Seçim bitti. Hukuki sürecin bir kısmı da… Belediye başkanları bir bir mazbatalarını alarak koltuklarına oturuyor. Mansur Yavaş ve Tunç Soyer de onlardan. Gözlerse hala İstanbul’da.İstanbul’da olup biteni tartışmaya devam ediyoruz. Siz bakmayın, Ekrem İmamoğlu’nun aceleciliğine. “Mazbatamı isterim” diye sızlandığına. Seçim sürecinin hukuki yönü Yüksek Seçim Kurulu (YSK) boyutunda devam ediyor.İSTANBUL İÇİN ADLİ SÜREÇ BAŞLARÖbür yandan Ak Parti’nin “Seçime hile karıştırıldığı”na yönelik ağır eleştirileri
Seçim bitti. Hukuki sürecin bir kısmı da… Belediye başkanları bir bir mazbatalarını alarak koltuklarına oturuyor. Mansur Yavaş ve Tunç Soyer de onlardan. Gözlerse hala İstanbul’da.
İstanbul’da olup biteni tartışmaya devam ediyoruz. Siz bakmayın, Ekrem İmamoğlu’nun aceleciliğine. “
” diye sızlandığına. Seçim sürecinin hukuki yönü Yüksek Seçim Kurulu (YSK) boyutunda devam ediyor.
İSTANBUL İÇİN ADLİ SÜREÇ BAŞLAR
Öbür yandan Ak Parti’nin “
Seçime hile karıştırıldığı
”na yönelik ağır eleştirileri var.
Bu eleştirilerin somut delilleri savcılara ulaştığında bambaşka bir tablo ile karşılaşma ihtimalimiz söz konusu.
Milletin iradesinin sandığa yansımasını bekliyoruz.
Sandık milletin verdiği kararın tescilidir.
Peki “
” iddiası hukuki olarak çürütülmeden “
İstanbul’da milletin iradesi sandıktan çıkmıştır
” diyebilir miyiz? Merak ettiğimiz soru budur.
Bu sorunun cevabını hafta bitmeden alma ihtimalimiz var.
Ya
YSK bütün itirazlara, başvurulara rağmen kararını verip “seçim sonucu”nu ilan edecek, ya da İstanbul için yeni bir süreç başlayacak.
“ÇAMURA YATTILAR, SAVCILAR GEREĞİNİ YAPAR”
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’un tane tane aktardığı iddiaların mutlaka hukuki boyutu olacaktır. Yavuz, “
”tan söz ediyor. Delillerini de sıralayarak.
İddiaların toplamına,
Cumhurbaşkanı Erdoğan Ak Parti Genel Başkanı
olarak yorumda bulundu. Dediği çok açık, “(Seçim ile ilgili)
Neredeyse bütünü usulsüz. Siyasi parti olarak örgütlü bazı eylemlerin yapıldığını tespit etmiş durumdayız. Savcılıklar bunun da gereğini yapacaktır.”
’de olanı biliyorsunuz. Dağa taşa seçmen kaydedilmiş. Hukuki süreç devam ediyor.
Gözaltına alınanlar, sorgulananlar hatta tutuklu yargılananlar bile var.
Bir başka iddia daha var. İstanbul’da sandık başkanı ve sandık üyesi olamayacakların 31 Mart’ta görevli olmalarıyla ilgili... Maltepe tipik örnek. Mülki amirliğin verdiği listenin dışından sandıklara görevlendirmeler yapılmış.
İddialar ispatlanırsa, İstanbul’daki seçimin meşruiyeti ortadan kalkar. Sandığa milletin iradesinin yansımadığı ortaya çıkar. Seçim yenilenir.
Peki, bu aşamada, seçimin yenilenmesini istemek, sandığı inkar anlamına mı gelir? Ya da daha düz ifadeyle, “
İstanbul’da çamura yatılmıştır. Sandık görevlilerinin ihmali ve kusuru hatta taammüden eylemi söz konusuysa seçim yenilenmelidir
” demek antidemokratik midir?
Bakıyorum da yakından tanıdığım bazı yazar çizerin de “Sonuçları kabul etmiyorlar” diye kategorize ettikleri arasındayım. Aynı isimlerin 17/25 Aralık sürecinde olmasa bile
’de ve dahası
ve
meselesinde de benim gibi düşünen ve yazanları kategorize ettiğine şahit olmuştuk.
Gelin görün ki zaman bizi haklı çıkardı. Osman Kavala şu anda tutuklu yargılanıyor ve iddialar öyle yenilir yutulur cinsinden değil. Gezi’de olup bitenleri bugün neredeyse tüm yazar çizer takımı bir “kalkışma”, bir “sokak darbesi” girişimi olarak görüyor.
Bugüne dönersek. 31 Mart’ta İstanbul’da yapılan yerel seçimlerle ilgili iddialar daha önceki iddialardan çok daha vahimdir. Çok daha organize bir şebekeden, çok daha profesyonel bir yapıdan söz edilmektedir.
İddialar çürütülmeden, seçiminin sonucunu ilan etmek Türk demokrasisine gölge düşürecektir.
1 oy ile bile ipi göğüsleyen seçimi kazanmıştır.
Ancak sandık kurullarının oluşturulma biçimine bakınca, sandık tutanaklarının YSK’nın sistemine girilirken yapılan “katakulli”ye bakınca ortaya büyük bir skandal çıkıyor.
Skandallar zinciri hukuki olarak neticelendirilmelidir.
Yoksa seçimin meşruiyeti kalmamıştır.
“ALLAH ADAMI İDDİASINDAN VURUR”
Bütün bunları görünce aklıma
İsmet Özel’in, “Allah (cc) adamı iddiasından vurur” cümlesi geliyor nedense!
Zira
Ak Parti’nin teşkilatlar olarak en iddialı olduğu konuların başında seçim ve sandık vardı. Oysa bu seçimde görevli isimleri ‘organize işler’ yapılırken, ‘çamura yatılırken’ ayakta uyumuş.
“
” diye sorgulamak bizim en tabii hakkımızdır.
Meselenin bir de bu yönü var. Takipteyiz!
#Seçim
#Mansur Yavaş
#Ekrem İmamoğlu
#Mazbata
#YSK
#Büyükçekmece
#İsmet Özel