AK Parti listeleri ortaya çıktığında kimilerinin yüzünün buruştuğunu görür gibi olmuştum. “Nasıl olsa yerim garanti” diyerek “Bir dönüm bostan yan gel yat Osman” mantığıyla ense yapanlar kapının önüne kondu. Bir de sadece laf üretenler... Hele bir de “kibirle yürüyenler vardı” ki sormayın... Onlar da büyük ölçüde liste dışı kaldı. Listede kalanlarsa “mesajı” çoktan almış görünüyor.
Adımlarını Erdoğan’a uyduranlar ve hala heyecanını koruyanlar ile, partinin ağır topları hem de koçbaşı olarak listelerde yerini aldı.
Çünkü 24 Haziran seçimlerinde Ak Parti’nin ana sloganlarından biri “Güçlü Meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye.”
Başbakan Binali Yıldırım dahil kabinenin tamamı neredeyse liste başı olarak vekil adayı yapıldı, birkaç istisna dışında. Böylece Meclis’te güçlü temsilin önü açılmış oldu.
Klikler, hizipler meselesine gelince. Şunu biliyoruz: Ak Parti kendi içinde bir koalisyondur. Farklı görüşte, farklı fraksiyonda insanlar vardır. Ama ortak amaç için birlikte yol yürümektedirler ve kilit taşı Erdoğan’dır.
Ancak özellikle 7 Haziran seçimlerinden sonra Ak Parti içindeki “CHP ile büyük koalisyonu kurarak, içerideki ve dışarıdaki (sözüm ona) biriken gazı boşaltmayı hedefleyenler” listelerden tasfiye edildi. Bunlardan bazıları, 7 Haziran seçimlerinden sonra Meclis koridorlarında “Erdoğan dönemi bitmiştir” diyecek kadar cüretkardı.
“Bozgunculuğu bitirecek” radikal bir adımdır bu.
Adaletin kılıcı keskindi. Şucu, bucu denenlerin, “Erdoğan sonrasına hazırlandığı” konuşulanların neredeyse tamamı tasfiye edildi.
Birkaç isimse “tövbesi kabul olanlar” kategorisinden listelerde kendine yer buldu!
Yepyeni bir liste ile 24 Haziran’a gidiyor Ak Parti.
Ak Parti’nin bir geleneği var. Parti içi oligarşiye mümkün olduğunca müsaade edilmiyor. Kendi içinde yenilenmeyi önceliyor. Gençler, orta kuşak ve ak saçlılar arasında bir denge korunuyor. Yine öyle oldu.
Listede gençlerle ak saçlılar arasında dengeyi kuracak bir orta kuşak var ki asıl yük onların omuzlarında.
Ak Parti’den daha önce 3 kez aday adayı olmuş ama aday yapılmamışlar bu kez bizzat Sayın Erdoğan tarafından bir “vefa” örneği olarak listeler hazırlanırken aranıp aday yapıldı. Hem de bazıları liste başı olarak.
Daha önce milletvekilliği yapmış, sonra bir dönem beklemişlerden de listede yer bulanlar var.
Bu da “sadece koltuk varken hizmet var” demeyenlerin mükafatlandırıldığı anlamına geliyor.
Bir de millette karşılığı olanların listelere alındığını söylemem gerekiyor. Laf ebeliği yapanlar da listelerde yok çünkü.
Peki, 24 Haziran seçim sloganını “Vakit Türkiye vakti” olarak belirleyen, “Güçlü Meclis, güçlü hükümet, gülcü Türkiye” diyerek yola çıkan Ak Parti’nin seçim beyannamesinde neler var?
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan milletvekili tanıtım toplantısında beyannamenin özetini anlattı.
Özetin özeti şudur: “Yaparsa yine Ak Parti yapar!”
Dünyadaki değişime ayak uydurmaktan başlayıp, dünyadaki eğilimleri, fırsatları analiz etmekten tutun da dijitalleşmeye kadar bir büyük vizyon koydu ortaya, Erdoğan.
Çok dikkatimi çekti Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023’ü bir ufuk çizgiyi olarak nitelendirdi. Yani 2053, 2071 hedefleri için önce ufuk çizgisinde beliren hedefe ulaşmaktan söz etti.
Dünyanın gelişmiş ülkelerinin Türkiye’ye genç nüfusu nedeniyle gıptayla baktığını anlatan Erdoğan,
“Coğrafyamızın ve genç nüfusumuzun tüm avantajlarını kullanacağız” dedi.
Türkiye’nin özellikle 15 Temmuz darbe ve iç işgal girişiminden sonra özgürlük, güvenlik dengesini güvenlikten yana kullanmasına da değinen Erdoğan, “Demokrasi ve kalkınmayı biribirinin tamamlayıcısı olarak gördük. Hak ve özgürlüklerin standartlarını biz yükselttik” diyerek daha çok demokrasi, daha çok özgürlük sözü verdi.
Alevi vatandaşlara yönelik yeni bir açılımın işaretini de verdi Erdoğan, “Cemevlerine hukuki statü sağlayacağız” diyerek. Ancak aynı cümle içerisinde kullanılan “Geleneksel irfan merkezleri” ifadesi de en az cemevleri kadar önemli. Zira cemevleri ile birlikte tekke ve zaviyelere de statü verileceğini anlıyoruz.
Ak Parti’nin iktidara geldiği günden bu yana yaptıklarını özetleyen Erdoğan, devam etmekte olan projeleri de anlattı.
2011 seçimlerine gidilirken “Çılgın projem” diyerek milletle paylaştığı “Kanal İstanbul Projesi” gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan 24 Haziran seçimleri öncesi de bir yeni çılgın proje açıkladı.
Atatürk Havalimanı’nın tamamı “Millet bahçesi” yapılacak.
Yani İstanbul dev bir yeşil alana kavuşacak. Sadece İstanbul mu? Hayır. Neredeyse bütün büyük şehirlere eski stadyumların yerlerine parklar yapılacak.
Sanırım bu seçimin çılgın projesi de bu millet bahçeleri oldu.
Adaylar belli. Stratejiler belli. Vaatler belli. Hedefler belli.
Artık milletin 24 Haziran’da vereceği karara kaldı her şey.
Ya Ak Parti’ye ve liderine “Durmak yok yola devam” diyecek millet, ya da bir “es” verecek.
Ben milletin, Ak Parti ve lideriyle “Büyük Türkiye ideali”ne yürüyeceğine inanıyorum.
Siz ne dersiniz?
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.