Çokince bir hesap, çokdetaylı bir planlamayapılmış.Ekipler kurulmuş, hazırlıklar yürütülmüş, koordinasyon sağlanmış, kimlerin ne yapacağı, kimlere ne tür görevler verileceği belirlenmiş.Sandıklar üzerindenciddi bir operasyonyürütülmüş.Sessizce, hiç gürültü çıkarmadan,kimsenin dikkatini çekmeden bir gizli seçim darbesine girişilmiş, daha doğrusu bu yapılmış.Meseleseçimdeğil. Oy pusulalarındaki olağan yanlışlıklardeğil, sayımhatalarıdeğil. Meselematematikhesapları değil.Mesele demokrasiye inançla,seçim
Ekipler kurulmuş, hazırlıklar yürütülmüş, koordinasyon sağlanmış
, kimlerin ne yapacağı, kimlere ne tür görevler verileceği belirlenmiş.
Sandıklar üzerinden
yürütülmüş.
Sessizce, hiç gürültü çıkarmadan,
kimsenin dikkatini çekmeden bir gizli seçim darbesine girişilmiş, daha doğrusu bu yapılmış.
Mesele
değil. Oy pusulalarındak
değil, sayım
değil. Mesele
hesapları değil.
Mesele demokrasiye inançla,
seçim sonuçlarını hazmedip etmemekle
alakalı değil. Mesele İstanbul’da belediyenin
AK Parti’den CHP’ye geçmesi
değil.
31 MART’TA TÜRKİYE’YE SEÇİM ÜZERİNDEN DARBE YAPILMIŞTIR
Çok daha derin,
çok daha endişe verici bir durum
var ortada.
İstanbul için özel bir proje,
Belediye Başkanı’nı değiştirmenin çok ötesinde bir senaryo uygulanmış.
İstanbul üzerinden bir tür Türkiye tasarımı
harekete geçirilmiş,
atılmış.
Bu mesele çözülemezse, gerçek tam anlamıyla ortaya çıkarılamazsa,
bir adım sonrası Türkiye’dir
. Bir yere yazın bunu!
öncesi,
öncesi,
öncesi uyuşukluğu,
duyarsızlığı, dikkatsizliği
burada da karşımızda sanki. Sakın ha, bu yeni durumu da öyle kabullenmeyin.
Açık söylüyorum:
31 Mart seçimlerine İstanbul darbesi yapılmış.. Türkiye’ye darbe yapılmış. Seçimler üzerinden, sandıklar üzerinden darbe yapılmıştır.
ÖNCE İSTANBUL’U DÜŞÜR, SONRA BÜTÜN TÜRKİYE’Yİ
Gezi öfkesini, 17-25 Aralık komplosunu, 15 Temmuz’un
arkasındaki aklı burada net olarak görüyoruz.
Çokuluslu akıl, 31 Mart seçimlerine müdahale etmiş.
AK Parti’nin İstanbul’u kaybetmesi için,
için içeridekiler ve dışarıdakiler birlikte çalışmış.
Türkiye’nin büyük mücadelesine
31 Mart için cephe kuranlar bununla kalmamış. Seçim gecesine ilişkin de planları varmış ve uygulanmış.
Çokuluslu müdahalenin bir ayağı
gerçekleşmiş.
15 Temmuz’da
İstanbul’u Anadolu’dan ayırmak
isteyip de başaramayanlar, İstanbul’u düşürmek, ardından sonraki adımlara geçmek için
sistematik, tehlikeli adımlar
atmış.
Seçimden,
oydan çok öte bir durumla
karşı karşıyayız. Türkiye’yi tehdit eden kim varsa bu seçimde ortak çalışmış. “
İstanbul’u düşürelim bir sonraki adımda Türkiye’yi düşürürüz
” demişler.
KÖPRÜYÜ İMAMOĞLU’NUN İŞ MAKİNELERİ Mİ KESECEK?
Devlet kadrolarındaki FETÖ’cüler etkin biçimde kullanılmış. PKK/HDP ekipleri etkin biçimde kullanılmış.
CHP’lilerle bunlar arasında koordinasyon eğitimleri yapılmış. İşin yapılış şekli tam anlamıyla FETÖ tarzı. Anlaşılan o kadroları etkin biçimde kullanmışlar.
AK Parti’nin oy depoları sıfırlanmış,
geçersiz kılınmış, tutanaklara doğru geçirilmemiş,
Çok dikkat çekmesin diye bazıları başka partilere yazılmış. Bu anlamda burada
sayabilirim.
