Recep Tayyip Erdoğan’ı yok etmek istiyorlar

01:2320/07/2020, Pazartesi
G: 20/07/2020, Pazartesi
Hüseyin Likoğlu

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile cuma günü uzun bir sohbet imkânımız oldu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin yürürlüğe geçmesinin üzerinden geçen iki yılın değerlendirildiği sohbette çok şey konuştuk. Konuşulanların bir kısmı gazete ve televizyon haberlerine yansıdı zaten.Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni hayata geçirmesinin ardından karşılaştığı krizleri sistem sayesinde çok başarılı bir şekilde yürüttüğünü anlatan Oktay, 2018 finansal terör saldırısı, Doğu Akdeniz, sınır

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile cuma günü uzun bir sohbet imkânımız oldu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin yürürlüğe geçmesinin üzerinden geçen iki yılın değerlendirildiği sohbette çok şey konuştuk. Konuşulanların bir kısmı gazete ve televizyon haberlerine yansıdı zaten.

Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni hayata geçirmesinin ardından karşılaştığı krizleri sistem sayesinde çok başarılı bir şekilde yürüttüğünü anlatan Oktay, 2018 finansal terör saldırısı, Doğu Akdeniz, sınır ötesi operasyonların sistemin başarısının sonucu olduğunu söyledi. Koronavirüs ile mücadeledeki başarının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin bire bir yansıması olduğunu dile getiren Fuat Oktay’ın, sisteme yönelik eleştirilerle ilgili bir tespiti, Türkiye’nin son 10 yılda karşılaştığı saldırıların içyüzünü ve perde arkasını en net şekilde gözler önüne serdi. “Israrla muhalefet yeni sistemi görmek istemiyor. Muhalefet bir şekilde gözünü kör etmek istiyor. Bakmakla görmek istemiyor. Recep Tayyip Erdoğan’a o kadar odaklanıyor ki, Meclis’e baktığında onu görüyor, yürütmeye baktığında da onu görüyor, sisteme odaklanmıyor. Çünkü kilitlendiği nokta Recep Tayyip Erdoğan’ın bir şekilde ortadan kalkması” dedi Fuat Oktay. Bu cümle çok çok önemli. Muhalefet tabii ki iktidarı eleştirecek, gerektiğinde yerden yere vuracak. Ama bir lideri ortadan kaldırma bambaşka bir şey. Ne yazık ki Türkiye bunu daha önceleri de yaşadı. Zaten Fuat Oktay da bu cümleden sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’ye biçilen bir harita vardı. Doğu Akdeniz Sevilla. Biz bu haritayı yırtıp attık. Libya’da ne işiniz var, diyenler Erdoğan farkını göremeyenlerdir. Özal döneminde de aynı şeyleri yaşadık. 1950’lerde de aynı şeyi yaşadık. Eğer Türkiye doğru bir yolda ilerliyorsa o ilerlemenin başındaki lider kim ise onu bir şekilde yok etmeye odaklanılıyor, uluslararası arena buna odaklanıyor, yerelde de bunun figüranları çok yoğun şekilde içerde faaliyete geçiyor.”

Tayyip Erdoğan’sız Türkiye hayali 2011 seçimleri öncesi tasarlandı. 100’ün üzerinde Fetullahçı, AK Parti’den milletvekili seçilip, seçim sonrası Erdoğan’sız AK Parti hesabı içindeydi. Ama bu hesap Erdoğan’ın siyasi dehasıyla yok edildi. Sonrası malum. 2012 yılı 7 Şubat, MİT Müsteşarı üzerinden Erdoğan’a ulaşmak, Gezi terörü ile ülkeyi felç etmek, 17-25 Aralık ve son çırpınış 15 Temmuz.

Erdoğan’ı yok etmek isteyenlerin asıl hedefleri Erdoğan mı? Yukarıda Fuat Oktay’ın dediği gibi Türkiye’yi doğru hedeflere taşıyan liderleri yok etmek. Dolayısıyla görünür hedefleri Erdoğan olsa da asıl hedef Türkiye. Asıl hedeflerini perdelemek için de geçmişte Menderes ve Özal’a yaptıkları gibi meseleyi siyasallaştırıp kişisel nefret üzerinden niyetlerini gizliyorlar.

Recep Tayyip Erdoğan’ın 2009 yılındaki tarihi “van minit” ayarından sonra, içerde karalar bağlayanların bir türlü yüzleri gülmedi. Hepimiz hatırlayacağız, o tarihte ne diyorlardı: “Yandık, bittik, İsrail bunu yanımıza bırakmaz. Ekonomimiz çökecek, dış politikada perişan olacağız.” O gün bu korkuyla milleti teslim almak isteyenler, bugünlerde bir başka korkuyu pompalıyorlar.

Milletin 86 yıllık Ayasofya arzusu üzerinden yine tehditler savuruyorlar. Ayasofya’nın açılamayacağını düşündükleri için Danıştay kararı öncesinde ölü taklidi yapanlar, karar açıklanınca hortlak gibi ortaya çıktılar.

CHP’nin Sözcüsü Faik Öztrak, “Yetkinizi kullanmayıp kendi atadığınız hâkimlerin arkasına saklanarak bedelini milletimizin ödeyeceği bir hukuki garabete neden oldunuz. Bu kararlar yıkılmış Osmanlı’nın hukukuna dayanarak Cumhuriyet’in hukukunu yok saydı” ifadeleriyle hem gerçek yüzlerini ortaya koydu, hem de tıpkı “van minit” olayı sonrası yaptıkları gibi milleti korkutarak tehdit etti.

Korkaklık insanî bir haslettir. Kimseye niye korkuyorsunuz, diyemeyiz. Ama Erdoğan’ı yok etmek isteyenlerin korktuğu kesin. Manda ve himaye isteyenlerin efendilerinden korkmaları kadar doğal bir şey yok. Evet, Erdoğan’ı yok etmek istiyorlar, aksi takdirde efendilerinin kendilerini yok edeceğinden korkuyorlar.

#Fuat Oktay
#CHP
#Recep Tayyip Erdoğan
#Ayasofya