Önce şunu ifade edeyim: Evet, sana o vakitte dua ettim, Allah kabul eylesin…
Senin durumun manevi (büyük) cihada bir örnektir.
“Bizim uğrumuzda elinden gelen çabayı sarf edenlere gelince, onları bize ulaşan yollara mutlaka yöneltiriz. Kuşkusuz Allah iyilik yapanların yanındadır” (Ankebût:69/29) mealindeki âyette müjdelenen ilâhî vaad sizi de kapsayacaktır.
Bir hadis var:
“Len yuşâdde’d-dîne ahadun illa ğâlebehu: Din ile güç yarıştırana din elbette galip gelecektir.”
Günah işlememek için elinden gelen gayreti sarf et, “Kıvılcımı söndürmeyen ateşi durduramaz”. İnsanı günaha sevk eden sözler, haller, durumlar, telkinler, görüntüler, beraberlikler… vardır; onlardan kaçınan günahtan da kaçınmış olur.
Her okuduğunu, her kâmil insanın yaptığını yapmaya çalışırsan buna gücün yetmez ve yenilirsin. Farzları ve vâcipleri kaçırmaksızın ibadetlerine devam edersin, nevafile gelince zorlanmadan yapabildiklerini yaparsın.
İlmi Allah rızası için talep et. İslâm’ı hakkıyla öğrenmek için taklit değil, tahkik usulüyle oku. Allah Resulü’nden (s.a.) başka yanılmaz ve günah işlemez bir kul bulunduğuna inanma. Her kâmilin ilimde ve amelde eksikleri olabileceğini unutma. Yine de izafi olarak daha kâmil kulların hayatlarını oku, ama sen, kendi gücünün yettiği, gönlünün sevdiği kadarını örnek al. Senden daha âlim ve güzel ahlak sahibi insanlarla olabildiğinde sık bir araya gel, beraber ol, danışma ve müzakere yap, ilim, irfan ve edebi paylaşmaya gayret et.
Allah Teâlâ, “Allah’ı sevenlerin Allah’ın da kendilerini sevmelerini istiyorlarsa Allah Resûlü’nün (s.a.) izinden gitmelerini” yol ve çare olarak açıklıyor.
Bunun için Peygamberimiz’i tanımamız gerekiyor, onun için farklı kaynaklardan devamlı sîretini ve hadislerini okumamız gerekiyor. Onu tanıdıkça daha çok severiz, sevdikçe onun kulluğunu -gücümüz ölçüsünde- örnek almamız kolaylaşır, sonunda Allah da bizi sever ve sevdiklerine sevdirir.
Bu büyük cihadda hepimize Rabbim’den tevfik ve inâyet diliyorum.
Nasılsınız iyisiniz inşallah. Size kendimle ilgili bir şey soracaktım. Hocam, ben dini yaşantıma dikkat eden biriyim, bu yaşıma kadar da Allah’a şükür karşı cinsle uygun olmayan bir ilişki, arkadaşlık vs olmadı. Dikkat ederek yaşamaya çalıştım. Üniversite okuyorum ve okulumun son senesi bir kızı görüp beğendim. Kendisi ile evlenme niyetimi kendisine söyledim, o da beni tanımak isteyeceğini söyledi. Farklı bir şehirde ve sadece telefon ile konuşuyoruz. Bu konuşma da birbirimizi tanımak maksatlı. Benim bu süreçle ilgili size danışmak istediklerim var. Lütfen cevaplarsanız beni aydınlatırsanız çok mutlu olurum.
-Bu flört olmuyor; tanıma ve tanışma oluyor. Evlenmek maksadıyla karşılıklı olarak görüşmek, başka zaman bakılmaması gereken (yüz, diz altı, bilekler gibi) yerlere bakmak ve aday ile konuşmak caizdir. Bunu Peygamberimiz (s.a.) tavsiye etmiştir.
-Kişi, evleneceği, beğendiği, sevdiği birine bunları söyleyebilir, bunda sakınca yoktur.
-Mahzuru yoktur. Hediyeleşmek sünnettir. Evleneceğin kimseye hediye almak ise daha uygun bir davranıştır, sevgiyi arttırır.
-Sakınca olmadığını yukarıda ifade etmiş olduk.
-Sen dindar bir kişisin; evleneceğin kız da dindar olmalıdır. Hiçbir kimse kusursuz değildir, genel olarak uygun olan bir eşin bu genel iyiliğini/uygunluğunu geçersiz kılmayan kusurları olduğunda onu büyütmek olmaz. Herkes kusuru önce kendinde aramalı, sonra karşı tarafa bakmalı, düzelmek ve düzeltmek için en uygun yöntemi seçmeli, sabırla zamanını beklemelidir. Meşru olmak şartıyla farklı görüşler, tercihler ve istekler olabilir; birliğin ve huzurun devamı karşılıklı anlayış ve fedâkârlığa bağlıdır. Küslük olduğunda uzatmamalı, ilk selâm veren (barışan) olmaya gayret etmelidir…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.