Mülâhaza etmek

04:0020/04/2024, Cumartesi
G: 20/04/2024, Cumartesi
Ayşe Böhürler

Murphy Yasası “Her şey yolunda gidiyor gibi görünüyorsa, mutlaka bir şeyi gözden kaçırıyorsundur” der… Gerçekten de öyledir… Ne zaman hiç sorun yok, her şey yolunda, diyenler etrafta çoğalsa bu Murphy Yasası gelir aklıma… İbn- i Haldun “Değişimin farkına varmamak çok gizli bir hastalıktır. Birkaç seçkin kişi dışında hemen kimse bunun farkına varmaz” derken toplumdaki psikolojik değişim haritasını görmemekten bahseder. Bu çerçevede bir dönem elimizden düşürmediğimiz bir kitaptan söz etmek istiyorum.

Murphy Yasası “Her şey yolunda gidiyor gibi görünüyorsa, mutlaka bir şeyi gözden kaçırıyorsundur” der… Gerçekten de öyledir… Ne zaman hiç sorun yok, her şey yolunda, diyenler etrafta çoğalsa bu Murphy Yasası gelir aklıma…

İbn- i Haldun “Değişimin farkına varmamak çok gizli bir hastalıktır. Birkaç seçkin kişi dışında hemen kimse bunun farkına varmaz” derken toplumdaki psikolojik değişim haritasını görmemekten bahseder. Bu çerçevede bir dönem elimizden düşürmediğimiz bir kitaptan söz etmek istiyorum. Suriyeli âlim Cevdet Said’in “Bireysel ve Toplumsal Değişmenin Yasaları” kitabı İlhan Kutluer tarafından Türkçeye çevrilmiş ve Pınar Yayınları tarafından yayınlanmıştı. Toplumsal değişimi bireysel değişim şartına bağlayan Ra’d Suresi’nin “Siz kendinizi değiştirmedikçe Allah bir toplumun durumunu değiştirmez” ayetini yorumlayan Cevdet Said, Müslümanların en büyük sorununun toplumla birlikte kendilerindeki değişimi görememeleri ve kendilerinden sahabe dönemi Müslümanları gibi bir performans beklemek olduğunu anlatıyordu. “Kendilerini değiştiremeyenler toplumu da değiştiremezler” yargısıyla birlikte.

Kitap özeti için bu köşe yetersiz lakin sorunların tespitinde bu bakış açısının önemli bir yorum imkânı sunduğunu görüyorum.


MUTSUZLUK…

2023 seçimleri sonuçlarını anlamak üzere farklı analistlerin yorumlarını dikkatle dinledim. 23 yıllık siyasi tecrübem, çok daha uzun süredir de medya çalışanı olmama rağmen böyle zamanlarda farklı düşünenlerin yorumlarını hep çok önemserim. Çünkü insanın en kör olduğu şey kendisidir. Geçen seçimlerde dinlediğim yorumlar içinde en çok dikkatimi çeken yorum TEPAV’dan geldi. “Seçmen mutsuz ve arayış içinde…” Sosyal psikoloji konusundaki araştırmalar seçmen davranışının kolay kolay keskin virajlar alamayacağını söylüyor. Tutum ve davranışlarımızı ortaya çıkaran anlam haritamız yeniden organize olmadan davranışlarımız da değişmiyor.

Bu seçimde gördüğüm, seçmende tutum ve davranış değişiminden ziyade pasif direniştir. Bunu sağlayan da baştaki analize dönersek mutsuzluk. Araştırılması gereken asıl konu da bunun sebepleri… Yeni bir başlangıca ihtiyaç var. Her şeyden önce farklı kesimlerden ve farklı grupların mutsuz olmasına sebep olan nedenlerin teker teker üzerine gitmek gerekiyor.

Erich Fromm’u belki burada anmakta fayda var. Erich Fromm toplum ruh sağlığını korumak için kültürün en iyi ortak araç olduğunu söylüyor. Toplumu bir arada tutan en iyi tutkal kültür ve değerler… Öncelikle de bizi var eden mahallelerimize bakmalı oradaki kırgınlıkları gidermeliyiz. “Ben demiştim”cilere, madde madde uyarı yazanlara takılmadan, samimi insanlara kulak vermeliyiz.

Herkesin her konuya bir izahı var. Elbette dinlemek gerekir ancak AK Parti tecrübesi Türkiye’de orduyu göreve çağıran sivil zihniyetle, vesayetle, yozlaşmayla mücadele etmiş, “Biz yapamayız, bizden adam olmaz” karamsarlığını yenmeyi başarmış, Türkiye’yi dönüştürmüş bir iktidardır. Çok kısa sürede muhasebe ve murakabesini yapacağına eminim.

Alev Alatlı ile konuşurken her zaman “Türk demokrasisinin, idrak sahibi, tahammüllü, sağlıklı tarafların, duygusal ve ideolojik virüslerden arındırılmış diyalogları ile mümkün olabileceğini” söylerdi.

“Yeni bir kamuoyu yaratmalıyız. Bu savaştan muzaffer çıkmamız gerçeklikleri doğru saptamak kadar saptamalarımızın doğruluğuna duyduğumuz güvenle mümkün olur… Biz bize, yüz yüze, gönülden gönüle iletişim kurarak, düşüncelerimizi aktarabilir, perdahlayabilir, olgunlaştırabiliriz…”

#Murphy
#İbn Haldun
#toplum
#değişim