2008küresel ekonomik krizi gelişmekte olan ülkelerin değil,“merkez ekonomiler”in kriziydi ve işaretlerini daha 2006’da vermişti.Ama bu,sadece ekonomik kriz değildi,aynı zamandabir jeopolitikkrizdi.Dünya değişiyor, sarsılıyor, şiddetli depremler ve güç kaymaları yaşanıyor, güç Batı’dan Doğu’ya kayıyor, yeni bloklar ve merkezler oluşuyordu.Bu değişimeeksen kaymasıylabağlantılı olarak da yeryüzünün birçok bölgesinde çatışmalar, iç savaşlar, işgaller izliyorduk.YÜZYILLARDIR DEVAM EDEN “BATI” HÂKİMİYETİNİN
küresel ekonomik krizi gelişmekte olan ülkelerin değil,
“merkez ekonomiler”in krizi
ydi ve işaretlerini daha 2006’da vermişti.
Ama bu,
sadece ekonomik kriz değildi,
aynı zamanda
krizdi.
Dünya değişiyor, sarsılıyor, şiddetli depremler ve güç kaymaları yaşanıyor
, güç Batı’dan Doğu’ya kayıyor, yeni bloklar ve merkezler oluşuyordu.
Bu değişime
bağlantılı olarak da yeryüzünün birçok bölgesinde çatışmalar, iç savaşlar, işgaller izliyorduk.
YÜZYILLARDIR DEVAM EDEN “BATI” HÂKİMİYETİNİN SONU
Küresel
ticaret savaşı, kaynaklar ve pazarlar üzerindeki denetim kavgası
, ekonomik iktidarın paylaşılamamasından kaynaklanan ayrışmalar, yer yer
küçük ve orta ölçekli savaşlara
neden oluyordu.
Batı,
söylem üstünlüğü ve zihinlerdeki etkinliği
ile bunu uzun süre gizledi. Ama küresel ekonomik krizde çözüme de yanaşmadı. Sadece
“yama” yaparak var olan sistemin ömrünü uzatmaya
çalıştı.
Çünkü
çözüm; ekonomik iktidar alanının paylaşımı
nı gerektiriyordu. Bunu paylaşması ise
küresel hâkimiyetini paylaşması anlamına
gelecekti. Bu da,
yüzyıllardır devam eden “batı” hâkimiyetinin sonu
demekti.
TİCARET SAVAŞLARI BÜYÜK JEOPOLİTİK ÇATIŞMALARA DÖNER
Çünkü onlar da bunun aslında sadece bir ekonomik mesele olmadığını biliyor,
güç kaymalarını ölçüyor, jeopolitik sonuçlarını hesaplıyordu
. Bu yüzden de alabildiğine savunma, güvenlik, çatışma alanına
, pazarlar, sermaye, teknoloji rekabeti çatışma olarak kendini hissettirir oldu. Bu çatışma her ne kadar
”nı gündemimize soksa da, hâlâ büyük oranda
yerel çatışmalar, işgaller
şeklinde devam ediyor.
Ama beklenen oluyor. Ticaret savaşları, ekonomi savaşları artık yerel değil,
bölgesel ve küresel ölçekte çatışma riskleri
ni besliyor. Çünkü jeopolitik
sarsıntıların şiddeti çok arttı
. Bu, sadece yeni bir ekonomik kriz habercisi değil, çatışma habercisidir.
O ATIP TUTANLAR VAR YA.. HEPSİ BİZE YALAN SÖYLÜYOR
örneklerinden sonra,
Suriye ve Libya çatışmaları, belki bu jeopolitik hesaplaşmanın son “yerel örnekleri” olacak
. Bundan sonrası kesinlikle bölgesel ve küresel ölçekte hesaplaşmalar olarak kendini gösterecek.
Hani; “dış güçler” alaycılığı ile konuyu sulandıranlar var ya, hani “korku siyaseti” diye konuşup duranlar var ya, hani “adalet hakkaniyet” diye atıp tutanlar var ya, hepsi yalan söylüyor.
Hepsi,
Türkiye’yi dünyadan koparıp
, sanki
bütün sorunlar Türkiye kaynaklıymış gibi bir senaryo
pazarlıyor. Hepsi, aslında küresel ölçekte bu güç çatışmasının oluşturduğu dalgalara göre pozisyon alıyor,
takip ediyor.
EN BÜYÜK AYRIŞMA VE ÇATIŞMA BATI’NIN KENDİ İÇİNDE YAŞANIR.
2008 ekonomik krizinin yol açtığı
jeopolitik krizden, daha büyük ölçekli bir dalganın işaretleri
ni görüyorum. Bu sefer yerel değil bölgesel hatta küresel güç hareketlilikleri. Buna bağlı çatışma alanları oluşacak.
Trump’ın ABD Başkanı olmasından sonra açık hale gelen ticaret savaşlar
ı
Afrika’da, Pasifik’te, Avrupa içinde
, güç ayrışmasının olduğu her yerde çok ciddi bölünmelere, ayrışmalara yol açacak. Tabi bizim coğrafyada da. Ama beklenti hep
ABD-Çin, ABD-Rusya, Avrupa-Rusya ya da Doğu-Batı
ile sınırlı olmasın…
En büyük bölünme ve ayrışma, Batı’nın kendi içinde olabilir.
“TÜRKİYE’DE EKONOMİ KÖTÜ” DİYENLER KÖR OLMAMIZI İSTİYOR
”
diyenler, dünyada bu olup bitenleri bizden saklıyor.
Türkiye’de yaşananların dünyada olup bitenlerin bir yansıması olduğu gerçeğini gizliyor. Böyle yaparak milletimizin, ülkemizin
daha büyük fırtınalara hazırlanma
sını engellemeye çalışıyor.
adlı Alman yayın organı,
Dünya Ticaret Örgütü’nün birkaç gün sonra “işlevsiz” hale geleceğini
, çünkü ABD’nin örgütün yönetim kadrosunun atamalarını engellediğini, gelecek haftaya kadar atanamazsa örgütün boşa çıkacağını yazdı.
BÜTÜN ULUS ÜSTÜ YAPILAR ÇÖKTÜ. DÜNYA HARİTASI YENİDEN ÇİZİLİYOR.
Dünya Ticaret Örgütü yönetiminin atamasında bile karar alınamıyor. Hem de ABD ve Avrupa arasında bu tartışma çıkabiliyor.
Geçtiğimiz hafta NATO’nun
ne olacağını,
“beyin ölümü”nün gerçekleşip gerçekleşmediğini
tartışıyorduk.
Bütün ulus-üstü kurumlar bu durumda. Bütün uluslararası sözleşmeler bu durumda. Bütün etik değerler, teamüller bu durumda.
Eskinin dünya haritasını çöpe atın. Yeni bir dünya haritası çiziliyor.
Türkiye işte bu yeni harita mücadelesini bütün alanlarda yürütüyor. Kendi içinde, coğrafyasında ve küresel ölçekte.
Yaklaşan büyük fırtınaya hazırlanıyor ve bunu birçok ülkeden daha iyi yapıyor.
Evet, yeni dünya eski cümlelerle konuşulamaz.
Ama
gel de bunu içeridekilere anlat!
Onlar gözlerimizi kör etmekle, zihinlerimizi felç etmekle, kale kapısını içeriden açmakla meşgul
.
#Savaş
#Deprem
#Jeopolitik
#Irak
#Avrupa