Necip Hablemitoğlu 17 yıl önce, 18 Aralık 2002 yılında soğuk bir Çarşamba gecesinde evinin önünde faili meçhul bir suikast sonucu öldürülmüştü. Uzmanlarca olay yerinde yapılan incelemeler cinayeti işleyen tetikçi veya tetikçilerin birçok açıdan profesyonelce ve soğukkanlı hareket ettiklerini ortaya koymuştu. Hablemitoğlu suikastı faillerinin aradan geçen bunca uzun bir zamana rağmen bulunamamış olması kamuoyunda cinayetin tamamen ortadan kaldırmaya, yok etmeye ve susturmaya yönelik devlet içinde kontrol dışı yapı veya birimlerce işlendiğine yönelik bir algı yaratmıştı. Zira yapılan tespitlere göre suikastçı çok yakın bir mesafeden (10-15 cm) ateş açarak Hablemitoğlu’nu sol gözünden vurarak öldürmüştü. Bu durum suikastın kesin öldürme refleksi ile gerçekleştirildiğinin açık bir işaretiydi. Aslında suikastın en önemli ipuçları Hablemitoğlu’nun öldürülmesi sonrasında piyasaya çıkan Köstebek isimli kitabının sayfalarında gizliydi. 1 numaralı failler CIA ve FETÖ terör örgütüydü. Hablemitoğlu kaleme aldığı Köstebek isimli kitabında küresel istihbarat örgütleriyle FETÖ arasındaki ilişkileri çok açık bir biçimde deşifre etmişti. Ayrıca kitapta Alman vakıfları ve Almanya Federal Devlet Haber Alma Teşkilatı BND’nin Türkiye faaliyetleri irdelenirken FETÖ’ün istihbarat birimleri ve Emniyet içindeki yapılanmasına yönelik önemli bilgi ve belgelere yer verilmişti. Anlaşılan Hablemitoğlu’na derin yapının arşivi sonuna kadar açılmıştı. Hablemitoğlu milli ve yerli zannettiği bu yapının kolonyalist ülkelerle işbirliği içinde olduğunu anladığında iş işten geçmişti. Bu derin yapı Hablemitoğlu’nu katlettikten sonra 2003 Nisan tarihli Aksiyon Dergisi suikastı sanki itiraf etmişti.
’’Belki de suikastin sırrı, Hablemitoğlu’nun sol gözüne sıkılan kurşunda gizlidir. Çalışma ve konuşmalarıyla, bakmaması gereken bir yere bakmışsa, yönelmemesi gereken bir tarafa yönelmişse, bu kurşun bir mesajdır. O zaman suikastçilerin onu ‘hain’ olarak değerlendirmedikleri anlaşılıyor. Eğer hain olduğunu düşünseler arkadan vururlardı. Ama önden, hem de gözüne vuruyorlar. Yaptığı ölümcül hata, yüzüne okunduktan sonra vurulmuştur.”
FETÖ’nün Türkiye’de işlediği veya azmettirdiği suikast veya kaza süsü verilmiş faili meçhul cinayetlerde çok önemli deliller olmasına rağmen nedense bu cinayetler bir türlü aydınlatılamıyor. Bu durum FETÖ çatı iddianamesinde de yer almıştı. Hablemitoğlu Suikastı soruşturmasının FETÖ’cü polisler tarafından bilinçli bir şekilde karartıldığı anlaşılmıştı. Ankara Başsavcılığı tarafından kurulan özel bir ekip yaptığı soruşturmalarda Hablemitoğlu’nun ölümünden 6 ay öncesine giderek suikastten önce gittiği her adresteki baz istasyonlarından alınan kayıtlar numaralar ve sahipleri ile ‘’Olay anında ve yerinde baz kayıtları olan telefonların kim ya da kimlerin oldukları tespit edilmişti. İşte bu mükemmel teknik takip çalışmasında TSK'dan ihraç edilmiş eski asker N.G.B´nin ismi belirlendi.’’ 5 ay önce Ukrayna'nın başkenti Kiev'in merkezinde yakalanan Nuri Gökhan Bozkır’ı kamuoyunda sauna çetesi davasından (Küre Operasyonu) hatırlıyoruz. Üst düzey rütbeli asker ve polislerin de aralarında bulunduğu bir grubun mafyavari faaliyetlerinin yanısıra cuntadan darbe hazırlıklarına ve casusluk faaliyetlerine kadar uzanan bir dizi karmaşık ilişkiler ağı ortaya çıkarılmıştı. Çetenin reisi Kasım Zengin isimli bir medyumdu. ÖKK içinde görevli Yüzbaşı N.G.B yapı içinde yer alan kişilere İstihbarat, gayri nizami harp ve bombalama konularında ders verdiği ortaya çıkarken; infaz listelerinden bakan ve milletvekillerinin fişlendiği dosyalara, psikolojik harekat çalışmalarından gerilla faaliyetlerine sabotajdan taarruza kadar bir dizi eylem planının yer aldığı 68 adet CD’ye el konuldu. Güvenlik güçlerince çete üyelerinin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda 4 adet ruhsatsız tabanca bir adet Keleş, TNT kalıpları ve A-4 plastik patlayıcılar elde edildi.
Medyada çeşitli gazetelerde Yüzbaşı N.G.B için Hablimetoğlu’nun tetikçisi yakalandı gibi bazı başlıklar atılsa da bu doğru değil. Şengül Hablemitoğlu Yüzbaşı N.G.B ile ilgili yaptığı açıklamada ‘’Henüz net bir şey yok. Sadece çok güçlü şüphe demişti. Hablemitoğlu’nun avukatı Barkın Necip Hablemitoğlu hayattayken, FETÖ’nün bazı kişileri özellikle 1990’larda adı çok geçen bazı siyasi isimleri araya sokarak ‘Köstebek’ adlı kitabın basılmasını engellemeye çalıştıklarını belirterek, bu kişilerin ifadeleri cumhuriyet savcılığı tarafından alındı. İade süreci gerçekleşirse dosyadaki mevcut ifadeler, alınmayan ifadeler ile ilgili kişinin vereceği ifade dosyada yıllar sonra çok önemli gelişmeler yeni bir umut ışığı yaratabilir” demişti. Yüzbaşı N.G.B nin Türkiye’ye tesliminden sonra başta Hablemitoğlu suikastı olmak üzere kamu vicdanını yaralayan tüm FETÖ suikastlarının aydınlatılması şüphesiz FETÖ ile mücadelede başarının olmazsa olmaz en önemli şartıdır.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.