yaydığı bu tipleri ve cinayetleri,bireysel kişiliklerle değerlendirmek mümkün mü? Bir katilinkişiselkararımıydı bu?Elbette değil…KATİLİ TÜRKİYE’YE GETİRENLER KİMDİ?Neden Yeni Zelanda seçildi? Neden cuma
Yeni Zelanda’da
elli Müslümanı cuma namazı sırasında katleden kişi sadece ırkçı, İslâm düşmanı, Türk düşmanı mıydı?
O vahşi katliamı, sadece katilin kimliği ile, ruh dünyası ile, sapkınlığı ile açıklamak yeterli mi?
Avrupa’da yükselişe geçen,
İsrail aşırı sağının beslediği, neocon ırkçıların dünyaya yaydığı bu tipleri ve cinayetleri,
bireysel kişiliklerle değerlendirmek mümkün mü? Bir katilin
mıydı bu?
KATİLİ TÜRKİYE’YE GETİRENLER KİMDİ?
Neden Yeni Zelanda seçildi? Neden cuma namazı seçildi?
Neden hem
İslâm hem de Türk düşmanlığı sembolleri
kullanıldı? Neden
vurgusu yapılıp
kimliği üzerinden bir hesaplaşma dürtüsü öne çıkarıldı?
Neden
İslâm ve Müslümanlara yönelik öfke, Türkiye düşmanlığı üzerinden servis edildi?
Neden bu saldırı, daha çok Avrupa çevresindeki ülkelerde yapılmadı?
O katili Türkiye’ye getiren neydi? İsrail’e götüren neydi? Osmanlı coğrafyasında dolaştıran neydi?
Çanakkale, Anzaklar üzerinden mesaj verdirten neydi?
KATİL ASLA BİREY DEĞİL. BU BİR ÖRGÜTLENMEDİR.
Katil,
Saldırı asla
Seçilen yer özellikle belirlenmiştir. ABD, İsrail ve Batılı istihbarat örgütleri, bu tür hücreleri dünyanın her yerinde örgütlüyor. Yeni Zelanda katili de
dir.
Avrupa’dan Asya’ya ve Afrika’ya kadar bu tür terör örgütlenmeleri hazırlanmaktadır. Bu,
küresel ölçekte bir örgütlenmedir. Bu örgütlenme ile yakın çevremizde ve Avrupa’da tanık olduğumuz operasyonel gelişmeler arasında birebir ilişki
vardır.
Yeni Zelenda katili ile
’de işkenceyi ibadete çevirenler aynıdır.
Aynı zihin, aynı dalga, aynı insan profil, aynı örgütlenme
dir.
BİZ HESAPLAŞMANIN TAM MERKEZİNDEYİZ
Bu yüzyıl bir hesaplaşma yüzyılıdır.
Yeryüzünün her köşesinde bu hesaplaşmanın
görüyoruz, göreceğiz. Bu hesaplaşmanın
, bunu da görüyoruz, daha çok göreceğiz.
Küresel ölçekte güç kavgalarının yansımalarını,
yükselen güçlerle Atlantikçi çevrelerin hesaplaşmaları
nı,
Batı’nın Doğu’yu dizginleme girişimleri
ni,
Müslüman dünyanın yeniden yükselişe geçmesini
önlemek için müdahaleleri daha çok göreceğiz.
21. yüzyıl dünyasının bütün güç mücadelelerinin merkezinde Müslümanlar olduğunu, bu güç mücadelelerinin ana merkezinin Müslümanların coğrafyası olduğunu ve olacağını göreceğiz.
Bugüne kadar
İslâm kimliğini kullanıp terör örgütleri kuran Batı
’nın, daha
bir şekilde
Hristiyan kimlikler üzerinden başka bir örgütlenme
de yapıyor.
MÜSLÜMAN COĞRAFYANIN DOĞU SINIRLARINA DİKKAT!
Müslümanları kendi içinde çatıştıran Batı, dünyanın yükselen güçleri ile mücadelesinde de Müslümanları tetikçi olarak kullanıyor.
Bunun daha başka örneklerini de göreceğiz. Şuan bulanık olan zihinlerimiz daha da netleşecek. Batı’nın terör dalgası bütün kirliliği ile yeryüzüne dağılıyor. Batı’nın gelecek hesapları tamamen terör örgütleri üzerinden yürütülüyor.
Ama burada
bir başka şeye dikkat çekmek
istiyorum. Neden son aylarda
medeniyet, kimlik eksenli çatışma ve hareketlenmeler Asya’ya doğru kaydırılıyor?
Tacikistan, Özbekistan, Doğu Türkistan üzerinden bir Batı-Çin hesaplaşmasının psikolojik altyapısı oluşturulmak isteniyor.
arasında yeniden savaş çıkarılmak isteniyor. Yeni Zelanda’da bir ırkçı Hristiyan cami katliamı yapıyor.
Müslüman dünyanın doğu sınırlarında bir şeyler tezgâhlanıyor.
Yakın gelecekte Endonezya’ya kadar bütün bölgede benzeri sabotajlar ortaya çıkabilir.
“İSLÂM BÜTÜN MEDENİYETLER İÇİN ORTAK SORUN” TEZİ İŞLENİYOR.
Bir süredir bu konuya dikkat çekmeye çalışıyorum. Batı,
Atlantik aklı, İslâm’la, Müslüman dünya ile, bu dünyayı uyandıran Türkiye ile açık bir savaş yürütüyor.
Ama son dönemde bu savaşı İslâm’ın Doğu sınırlarında da yaymaya, Müslümanları
başka medeniyetlerle de çatıştırmaya
çalışıyor.
Batı’dan kuşatılan
, bundan sonra
Güney’den ve Doğu’dan da mı kuşatılacak?
Hristiyan-Yahudi aşırı sağının yönettiği Batı’dan saldırılara, bundan sonra
Budist dünya ve Hindu dünyası da mı katılacak?
İslâm
tüm medeniyetler için ortak sorun
haline mi getirilecek?
Batı-İslâm, Hristiyan-Yahudi medeniyeti ile İslâm
çatışmalarına bundan sonra
Budist medeniyeti-İslâm, Hindu medeniyeti-İslâm çatışmaları
mı eklenecek?
BÜTÜN ÇEVRELERDEN KUŞAT, SONSUZ SAVAŞLARA SÜRÜKLE
Müslüman dünyayı hem bütün çevrelerden kuşatma, hem kendi içinde sonsuz savaşlara sürükleme
, bu iç savaşlar için bütün farklılıkları ve kimlikleri çatışma gerekçesine dönüştürme, hem de İslâm medeniyetini dünyanın
bütün medeniyetleriyle çatışmalı, kavgalı
hale getirmeye dönük
uygulanıyor.
Ben
ortada böyle bir akıl olduğuna, bu aklın küresel ölçekte böyle bir örgütlenme yürüttüğüne
inanıyorum. Yeni Zelanda’daki bu katliamın, hiçbir şekilde bireysel olmadığına inanıyorum. Bekleyelim, görelim. Ama
beklerken Doğu’ya daha çok dikkat edelim
derim…
#Yeni Zelanda
#İsrail
#Neocan
#Ebu Gureyb