Rusya’nın Ukrayna sınırına balistik füzeler ile keskin nişancılar gönderdiğine ilişkin ortaya çıkan görüntüler dünyayı şok etti. Rusya’nın 3. Dünya Savaşı’na neden olabilecek büyük bir savaşa hazırlandığı iddia ediliyor. Batı basını, Rusya’nın 3. Dünya Savaşı’na hazırlık yaptığını iddia etti. Kaynak olarak ise, Rusya’nın füze ve diğer askeri donanımları taşıyan trenlerle Ukrayna sınırına taşınmasına ilişkin görüntüler gösterildi. Görüntülerde, İskender-M fırlatıcılarının trenle sınıra götürüldüğü gösterilirken, çatışma bölgesinin yakınında olduğu bildirilen keskin nişancı ekiplerini gösteren başka görüntüler de paylaşıldı. Rusya ve Ukrayna arasında son dönemde yaşanan gerginlik, NATO ve ABD’nin de devreye girmesiyle had safhaya ulaştı. ABD ve İngiliz istihbaratı kaynakları, önceki gün, Rusya’nın ‘birkaç gün içinde Ukrayna’ya saldıracağını’ açıklarken Kremlin yönetiminin de sınıra balistik füze rampası taşıdığı ortaya çıktı.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile İsviçre’nin Cenevre kentinde yaptığı görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi. ABD Dışişleri Bakanı Blinken “Rusya’nın Ukrayna sınırındaki birliklerini çekerek gerginliği düşürmesini istedi. Diğer taraftan saldırganlık devam ederse Ukrayna’nın yanında olmaya devam edeceğiz. Eğer herhangi bir Rus kuvveti Ukrayna sınırını geçerse, bu bir işgaldir. Ortaklarımızla ve müttefiklerimizle buna hızlı, şiddetli ve müşterek bir yanıt verilecektir” dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise Ukrayna’ya saldırma niyetinde olmadıklarını Ukrayna halkını resmen hiçbir zaman tehdit etmediklerini bu konuda defalarca kamuoyuna açıklama yapmalarına rağmen “Batılı meslektaşlarının, ABD ve İngiliz istihbarat servislerinin şu andaki histerilerinin, Ukranya’nın Donbas’ta güç kullanmasını kışkırtma yönünde değilse de en azından Kiev yönetiminin MİNSK anlaşmalarını sabote etmeye yönelik çizgisini gizleme yönündedir’’ değerlendirmesini yaptı. Ayrıca Lavrov ABD’ye Ukrayna’yı Minsk anlaşmalarını uygulama konusunda etkileme çağrısında bulundu.
Rusya’nın Ukrayna sınır bölgelerine yaptığı askeri yığınakların ilk hedefi Rusya’nın kırmızı çizgisi olarak ifade edilen Ukranya’nın NATO’ya girme ihtimaline yöneliktir. Rusya’nın Ukrayna sınırına yaptığı bu askeri yığınakların ikinci hedefi ise Batı’dan özellikle NATO’nun Doğu Avrupa politikası konusunda birtakım tavizler almayı amaçlamaktadır. Bu nedenle ABD ve Ukrayna tarafından Rusya’ya yönelik Ukrayna’nın NATO üyeliği gibi çok ciddi bir provokasyon gelmediği takdirde mevcut durumda Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik bir işgal ve bir adım atması beklenmemelidir. ABD ve Ukrayna’dan tansiyonu yükseltici dramatik bir adım gelmesi ihtimali oldukça düşüktür. Ukrayna Rusya’ya karşı savunma pozisyonuna geçerken ABD ise Rusya’yı tahrik edecek açıklama ve adımlardan kaçınır görünmektedir. Bu yüzden Rusya’nın amacının Ukrayna’yı işgal etmekten çok ABD tarafından ekonomik yaptırımlar ve NATO-Ukrayna arasındaki askeri iş birliği gibi konularda taviz koparmak olduğu söylenebilir. Putin ve Lavrov’un konu ile alakalı açıklamaları da bu yöndedir. Bu itibarla Ukrayna sınırında yoğunlaşan Rus askeri yığınağını da gerçek bir işgal hazırlığı yerine karşı tarafa tüm seçeneklerin masada olduğu mesajını vermek olarak değerlendirmek gerekir. ABD’nin son güvenlik stratejisinde asıl hedefin Çin olmasına rağmen güvenlik uzmanları ABD’nin Rusya’yı es geçmeme adına ABD ve Batılı ülkelerin Ukrayna sınırına asker göndermeleri “Avrupa’nın Rusya’ya açılmasını önlemek” olarak okumak gerekir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya-Ukrayna gerilimine ilişkin yaptığı açıklamada; “Rusya ile Ukrayna arasında bölgede sınır ihlalinden tutunuz, herhangi bir işgale yönelik bir gelişmenin olması veya bir savaş çıkması, bölgenin huzuru için çok ciddi bir ihlal doğurur. Bu, bölgeyi ciddi manada rahatsız edeceğinden burada bir huzursuzluğun doğmasını Türkiye olarak bizler kabul etmiyoruz. Tarihinde olmayan bir sulh içinde, barış içinde Türkiye’nin Rusya ile ilişkileri var. Bu, siyasi bazda, askeri bazda, ekonomik, kültürel bütün bu konularda Rusya-Türkiye ilişkileri gelişerek devam ediyor. Ukrayna ile yine aynı şekilde siyasi, askeri, ekonomik, kültürel, bu alanlarda, bu konularda ilişkilerimiz gayet iyi. Bu olumlu gelişmelerin, biz Rusya-Ukrayna arasında olumsuzluğa dönüşmesini kabullenemiyoruz. Dolayısıyla Rusya ve Ukrayna arasında bir barışın olmasına, bir barışın özellikle hakim olmasına biz arabulucu olabiliriz.” demişti Bu konu ile ilgili olarak uzmanlarca yapılan açıklamalarda “Türkiye’nin mutlaka arabuluculuk rolüne girmesinin gerekli, ülkemizin milli güvenliği için elzem olduğu belirtilmişti. Karadeniz’in karışmasının Türkiye’yi iki cephe içinde bırakacağı, aşağıda Suriye-Irak cephesi, yukarıda da büyük çalkantılar olur. Bu tamamen Türkiye’nin içinde bulunduğu önemli jeopolitik konumu sarsar. Türkiye, bu dengeyi kurabilirse ki - eski zamanlardan beri bu dengeyi korumuştur - çok olumlu sonuçlar verir. ‘Karadeniz’in kontrolü Türkiye’dedir. Zira çok sağlam bir donanmamız var. Ayrıca en uzun kıyı şeridi bizde. O nedenle bu tarz arabuluculuk girişimlerinin Türkiye için çok faydalı olduğu uzmanlarca ayrıca ifade edilmişti.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.