Türk milleti 15 Temmuz gecesi meleklerle birlikte darbeci FETÖ’cülere direndi ve başardı; hamdolsun*

04:0014/07/2020, Salı
G: 14/07/2020, Salı
Hasan Öztürk

“Medeniyetler Çatışması” kavramının mucidi Samuel Huntington’un dergisi Foreign Policy, 2016 yılının 15 Temmuz’undaki FETÖ’cü darbe ve işgal girişimiyle ilgili aynen şöyle yazmıştı: “Başarılı darbenin ilk kuralı olan hükümetin başını ele geçirme ya da öldürmeyi gerçekleştirmediler.”Edward Luttwak imzalı yazıda şunlar da vardı: “Erdoğan’ı, taraftarlarına darbeye direniş çağrısı yapabilecek şekilde boşta bıraktılar.”Yani?Yanisi FETÖ’cü darbeciler “Erdoğan’ı infaz etmedikleri için başarılı olamadılar!”Aynı

“Medeniyetler Çatışması” kavramının mucidi Samuel Huntington’un dergisi Foreign Policy, 2016 yılının 15 Temmuz’undaki FETÖ’cü darbe ve işgal girişimiyle ilgili aynen şöyle yazmıştı: “Başarılı darbenin ilk kuralı olan hükümetin başını ele geçirme ya da öldürmeyi gerçekleştirmediler.”

Edward Luttwak imzalı yazıda şunlar da vardı: “Erdoğan’ı, taraftarlarına darbeye direniş çağrısı yapabilecek şekilde boşta bıraktılar.”

Yani?

Yanisi FETÖ’cü darbeciler “Erdoğan’ı infaz etmedikleri için başarılı olamadılar!”

Aynı dergide bir başka yorum daha vardı. Amerikalı emekli bir asker, “Eğer darbe başarılı olsaydı İslâmcılar kaybedecek ve biz kazanacaktık” diyor.

Yine 15 Temmuz’dan hemen sonra bir Amerikalı üst düzey komutan, “Partnerlerimizin çoğu şu an içeride” diyerek Amerika’nın en azından bir kanadının bu girişimin arkasında olduğunu ifşa ediyordu.

4 YIL ÖNCE TÜRKİYE TARİHİNDE BİR İLK YAŞANDI

4 yıl önce 16 Temmuz sabahı güneş doğduğunda Ülke tv’deki yayına bir nefes almak için ara vermiştik. Odama girmiş, kafamı ellerimin arasına almış ve “Rabbim kâbus muydu, yoksa gerçek mi” diye mırıldanmıştım. Kendime geldiğimde yaşadıklarımızın gerçeğin ta kendisi olduğunu idrak ettim. FETÖ’cü alçaklar ve onların arkasındaki güç, kapkara bir gece olarak kurgulamıştı o geceyi... Ama Rabbimiz’in yardımı ve milletimizin direnişi, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın liderliğiyle o gece hamdolsun apaydınlık bir sabaha doğduk.

Şehitlerimizin bir kısmının naaşı hâlâ yerdeydi. Üzerlerine örtülen bayrağımızın rengi ile şehitlerin kanı birbirine karışmıştı. Ve onların şehadeti, Türkiye’yi işgale kalkışan, bölmeye yeltenen, meşru iktidarı alaşağı etmeyi düşünen, iç savaş hesapları yapan kim varsa hepsinin hesabını kursaklarında bıraktı.

Tam 4 yıl önce, Türk milleti “Darbeye çıplak elleriyle direnen millet” olarak tarihe geçti.

15 Temmuz darbe ve iç işgal girişimi FETÖ’cü alçaklar tarafından yapıldı. Arkasında çokuluslu bir şebeke vardı. FETÖ’yü kullanan güç hâlâ Türkiye’ye diz çöktürmek için türlü türlü operasyon çekiyor. Ne var ki Türkiye en son koronavirüs pandemisinde olduğu gibi dünyaya örnek olacak olağanüstü başarılara imza atıyor. Bir de üstüne Ayasofya’yı yeniden cami olarak açarak bağımsızlık yolunda büyük bir adım atıyor.

HER BİRİMİZİN ÇOCUKLARIMIZA TORUNLARIMIZA ANLATACAK DESTANIMIZ VAR

O gece 251 kahramanımız şehit düştü. 2 binin üzerinde insanımız gazi oldu. Ama...

Her birimizin iftiharla, gururla göğsümüzü gere gere çocuklarımıza, torunlarımıza anlatacağımız kahramanlık hikâyelerimiz oldu. Mesela benim hisseme o gecenin kutlu sesi “Ezanlar ve selâlar okunsun!” çağırısını televizyon ekranından yapmak düştü.

Kapkara kurgulanan gece Allah’ın inayetiyle apaydınlık bir sabaha dönüştü.

Ellerinde Türk bayrağı, binlerce insanımız tankların üzerinde, kışlaların önünde, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde, Çengel’de, Vatan Caddesi’nde, Saraçhane’de, Gölbaşı’nda, Külliye’de, Genelkurmay önünde, Emniyet’te nöbetteydi.

Rabbimiz’in her birimizin kalbine “üflediği” ruh ile Türk milleti meseleye el koydu.

F-16’ya levye fırlatan, tankın altına yatan, tankın egzozuna tişört tıkayan, kurşunlara göğsünü siper eden bir millet olarak tarihe geçtik.

Kolunu tankın paletine kaptırsa da direndi. Bacağını G-3 mermisi parçalasa da mücadeleyi bırakmadı. Arkadaşını şehit verse de o, bayrağı yere düşürmedi.

Bu millet 15 Temmuz gecesi sabaha kadar meleklerle birlikte darbecilere karşı yiğitçe vuruştu. Kazandı..!

15 TEMMUZ MİLAT OLDUĞU KADAR KÖKLERE DE DÖNÜŞTÜR

15 Temmuz bir milattır. 15 Temmuz’un ruhu Cumhur İttifakı’nı doğurmuştur.

16 Nisan referandumunu ve 24 Haziran seçim sonuçlarını getirmiştir. Ayasofya’nın cami statüsüne tekrar kavuşması da 15 Temmuz’un bir sonucudur.

Yarın 15 Temmuz’un 4’üncü yıl dönümü.

O gece aslanlar gibi vuruşan tüm yiğitlerimizi selamlıyorum. O gece şehit düşenlerimizin ruhaniyetlerini tazim ile anıyor, rahmet diliyorum.

Ülke Tv’den yaptığımız “Ezanlar okunsun, selâlar okunsun!” çağrımıza uyup camilerden, minarelerden ezan okuyan, selâ veren tüm din görevlilerimizi selamlıyorum.

Ezan ve selâları kulaklarında duyan ve o çağrıya uyan “ölümüne, ölümüne” diyerek meydanlara koşan bu milletin bir evladı olduğum için Rabbim’e hamd ediyorum.

*İlgilisine not: Bu yazı her 15 Temmuz’da bazı ekleme ve çıkartmalarla inşallah bundan önce olduğu gibi bundan sonra da hep yayınlanacaktır.

#15 Temmuz
#FETÖ
#Türkiye
#Darbe
#F-16