ABD’nin yeni başkanı seçilen Joe Biden’ın zafer konuşmasında “Bölen değil, birleştiren bir başkan olacağım” iddiası Amerika’daki bölünme ve kutuplaşmayı gözler önüne seren bir itiraf olarak tarihe geçti. Demokrat Parti birçok aday arasında neden ABD derin devletinin çekirdek kadrosu içinde yer alan Biden’i tercih etmişti? Zira ABD’yi özellikle Clinton ve Obama dönemlerindeki hegemonyacı gücüne kavuşturmak isteyen küresel sermaye grupları aynı zamanda ABD’nin hegemonik gücünün ciddi ölçüde aşındığını da ortaya koymuşlardı. ABD’de seçim gününe kadar yaklaşık 100 milyon oy posta yoluyla gönderilmişti. Trump’un posta oylarıyla hile yapıldığı iddiasıyla seçim sonuçlarını yargıya taşıması seçimi şaibeli göstermeye yönelik bir strateji olduğu çok açık. Yeni başkan Biden 20 Ocak 2021 tarihinde görevine başlayacak. Ancak ABD’nin yeni Başkanı derin yapı içindeki üst düzey ilişkisi nedeniyle örtülü icraatlarına başlamış bile. AK Parti 25’inci dönem Mardin Milletvekili olan Orhan Miroğlu, gazeteci-yazar Mahmut Övür’e yaptığı “Biden Ortadoğu’da PKK’yı tercih eden bir yol izleyecek. Seçim sonuçlarına sevinen PKK, Barzani’nin önemli merkezlerinden Amediye’ye saldırdı. Bu bir işarettir. Asıl amaç Türkiye sınırına yakın Duhok’u kuşatmak. ABD, Türkiye ile ilişkisinden dolayı KDP’yi gözden çıkarmış PKK’yı destekliyor. Şu anda KDP’ye karşı bir kuşatma hareketi var ve ABD bunu PKK yoluyla yapıyor” açıklamasıyla derinlerin başkanı Biden’e işaret etmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Putin’e Karabağ sorununun çözümü için Türkiye ile Rusya’nın birlikte hareket etmeleri önerisini getiriyor. Cumhurbaşkanı bu önerisini açıklarken, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) bünyesinde Rusya’nın ABD ve Fransa ile birlikte eş başkanlığını yaptığı ‘Minsk Grubu’nun “Bu sorunu çözemediğini” vurgulayarak, ikili yöntemi bir alternatif olarak takdim etmiş oluyor. 14 Ekim’de liderler arasında Karabağ ile ilgili olarak yapılan telefon görüşmesinde Putin’in Erdoğan’a “Ortadoğu’dan gelen savaşçıların askeri harekâtlara dahil olmasından duyduğu ciddi kaygıyı ifade ettiği” aktarıldı. 27 Ekim’de ikinci kez yapılan görüşmede Putin “Rus tarafının çatışmaların sürmesinden ve Ortadoğulu teröristlerin çatışmalara artan ölçüde karışmasından duyduğu derin kaygıyı ifade ettiği” belirtildi. Kremlin, 14 Ekim’de “savaşçılar” derken, bu kez “teröristler”den söz etmeye başlamış, “ciddi kaygı” yerini “derin kaygı”ya bırakmıştı.
28 Ekim Çarşamba günü Erdoğan grup konuşmasında “Ben de Sayın Başkan’a (Putin’e) ‘Şu anda 2 bin civarında istihbari olarak tespit ettiğimiz PKK’lıları YPG’lileri şu anda Ermenistan 600 dolar maaşla oraya aldı, orada savaşıyorlar. Yabancı savaşçılar olarak onlar orada’. ‘Benim onlardan haberim yok’ dedi. ‘Ben şimdi size haber veriyorum’ Paşinyan’ı ikaz edelim aksi halde gereği yapılır” dediğini açıkladı.
Bu müzakereler sonrasında iki lider “Karabağ sorununu kurulacak bir masada birlikte çözme” teklifine sıcak baktı. Kaynaklar müzakerelerin önümüzdeki günlerde ikili formata dönebileceği ve Minsk dışı bir model gelişebileceğini ifade etti, ancak önümüzdeki bir iki günün takibi hızlı yapılmalı dendi. Kaynaklar, Şuşa zaferi sonrası Azerbaycan’ın ilerlemesini durduracağı ve müzakere masasının deneneceğini ifade etti. Ermenistan’ın peyderpey yedi reyondan çıkacağının Rusya tarafından dile getirildiği söylendi. İki ülkenin dışişleri bakanları liderler görüşmesinin hemen akabinde telefonda görüştü. Tıpkı Suriye ve Libya’da olduğu gibi Karabağ konusunda da ortak çalışma grubu kurulacak. Bu konuda medya ya konuşan Azerbaycanlı yetkililer ülkelerinin toprak bütünlüğünden asla taviz vermeyeceklerini masada müzakere edilecek tek konunun ise kurtarılan bölgelerde yaşayan Ermenilerin statüsü ve kültürel otonomilerinin konuşulabileceği uyarısını yaptılar.
Biden Demokrat Parti Başkan adayı olarak yaptığı açıklamada, “Bir aydır süren çatışmaların ardından ABD Başkanı Donald Trump’ın tansiyonun derhal düşürülmesi ve Azerbaycan askerlerinin Dağlık Karabağ’a doğru ilerlemesinin önlenmesi amacıyla, Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye’nin liderleriyle doğrudan görüşme zamanı geldi geçiyor” ifadelerini kullandı. Kısa bir süre sonra sosyal medya hesabında da “Trump gerginliğin derhal azaltılması için Türkiye gibi ülkelerden de anlaşmazlığın dışında durmalarını talep etmeli” açıklaması yapmıştı. Biden ortamı geren bu açıklamaları Demokrat Parti adayı olarak yaptı. Şimdi ABD Başkanı! Biden’in bu tutumu ABD’nin hala kendilerini dünya jandarması olarak gördüklerinin işaretlerini taşıyor. Bölge Putin’in uzun yıllardan bu yana kontrolündeki bir bölge. Topal ördek konumunda olan Biden derin ilişkilerini bu süreçte kullanmaya devam ederse vay dünyanın haline tabi başta Amerika’nın da!!!!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.