FETÖ Yeniden Refah Partisi’ne sızdı mı yoksa partinin bu yönde bir stratejisi mi var?

Yeniden Refah Partisi son haftalarda maalesef parti içinden üst düzey görev yapmış yöneticiler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ciddi ithamlarla suçlanıyor. Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Sekreteri ve İstanbul Milletvekili Suat Pamukçu’nun istifası kadar istifa gerekçesi de çok tartışıldı. Yeni Şafak yazarı Ersin Çelik’in sorularını cevaplandıran Pamukçu, inanılmaz iddialar ortaya atarak Yeniden Refah Partisinin kuruluş gayesi ve felsefesinden saptığını iddia etti. Şu andaki partinin ‘’Milli Görüş çizgisiyle’’ bir ilgisinin kalmadığını iddia eden pamukçu Erbakan Hoca, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek başına iktidara gelmesini hep önlemiştir. Hoca’nın derdi Müslümanların CHP’ye gitmemesiydi. Bu nedenle AK Parti kurulurken gidenlere bir şey söylemedi. Şimdi Allah razı olsun, Sayın Cumhurbaşkanımız CHP’nin iktidara gelmemesi için elinden gelen her şeyi yapıyor. Müslümanları bir arada tutuyor. Erbakan hocamın da hedefleri buydu. Siyaseti de böyleydi. Benim 1968’den beri Milli’ Görüş’ten anladığım budur. İfadesi Yeniden Refah Partisi üst düzey yöneticilerinin bu konuda bırakın DEM’leşmiş CHP’nin iktidar olmasını engellemeyi CHP destekli FETÖ’nün partiye sızmasını dahi engelleyemedikleri veya özellikle engellemedikleri iddia edilmektedir.

Pamukçu, istifa gerekçesi olarak sunduğu “İnancımızla uyumlu olmayan adaylar gösterildi” sözlerine de açıklık getirdi. Bu sözlerle partiye sokulan FETÖ’cüleri kastettiğini açıklayan Suat Pamukçu FETÖCÜ’leri isim isim olarak bildiğini açıkladı. FETÖ! YRP’de ve Genel Başkanın yanında varlar. Özellikle şunu söyleyeyim ısrarla ittifaka karşı olanlar kesin FETÖ’cüdür. Bu FETÖ’cülerin şu anda tek hedefleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. İntikam almak için yanıp tutuşuyorlar. Parti içinden bazı isimlerin bu Fetö’cülere referans oluyorlar. Fetö’cüleri alıp alıp partiye getiriyorlar. FETÖ’nün YRP sine sızması partide bir FETÖ Borsası kurulmasına neden olmuş olabilir. Şu anda yazdıklarım Partinin eski Genel Sekreteri Pamukçu’nun iddialarıdır. Bu iddialar doğru değilse veya Genel Başkan Fatih Erbakan’ın bu iddialar hakkında söyleyecekleri varsa kamuoyu ile paylaşırız.

Aslında YRP’sinin kuruluş amacı AK Parti misyonunu tamamladığında tabana sahip çıkmaktı. Bu tabanın sempatisini kazanarak siyaset yapmaktı. Kızdırmadan, Saadet Partisi’nin bu konuda yaptığı hataları tekrarlamadan öyle bir ilke ile kuruldu parti. O anda bir vakıf kurmuşlardı. Teşkilatlanmıştı. Hazır bir teşkilat vardı yani ortada. Saadet Partisi aslında Hocamızın siyasetini, yani o tabana karşı sempatik görünen siyasetin devam ettirseydi Yeniden Refah’a gerek yoktu. Suat Pamukçu AK Parti ile yapılan ilk görüşmelerde Heyetin başkanı olarak, ‘Bak bizim inancımızda şöyle bir şey var; bir kötülüğü önlemek, iyiliği yapmaktan daha önceliklidir. Öyle bakın. Gayemiz CHP’nin veya Kemal Kılıçdaroğlu’nun, cumhurbaşkanlığını önlemektir. Başka bir maksadımız yok. Bunun için sizden milletvekili istemiyoruz. İstersen yirmi, otuz, kırk elli, yüz tane ver. Kabul etmem’ demiş. Ya daha sonraki görüşmeler resmen milletvekili pazarlığı mı? AK Parti’de tutunamayan bazı siyasilere YRP şemsiyesi altında bazı il ve ilçelerde Belediye Başkanlığı adayı yapılması tamamen yanlış olmuş CHP ve İmamoğlu’nun kazanması için zemin hazırlanıyor iddialarına neden olmuştu.

Partimizin eski belediye başkanlarını, eski milletvekillerini aday göstererek bize kaybettirmeye çalışan partiler ortaya çıktı. İsteyen istediği yerde siyaset yapabilir. Biz kendi partimizden mesulüz. Ancak hem bize kaybettirmek için çalışıp hem bizim gölgemizde yürümeye çalışanlara müsaade etmeyiz. Tüm hayatımızı ülkemize eser kazandırmaya adadık.

Ülkeye hiçbir faydanız dokunmayacak, hiçbir insanın hayatına olumlu yönde katkı yapamayacaksınız. Millete hiçbir katkınız olmayacak sadece yalan yanlış konuşarak siyaseti domine etmeye çalışacaksınız. Bunun adı siyasi şantajcılıktır. Türkiye bugüne kadar ne çektiyse zübük siyasi tiplerinden çekmiştir. Sadece öteki ne veriyorsa 5 fazlası benden yalanıyla ülkedeki...

güven istikrarını bozmayla iş yapmaya çalışanlara acıyarak bakıyoruz. Milletimizin sandıkta ne siyasi şantajcılara ne zübük siyasetçilere itibar etmeyeceğini biliyorum. Son dönemde bu habis siyaset tarzı yeniden hortladı. 

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı F. Erbakan Başkan Erdoğan’ın bu çok haklı eleştirileri karşısında “Bu mantıkla giderseniz; o zaman İstanbul’da DEM Parti, AK Parti’ye kazandırmak için seçime giriyor. Böyle bir yaklaşım partilere ve seçmene karşı uygun bir yaklaşım değildir.” Açıklaması çok yersiz ve yanlış olmuştur. Fatih Erbakan’ın parti içindeki ittifak karşıtı lobinin (FETÖ)kışkırtması ile alel acele yaptığı bu açıklama Cumhur İttifakı ile köprülerin atılmış olduğuna işaret etmektedir. Bu durum Cumhurbaşkanlığı seçiminde Cumhur İttifakı içinde Başkan Erdoğan’ı destekleyerek Cumhur İttifakı’na oy veren milli ve yerli seçmenlerin sevgisi ve taktirini kazanan Fatih Erbakan’ı tabiri caizse Milli ve yerli seçmen nezdinde yok hükmüne getirmiştir.

Ak Partinin seçimlerde uzmanlaşmış üst düzey yöneticileri;’’ YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın son süreci iyi yönetemediği kendi veya ithal adaylarla Belediye Başkanlığına aday çıkardığı il ve ilçelerde bütün veriler o seçimi kazanma ihtimallerinin olmadığını iddia ediyorlar. Ama o bölgelerde sırf seçime girdikleri için AK Parti’nin orada seçimi RİSK’e giriyor. CHP’nin kazanma ihtimalini artıyor.

Fatih Erbakan’a bir dost olarak son tavsiyem kendisi ve partisinin geleceğe taşınması açısından kazanamayacağı belli olan il ve ilçelerde adaylarını çekerek Cumhur İttifakı adaylarına destek vermesi olacak sanırım. Zira Rahmetli Erbakan hocamızın siyaseti de bu yöndeydi. İnşallah!