Putin iktidarının sonunu getirecek dünyanın en büyük silahı ve düşmanı kim?

Rusya-Ukrayna savaşı 17. gününe girerken, çatışmaların şiddeti de arttı. Rusya, Nikolaev ve Mariupol kentlerine gece boyunca ağır silahlarla saldırdı! Kiev’e saldırı için yeni pozisyon alan Rusya’nın 65 kilometrelik yıkım konvoyu şok saldırılarla vuruldu. Kiev sokaklarında mevziler kazılıyor. Rus askerleri, Melitopol Belediye Başkanı İvan Fedorov’u kaçırdı. Dünya bir taraftan Rusya’nın Kiev’e yönelik istilası ve işgalini konuşurken diğer taraftan Türkiye’de kurulan ‘Barış Masası’nda savaşan tarafların Dışişleri Bakanları’nın ilk defa Antalya’da Türkiye’nin arabuluculuğu ile bir araya gelmesi şüphesiz Türkiye’nin başarılı diplomatik zaferine işaret ediyor. Üstelik Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’nin Putin ile Kırım Donbass, Donesk konularını görüşebileceğini açıklaması, Putin’in Zelenski’nin açıklamalarını önemli gelişmeler var olarak değerlendirmesi Türkiye’de Başkan Erdoğan’ın arabuluculuğunda yapılması kuvvetle muhtemel olan liderler zirvesinde ‘barış açısından’ ufak da olsa bir ümit ışığının doğduğuna işaret ediyor.

Rusya’nın Ukrayna’nın doğusunda ve Kırım’da yürüttüğü savaş ile birlikte daha önce askeri ve güvenlik çevrelerinin dışında pek kimsenin duymadığı “hibrid harp” veya Rus güvenlik çevrelerinin kullanmayı tercih ettiği “Gerasimov Doktrini” Rusya tarafından Suriye’de de büyük çaplı konvansiyonel askeri kuvvetler kullanılmadan ve bu kuvvetlerin ve diğer Rusya milli güç unsurlarının desteğinde Şebbiha grupları, İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Kuvvetleri, Hizbullah ile diğer milis Şii gruplar ve diğer niteliği itibariyle askeri olmayan unsurlarla icra edilmeye devam ediyor. “Gerasimov Doktrini” veya “Doğrusal Olmayan Harp” adı da verilen simetrik ve asimetrik etki yöntemlerinin bu şekilde birleşik tarzda uygulanmasına güvenlik literatüründe ‘Hibrid Tehdit’, ‘Bulanık Harp’, ‘Sınırlandırılmamış Harp’ gibi diğer başka isimler de veriliyor. Bu çerçevede Rusya ve Ukrayna arasında devam eden Hibrid Harp çerçevesinde Rusya Federasyonu Federal Güvenlik Servisi’nden (FSB) bir muhbir tarafından sızdırıldığı iddia edilen 2000 kelimelik rapor internette yayınlandı. Kimliği doğrulanamayan rapor, Bellingcat’teki analistler ve Rus insan hakları gözlemcisi Gulagu tarafından paylaşıldı ve büyük dikkat çekti. Sızdırılan rapora göre FSB muhbiri, Ukrayna savaşının ‘artık kazanılamaz’ olduğunu iddia etti. “Şimdi Zelenski öldürülse, ya da esir alınsa bile hiçbir şey değişmeyecek. Ülkemiz çok daha büyük bir savaşa doğru kayıyor” ifadeleri yer aldı.

Kremlin içindeki casus teşkilatının şimdiye kadarki başarısızlıklardan sorumlu olduğunu iddia eden muhbir, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i de bir dünya savaşı başlatmak istediği için Hitler’e benzetti. Raporun ismi açıklanmayan yazarı, istihbarat raporlarını üstlerini memnun edecek şekilde uyarlamaları için uyarı aldığını belirterek, “Raporları yönetimin gereksinimlerine göre özelleştirmek için giderek daha fazla baskı alıyoruz” dedi.

Rusya-Ukrayna savaşı tüm şiddetiyle sürerken haber ajansları cepheden ve siyasilerin demeçlerinden anlık bilgi ve görüntüleri yayınlamaya devam ediyor. Ancak yaşadığımız çağın belki de en büyük habercisi ve silahı bambaşka bir aygıt ve eski bir büyükelçinin flaş açıklamasına göre Rus lider Putin’in sonu da bu şekilde gelecek... Bu çarpıcı sözler 2000-2004 yılları arasında Rusya’da İngiltere Büyükelçisi olarak görev yapan eski İngiliz diplomat Sir Roderic Lyne’a ait. Rusya konusunda uzmanlığıyla tanınan eski büyükelçi, savaşın gidişatını ve Putin’in içinde bulunduğu durumu analiz ederken çağımız teknolojilerine ve habercilikte değişen anlayışa dikkat çekiyor ve dünyanın en büyük silahını ve Putin’in de en büyük düşmanını açıklıyor…

Rusya genel olarak internet ve sosyal medya kullanımının baskıcı bir rejimle kısıtlandığı bir ülke olarak tanınıyor. Savaş başladığı günden beridir de Kremlin yönetimi ülkedeki sosyal medya faaliyetlerini yasaklama yolunda ilerliyor. Roderic Lyne’a göre bu durum önümüzdeki günlerde büyük bir ayaklanmaya sebep olabilir. “Cep telefonları onun en büyük düşmanı” diyen eski diplomat Putin’in ülke içindeki iletişimi ve Rusların dünyaya duyurmaya çalıştığı seslerini kesmeye çalışarak aslında deyim yerindeyse ‘kendi ipini’ de çekiyor. Savaşın ilk günlerinde aileleri ve tanıdıkları Rusya’da yaşayan Ukraynalılar, bu insanların ülkede yaşanan gerçeklerin farkında olmamasından bahsediyordu. Çünkü herhangi bir Rus televizyonunu izleyen herkes Rusların Ukrayna’ya sadece basit bir operasyon düzenlediğini düşünüyor hatta bu operasyonun gerekçesi çarpıtıldığı için Rusya’yı haklı buluyordu.

Bu durum sosyal medya ve cep telefonlarıyla Rusya’ya yollanan görüntülerle birlikte değişmeye başladı. Rusya’da yaşayanlar ve dünyanın en uzak ucundaki yabancılar bile artık sivillerin hedef alındığını, yerleşim yerlerinin vurulduğunu ve Ukrayna’nın yavaş yavaş bir harabeye dönüştüğünü anlamış durumda.