Yeni bir 15 Temmuz girişimi olursa, İstanbul Şehitler Köprüsü’nü tanklar mı kesecek yoksa Ekrem İmamoğlu’nun iş makineleri mi? Ankara’da belediye iş makineleri tankların yolunu mu kesecek yoksa milletin yolunu mu?
İşte
nin devamında bunlar var.
KİMSE KİBİRLİ NUTUKLARLA MİLLETİ KÖRLEŞTİRMESİN!
Kimse konforlu sözlerle, kibirli entelektüel havalarla TV ekranlarında, gazete köşelerinde nutuklar atmasın.
Milleti körleştirmeye kalkışmasın. Kimse
AK Partili görünüp de gizli ve sinsi hesaplarını akil düşünceler gibi pazarlamasın.
Kimse akıl vermeye,
vermeye kalkışmasın.
O kimselerin Gezi olaylarında neler konuşup yazdıklarını da biliyoruz. 15 Temmuz’da ne haltlar yediklerini de biliyoruz.
O kimselerin bugün hangi vazifelerle
de biliyoruz.
oluşturmak,
için yazmıyorum bunları. Hele hele
oluşturma düşüncem asla yok.
Demokrasi, seçim sonuçları, milli irade dışında bir durum
u aktarmaya çalışıyorum.
KAMUDAKİ FETÖ’CÜLERLE PKK’LILAR ORGANİZE EDİLMİŞ..
Bir müdahale, bir darbe, bir çokuluslu hesap ve bunun uygulanışından söz ediyorum.
Bu planlamayı yapıp uygulayanlar,
kamudaki FETÖ’cülerle PKK’lıları bu iş için koordine edenler, millet İttifakı üzerinden PKK’yı Ege ve Akdeniz’e taşıyanlar,
belediye şirketlerinin kalbine yerleştirenler, 31 Mart günü
Türk demokrasisine, seçimlere müdahale
etmiştir.
Şimdilik İstanbul’u konuşuyoruz ama Türkiye’nin kritik bölgelerinde de bu müdahalelerin izlerini göreceğiz. Açık söyleyeyim,
bir Ulusal Güvenlik meselesi
ile karşı karşıyayız.
İSTANBUL’DA SEÇİM YENİLENMELİ
Bütün İstanbul’da
bütün sandıklar yeniden sayılmalı,
gerekirse seçimler yeniden yapılmalıdır. En temizi İstanbul’da
dir.
Bu ince hesap,
YSK’yı bile çaresiz bırakacaktır,
YSK üzerinden bile bir
söz konusu olamayacaktır. Nitekim bu kadar ince planlamayı yapanlar
ona göre oyun planı hazırlamıştır.
Sandık başkanları üzerinden de bir soruşturma açılmalı ve bu bir güvenlik meselesi olarak algılanmalıdır. Listelerde ne kadar FETÖ’cü ne kadar PKK’lı varsa ortaya çıkarılmalıdır.
4- Seçim öncesi bu çevrelerin nasıl koordine edildiğine, nasıl eğitildiğine, hangi ortamlarda eğitim çalışmaları yürütüldüğüne ilişkin de soruşturma açılmalıdır.
5- Yüzlerce PKK’lıyı CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nden aday listelerine alanların, kaç kişiyi sandıklara yerleştirdiği kesinlikle belirlenmelidir.
31 Mart seçim yolsuzluğu konusunda sadece seçimlerle sınırlı değil, bir
darbe girişimi, bir tür çokuluslu müdahale soruşturması
açılması gerekir.
“ERDOĞAN’I DEVİR, TÜRKİYE’Yİ DURDUR” “İSTANBUL DÜŞER, TÜRKİYE DÜŞER”
“Erdoğan devrilir Türkiye durdurulur”, “İstanbul düşer, Türkiye düşer”
diyenler, 15 Temmuz’dan medet umanlar 31 Mart günü Türkiye’ye, demokrasiye, seçimlere müdahale etmiştir.
verilmiştir. 15 Temmuz’dan sonraki
atılmıştır. Türkiye
yeni bir çokuluslu müdahale
görmüştür. Bugün bu müdahalenin detaylarını ortaya çıkaramazsak,
bir adım sonrası Türkiye’dir, daha vahim müdahalelerdir.
Soruları çalanlar İstanbul’da AK Parti’nin oylarını da çalmış, bu çok açık.
#AK Parti
#Operasyon
#İstanbul
#31 Mart
#Seçim
#FETÖ