Soykırımcı ve ABD’nin tetikçisi katil İsrail 11 aydan bu yana Gazze’de çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 40 bin kişiyi vahşice öldürmüş 100 bini aşkın Filistinlinin yaralanmasına neden olmuştu. Katil ve soykırımcı Netenyahu’nun asıl hedefinin ABD’nin desteğinde Gazze’de Arz-ı mevut ( Vadedilmiş Topraklar ) olarak bilinen Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar olan bölgeyi tamamen Yahudileştirilmek olduğu biliniyor. Filistin’i silah zoruyla ele geçiren Siyonist katil İsrail’in işgal planında gözünü diktiği
MOSSAD güdümlü Siyonist DAVİD LEVİS’E ait Trust Grup’un 19 yıl önce şüpheli işlemlerle ele geçirdiği Kıbrıs’ın dünyaya açılan kapısı Karpaz Gate Marina yönetiminden çekildiğini duyurması Siyonist işgalin MOSSAD bağlantılı en önemli grubunun KTTC’den apar topar çekilmesine neden olmuştu.
Ancak Dünya Siyonist Kongre Üyesi David Lewis, devirden kısa süre sonra kiralama süresini 99 seneye çıkarmak için Kıbrıs Türk yönetimine içeriden ve dışarıdan yoğun baskı kurdu. Sözleşmede yer alan ve en geç 10 yıl içerisinde, üç etapta 90 milyon dolarlık yatırım maddesini yerine getirmedi. Sözleşmeye uymayan Lewis bununla da yetinmedi ve hükûmete ‘Yatırım istiyorsanız kira süresini 99 yıla uzatın. Ayrıca kumarhane ruhsatı verin’ şantajı yaptı. Ancak Türk limanının Siyonist işletmecileri sebebiyle bir tür (MOSSAD) casus üssüne dönüştürüldüğü ciddi iddialar arasında!
Kıbrıs’ın dünyaya açılan sivil tek kapısı niteliğini taşıyan Karpaz Gate Liman ve yerleşim sahasının 2000’lerin başındaki ilk dönem devrine Ada’da bulunan Türk güvenlik kaynaklarının onay vermediği ortaya çıktı. Kıbrıs’ta konuyla ilgili olarak gazetemize konuşan üst düzey bir askerî yetkili “Karpaz’ın yabancı bir şirkete devri ciddi güvenlik riskleri barındırıyor. Karpaz Limanı, ülkenin dış dünya ile tek sivil köprüsü olma yanında İskenderun ve Antalya Körfezi’ni de gözetleyen stratejik öneme sahip. Artan Rum tehdidine paralel müzahir alanda inşa edilen Türk askerî üssü için de tehdit potansiyeli taşıyor” dedi.
UBP Girne Milletvekili Hasan Küçük, Karpaz Gate konusunun millî güvenlik kapsamında görülmesi gerektiğini söyledi ve “Olayın en başından itibaren incelenmesi, gerekirse el konulması gerekiyor” dedi. Türkiye gazetesinin tehdidin boyutlarını ortaya koyan ve toplumsal duyarlılık uyandıran haberlerinin hayati rol oynadığını ve resmi, sivil girişimlere öncülük ettiğini ifade eden Küçük “Kıbrıs’ı bize vatan kılan ecdadımızın mirasına hiçbir biçimde ihanet edemeyiz. Hükûmet önemli adımlar attı ve Kıbrıs halkında ciddi bir farkındalık oluştu. Hem Kuzey Kıbrıs’ın istikbali hem de Mavi Vatan için olağanüstü çaba sarf etmek ve bilinçli olmak mecburiyetindeyiz” şeklinde konuştu. Dünya Siyonist Kongresi’nin İsrail’e yaptığı hizmetlerden dolayı birçok defa ödüllendirdiği David Lewis karanlık ilişkiler ağının merkezinde bir isim. İsrail ordusuna yaptığı bağışlarla dikkati çeken Lewis’in Karpaz’a çöktüğü dönem istihbarat raporlarının olumsuz yönde olduğu ancak bazı şaibeli metotlarla bu devrin gerçekleştiği belirtiliyor. Geçtiğimiz cuma günü Trust Grup yönetimi toplandı ve Marina’nın Arkın Grup’a devredildiği açıklandı. UBP Milletvekili Küçük ve Rauf Denktaş’ın bir dönem danışmanlığını yapan Sebahattin İsmail, devir için Bakanlar Kurulu kararının zorunlu olduğunu özellikle vurguladı.
20-25 sene öncesinden, başlayarak Kıbrıs’ta mülk edinme ile ilgili var olan boşlukları kullanarak sahte belgelerle binlerce dönüm arazi satın alan İsrailli Siyonistler bu amaçla yüzlerce paravan şirket kurdu. Geçtiğimiz günlerde çıkarılan yasalar ve yapılan düzenlemeler, Siyonistleri yeni çözüm yollarına itti. Tatlısu, Alsancak, Gaziveren, İskele ve Esentepe’de çok sayıda arazi toplayan Siyonistler çıkarılan yasa ve verilen 70 günlük mühlet sebebiyle noter, avukat, mali müşavir ve iş insanlarının kapısını aşındırmaya başladı. Siyonistlerin teklifi sahip oldukları arazileri belirli bir miktar para karşılığında Kıbrıslı bir kişiye devretmek. Devir karşılığında ticari senet isteyen Siyonist Yahudilerin sıkı takibe alındığı ve birçoğunun haraç mezat arazileri satışa koyduğu öğrenildi. Bu kapsamda en dikkat çekici gelişme Siyonist Afik Grup’un kurucu isimi Simon Aykut’un Güney Kesimi’nde tutuklanması oldu. Ayrıca paralel bir tutuklama da Kuzey’de gerçekleşti ve Kıbrıs Türk İnşaat Mühendisleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer yalan beyan, sahte belge düzenleme gibi suçlardan tutuklandı. Siyonist odaklar Kıbrıs’ta bozulan düzenlerini koruma adına bir süre direndi ve ülkeyi ekonomik iflas, medya, bürokrasi ve siyaset üzerinden kurdukları bağlantılarla tehdit etti ise de katil ve soykırımcı NETANYAHU’nun Gazze’den
sonra Kıbrıs’ı 2’nci Filistin yapma tehdidi de engellenmiş oldu.