Terörü bütün insanlığa karşı kanlı bir silah olarak kullanır. Bütün terör örgütlerini besler, büyütür, silahlandırır, ülkelere saldırtır.
Sonra da terörle mücadele diye küresel ölçekte bir kampanya başlatır. Bu kampanyaya katılmayan ülkeleri teröre destek veren ülke ilan eder.
Dünya genelinde bulundurduğu yaygın askeri üslerinin hemen hepsinde terör örgütleri istihdam eder. Onları orada eğitir, toplantılar oralarda yapılır.
Sonra o örgütü, askeri üssün bulunduğu ülkeye karşı kullanır. Dahası, o ülkeyi terörle mücadeleye destek vermemekle, teröre destek olmakla suçlar.
Kaynaklarını sömürüye, talana açmayan ülkeleri doğrudan “Haydut Devlet” ilan eder. Zenginliklerine sahip çıkan ülkeleri açık açık tehdit eder, küresel finans sistemi üzerinden baskı altına alır.
Hemen ardından o ülkeyi istikrarsızlaştırma süreci başlatır. Darbe girişimleri, liderlerin tasfiyesi, terör saldırıları, etnik çatışmalar, ekonomik krizler, kitlesel protestolar ardı ardına gelir.
Bu ülkelerin tamamına uygulanacak şablon bellidir: Ekonomik ambargo. Kendi çıkarları için ülkelerin ekonomilerini vurur, halkını cezalandırır, ambargoya uymayan ülkeleri imcelemeye ve baskı altına almaya başlar.
Petrolünü, doğalgazını, altınını, madenlerini, suyunu, tarımını, pazarı Batılı şirketlerin himayesine ve denetimine vermeyen her ülkeyi tehdit eder. Savaşla, işgalle, iç çatışmayla, suikastlerle tehdit eder.
Petrol şirketlerini millileştiren ülkelerin hemen tamamına yakını saldırıya uğramıştır. Petrol ve doğalgazına sahip çıkan ülkelerin neredeyse tamamı kaosa sürükleniştir.
Libya böyledir. Irak böyledir.. Paramparça olmuşlardır. Bazıları da S. Arabistan gibi, tamamen teslim olmuş, rehin alınmış, zenginlikleri yağmalanmıştır.
İran’a ambargo uygular, ülkeleri ambargoya uyması için baskı altına alır. Sonra da İran’ın uluslararası ekonomik sisteme girmesi için kendi paralel şirketlerini kurar, operasyonlarını yürütür. Birisi İran’la iş yapıp buna yeltenirse, 17-25 Aralık’ta olduğu gibi, o ülke açık saldırı altına girer.
İran paraları ve Halkbank meselesi daha önce Dubai üzerinden ABD ve FETÖ üzerinden yürütülüyordu. Ne zaman Türkiye’yle kaydı, Türkiye’de darbeler süreci başlatıldı.
Şimdi Venezuela’da aynı senaryoyu bir kez daha yaşıyoruz. Dev petrol üreticisi, petrolünü millileştirdiği için, ABD’ye peşkeş çekmediği için, ABD şirketlerine teslim olmadığı için darbeyle, savaşla, işgalle tehdit ediliyor.
Altınını ABD’ye peşkeş çekmediği için, altın madenlerini ABD ve Batılı şirketlerini işletmesine izin vermediği için, altınını ABD denetiminde piyasaya sokmadığı için açıkça tehdit ediliyor.
Maduro gidecek Guaido gelecek. Çünkü Guaido, ABD ile, İngiltere ile, Avrupa ile, onların kontrolündeki Latin Amerika ülkeleriyle beraber. Çünkü Guaido petrolü de, altını da, ülkenin pazarlarını da daha şimdiden ABD ve Batılı şirketlere verdi bile. Zaten o güçlerin, o şirketlerin tayin ettiği bir kişi.
Venezuela halkını, devletini, liderini cezalandırırken onlara yardım eden, ekonomisine destek veren, altınını uluslararası sisteme sokan ülkeleri de tehdit etmeye başladı. ABD bu amaçla Türkiye hakkında inceleme başlatacağını söylerken Rusya’ya ve BAE’ye de baskı yapıyor.
Mesele siyasi değil, yağmadır. Talan edilecek ülke listesinde sırada Venezuela var. Petrolünü de, altınını da, ülkenin varolan zenginliklerini de yağmalayacaklar. Hiç bir şekilde siyasi yoruma gerek yok.
Zenginliğini koruyorsan, ülkeni koruyorsan, yerlileşiyorsan, sömürüya tavır alıyorsan saldırı altındasın demektir. Batı’nın yüzyıllardır devam ettirdiği sömürgecilik aynen devam ediyor.
Ya o ülkeyi yok edip yağmalıyorlar, ya kukla bir yönetim ve lider atayıp teslim alıyorlar, ya da bütün halkı cezalandırıp, diz çöktürerek yağmalıyorlar.
Son on beş yılda, Türkiye’ye yönelik bütün saldırıların arkasında ülkemizin yerlileşme mücadelesi yok mu? Bu da öyle bir şey… Kimse gizli Amarikancılık oynamasın, süslü cümlelerin arkasına sığınmasın.
Bu düpedüz Venezuela’nın zenginliklerini talan etme girişimidir. Altını ve petrolü vermediği, peşkeş çekmediği için cezalandırılan bir lider, bir ülke, bir millet vardır.
Gerisi boş laftır.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.