7’li Koalisyon’un ve iltisak içinde olduğu Batılı ülkelerin Başkan Erdoğan ve milli irade karşısında14-28 Mayıs çifte seçimlerde aldıkları net ve kesin mağlubiyet başta CHP ve İYİ parti liderleri Kılıçdaroğlu ve Akşener’i sarsmaya devam ediyor. Gerek CHP gerekse İYİ Parti içinde ve dışında istifa sesleri büyük bir tufana dönüşmüş durumda. İYİ Parti’de 24 Haziran için kongre kararı alındı bile. CHP içinde de Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna seçim propagandasına kendisi ile birlikte katılan ‘yiğitlerim’ dediği İBB Başkanı İmamoğlu talip olurken ABB Belediye Başkanı Mansur Yavaş da İmamoğlu ve Akşener’e destek veriyor. Akşener ise iddialara göre PENTAGON’un isteği üzerine CHP’yi dizayn etme projesinin danışmanı tarafından deşifre edilmesi sonrasında İmamoğlu’nu CHP Genel Başkanlığı’na şimdilik getiremeyecek gibi görünüyor. Zira Kılıçdaroğlu MYK üyelerinin tamamını değiştirdi. MYK’da İmamoğlu’na yakın tüm isimleri çizdi. Amerikalı Rıfkin başta olmak üzere tüm danışmanlarını da azletti. Ayrıca Kılıçdaroğlu’nun kongreyi 2024 Mart ayında yapılacak mahalli seçimler sonrasına erteleyeceği ciddi bir şekilde parti yetkililerince iddia ediliyor.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na isyan bayrağı açan İBB Başkanı İmamoğlu ve besleme medyası resmen gemileri yakarken, “istifa” çağrılarına kulak tıkayan ve mezhepçi delege kadrosuna güvenen Kılıçdaroğlu ise koltuktan kalkmamak için direniyor. Her fırsatta “değişim” talebini yineleyen İmamoğlu, üstü kapalı şekilde genel başkanlığa talip olduğunun sinyalini verirken, kendi belirlediği “A takımı” ile partinin yönetimini tekeline alan Kılıçdaroğlu, göstermelik kurultay ilanıyla zaman kazanıyor. İmamoğlu’nun fonladığı Sözcü, Cumhuriyet gibi gazeteler ile Uğur Dündar, İsmail Saymaz gibi yandaş kalemşorlar da CHP liderine karşı tavır takınarak Kılıçdaroğlu’na “çekil” çağrıları yapıyor. Aralarında Murat Karayalçın’ın da olduğu CHP’nin ağır topları ile Engin
Altay gibi Kılıçdaroğlu’nun en yakınındaki isimler de “çekilmeyi bilmek lazım” diyerek değişim çağrılarına öncülük ediyor.
Hiziplerin partisi CHP büyük bir mağlubiyet yaşadı. Parlattıkları adayları, CHP’nin kemikleşmiş oylarından bir gram fazlasını almayı başaramadı. Kendi beceriksizlikleri ile 4 tane minik sağ partiyi de Meclis’e soktular. Ortada hiçbir başarı söz konusu değil. Şimdi de birbirlerine düşmüş durumdalar. Türkiye’yi yönetmek gibi bir dertleri yoktu zaten. Başından beri bir koltuk kavgası vardı. Şimdi o kavga parti içerisine yayılmış durumda. Buradan bir şey çıkmayacak. Çünkü CHP’de lobiler var. Tunceli lobisiyle, Trabzon lobisi şu anda karşı karşıya gelmiş durumda. Hizipler, klikler var. Türkiye’yi yönetmeye aday bir siyasi parti için gerçekten utanılacak şeyler bunlar. Onun için CHP’nin artık Türkiye gündeminden düşmesi gerekiyor. CHP ile ilgili hiçbir şey konuşulmaması lazım. Ortada mağlup olmuş, yok olmuş, bitmiş, tükenmiş, Türkiye’ye hiçbir şey vadedemeyecek hale gelmiş bir enkaz var. O enkazı konuşarak, Türkiye’deki konuşulması gereken olumlu gündemi daha fazla arka plana atmamak gerekiyor.
İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu seçim hezimeti sonrasında birbirleri ile karşılıklı yüz yüze birkaç kez görüştüler. Ancak bu ikilinin birbirine güven duyguları zaafa uğradığından bir neticeye varmaları mümkün olmadı. Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı adaylığında olduğu gibi genel başkanlık konusunda da aynı tavır ve kararlılık içinde koltuğunu bırakma niyetinde değildi. Örnek verecek olursak CHP’ye yakınlığı ile bilinen İsmail Saymaz köşe yazısında CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Ekrem İmamoğlu’nun adaylığına kapıyı kapattığını belirterek “Önce İBB’yi kazan. Sonra bakarız” diyerek değişim talebini yanıtladı. Görüşmede istediği yanıtı alamayan Ekrem İmamoğlu ise vites artırdı. İsmail Saymaz’ın iddiasına göre dün, yol haritasını Kılıçdaroğlu’na yolladı. Önümüzdeki pazartesi ya da Salı günü grup toplantısına kadar ‘Kurultay’da aday olmayacağını açıkla’ çağrısı yaptı. Tam da bunun üzerine CHP MYK üyesi Bülent Kuşoğlu’nun İngiliz medyasına yaptığı ‘Kılıçdaroğlu aday olacak’ açıklaması ikili arasındaki koltuk savaşını kanıtladı. İsmail Saymaz, CHP Grup Başkanı Özgür Özel’in de adaylık isteğini yorumladı. “İmamoğlu cephesi, Özel’i rakipten çok bir yol arkadaşı görüyor. CHP, üç adayın yarışacağı olağanüstü kurultaya doğru gidiyor” ifadesini kullandı. Özgür Özel ile İmamoğlu arasında Genel Başkanlığın Özel’e Cumhurbaşkanlığı adaylığının da İmamoğlu’na verileceği yönünde anlaşma yapıldığı iddiaları kulislerde konuşuluyor.
İBB Başkanı İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı 1 ve 2. turda Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener ile birlikte seçim propagandası sürecinde münavebeli olarak Kılıçdaroğlu ile birlikte propaganda yaptıkları, halka hitap ettikleri, kısaca gece gündüz birlikte çalıştıkları göz önüne alındığında ‘İmamoğlu aday olsaydı farklı ne yapabilirdi’ sorusu önemli. İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği zamanki havası yok. 4 yıllık belediye başkanlığı performansı da çok zayıf.
Şöyle dönüp geriye baktığı zaman İstanbul’a bir çivi çakmadığını görecektir. Son olarak da Cumhurbaşkanı Yardımcısı olmak için Anadolu’yu şehir şehir gezdi. İstanbul’a uğramadı. Son yapılan anketlerde durumu iyi görünmüyor. Kendisi de bu durumu gördüğünden seçilmeme riskini göze alamadığı anlaşılıyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.