2011 seçimlerinde istedikleri siyasi dizaynı yapamayanlar, o tarihten beri Tayyip Erdoğan gidecek beklentisi içindeler. 2010 yılında CHP dizayn edildi. Aynı yöntemlerle 2011 seçimleri öncesi MHP dizayn edilmek istendi. Daha önce siyasetten uzak duran Fetullahçılar 2011 seçimleri öncesinde AK Parti’den milletvekili olmak için akın etti. Erdoğan, Fetullahçıları listeye almadı. MHP lideri Bahçeli, saldırıyı püskürttü. Neticede 2011 Haziran seçimlerinde, Fetullahçı çete ve arkasındakilerin arzu ettiği
011 seçimlerinde istedikleri siyasi dizaynı yapamayanlar, o tarihten beri Tayyip Erdoğan gidecek beklentisi içindeler
. 2010 yılında CHP dizayn edildi. Aynı yöntemlerle 2011 seçimleri öncesi MHP dizayn edilmek istendi. Daha önce siyasetten uzak duran Fetullahçılar 2011 seçimleri öncesinde AK Parti’den milletvekili olmak için akın etti. Erdoğan, Fetullahçıları listeye almadı. MHP lideri Bahçeli, saldırıyı püskürttü. Neticede 2011 Haziran seçimlerinde, Fetullahçı çete ve arkasındakilerin arzu ettiği siyasal tablo çıkmadı.
Seçimlerde istedikleri siyasi tabloyu oluşturamayanlar, o tarihten itibaren hesaplarını Erdoğan’sız hayat üzerine kurdular.
El altından Erdoğan’ın sağlığı ile ilgili haberler dolandırmaya başladılar
. Taraf gazetesi Erdoğan’a ömür biçen manşetler attı.
7 Şubat 2012’de Hakan Fidan’a yönelik operasyonla Erdoğan’ın etrafını boşaltma girişimini başlattılar.
AK Parti’den milletvekili seçilmeyi başaran Fetullahçı İdris Bal, kapalı kapılar ardında, dünya egemenlerinin Erdoğan’ı çizdiğinin propagandasını yaparak, Erdoğan’sız AK Parti hayalini dillendiriyordu.
Bu hayal o tarihten beri çeşitli yöntemlerle hep karşımıza çıkarıldı.
Gezi olaylarında, 17-25 Aralık darbe kalkışmasında, 15 Temmuz ihanet girişiminde hep Erdoğan’sız Türkiye hayalleri vardı. Ve ne yazık ki bu hayalle kapılan bazı AK Partililer de vardı ve ne yazık ki hala da mevcut
Bu hayal ile yanıp tutuşanlar 7 Haziran seçimlerinden sonra bir AK Parti-CHP koalisyonu ile karşımızdaydılar. Eğer başarsalardı, Erdoğan’ı Külliye’ye hapsedip kendi hesaplarını göreceklerdi.
Bu hayali son olarak, 2014-2017 yılları arasında ABD ordusunun Avrupa’daki kara kuvvetlerinin komutanlığını yapan Ben Hodges dillendirdi.
15 Temmuz dahil Türkiye’ye önemli operasyonların çekildiği tarihlerde NATO’da komutanlık yapan Hodges, S-400 alımının Türkiye’nin kurumsal bir kararı değil Erdoğan’ın kişisel siyasi tercihi olduğunu savunarak, “Türkiye çok önemli bir müttefik. Erdoğan’dan sonrasını düşünerek hareket etmeliyiz. Türk-Amerikan ilişkilerinin 1.0 versiyonu muhtemelen bu yaz ölecek. Oturup Türk-Amerikan ilişkilerinin 2.0 versiyonunu ve Erdoğan’dan sonraki hayatı düşünmeye başlamamız gerekiyor” ifadelerini kullanıyor.
Evet aynen bu ifadelerle Erdoğan’sız Türkiye hayalini dillendiriyor
. Sadece ABD’li general böyle düşünse iyi, içeride de ana muhalefet, yavru muhalefet, yavrulanmak üzere hazırlanan muhalefet başta olmak üzere, askeri ve sivil bürokraside onlarca isim de böyle düşünüyor. Ne yazık ki aynı anlayış FETÖ ile mücadele başta olmak üzere diğer konular için de aynı anlayış var.
Erdoğan’sız Türkiye hayali birilerini bir beklentiye sokmuş, bekliyorlar. Yapılacak en önemli şey birilerinin bu beklentisini değiştirmek
.
Nasıl mı? S-400’lerin Türkiye Cumhuriyeti devleti için önemini bilen, iktidarda kim olursa olsun gereğini yapacak askeri ve sivil bürokrasi oluşturmak. Fetullahçı hainlerle mücadelenin devletin bekası için hayati olduğuna inanan insanlardan bir milli bürokrasi oluşturmak. Birilerinin beklentisi değişmeden Türkiye’nin beka tehdidi bitmez…
#MHP
#Türkiye
#Recep Tayyip Erdoğan