“Birleşik Arap Emirlikleri personeli yetişkin erkeklere dahi tecavüz ettiler. Burayka Koalisyon Üssü’nde zorla alıkonulanlara elleri ve gözleri bağlı ve çıplakken cinsel saldırı yapıldı, tecavüz edildi. Bir Ahmet Hapisanesi’ni ele geçiren Birleşik Arap Emirlikleri güçleri tutuklulara cinsel saldırı yaptı…”
Bu tespitler, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin Yemen Raporu’nda yer alıyor.
2015 yılı Mart ayında Suudi Arabistan öncülüğünde Bahreyn, Mısır, Ürdün, Kuveyt, Fas, Senegal, Sudan, Birleşik Arap Emirlikleri bir koalisyon gücü oluşturdular. Koalisyonu ABD ve İngiltere de destekledi. Yemen’e yapılan operasyonlarda bugüne kadar resmi rakamlarla 7 binden fazla sivil hayatını kaybetti. Hastaneler, okullar, düğünler, cenazeler vuruldu. Şu anda 29 milyon nüfuslu Yemen’de 22 milyondan fazla sivil, insani yardıma muhtaç durumda; bunların 11 milyonu ise acil insani yardıma muhtaç. Suudi Arabistan ve ortaklarıyla birlikte açlık, susuzluk, kolera başta olmak üzere salgın hastalıklar Yemen’i kuşattı. Çocuklar askere alınıyor. İşkence ve tecavüz son derece yaygın. Ülkenin birçok bölgesine yiyecek, su, ilaç ulaştırılamıyor. Yemen, insanlığın gözü önünde can çekişiyor. Suudi Arabistan ve dostları ABD’den satın aldıkları yüz milyarlarca dolarlık silahlarla Yemen’de ölüm kusuyor.
Myanmar’daki insani krizde değişiklik yok… BM OHCR’nin raporunda 1 milyona yakın Rohingyalı Müslümanın en temel insani ihtiyaç ve haklardan mahrum kaldığı ifade ediliyor. Myanmar Hükümeti ve Ordusu, Müslümanları tehcire, öldürmeye devam ediyor. İşkence yaygın. Genç kızlara sistematik şekilde tecavüz edildiği rapor ediliyor. Dünya bu krizi de sadece izliyor.
Burundi’deki iç karışıklıklar nedeniyle 500 bin insan evini terk edip komşu ülkelere sığındı. Burundi’de cinayet, işkence, tecavüz, açlık ve salgın hastalık kol geziyor. Dünya Burundi’yi de sadece seyrediyor.
Güney Sudan aynı şekilde…
Suriye malum… Türkiye ve Ürdün’deki milyonlarca göçmen diğerlerine göre daha talihli. Avrupa Birliği ülkelerinde Suriyeli sığınmacılar insanlık dışı muameleye maruz kalıyorlar. Suriye içinde de cinayetler, işkenceler, tecavüzler devam ediyor. Suriye’nin bazı izole bölgelerinde insanlar kurşunlardan, bombalardan, kimyasal silahlardan kurtulabilse bile açlıktan ölüyorlar.
Filistin’de de değişen bir şey yok… İsrail keyfice saldırmaya, öldürmeye, işkenceye, halkı yerinden etmeye devam ediyor.
ABD ve Avrupa’da da insanlık can çekişiyor. Irkçılık, ayrımcılık, İslam karşıtlığı artan ivmeyle yükseliyor. Farklı olana saldırılar yaygınlaşıyor. İnançlara ve ibadetlere yönelik öfke artıyor. Örtünmeye, camilere, din ve dil eğitimine yönelik baskılar yasal zemin kazanıyor.
Fransa’da polis günlerdir göstericilere orantısız şiddet uyguluyor.
Cemal Kaşıkçı cinayeti Batı için tam bir samimiyet testi olmaya devam ediyor. Basın ve ifade özgürlüğü adı altında Türkiye başta olmak üzere karalamak istedikleri ülkelere saldıranlar, şimdi savundukları değerler ile petrol arasında bir denge bulmaya çalışıyorlar.
Bu iç karartan ve gittikçe de kararan tablo karşısında BM başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar üç maymunu oynamaya devam ediyorlar. Sözde insan hakları örgütleri, ABD ve Avrupa’daki ihlalleri görmezden gelmeyi, İsrail terörünü meşrulaştırmayı, sempati duydukları terör örgütlerini arkalayıp, terörle haklı ve meşru mücadeleyi engellemeyi, insan hakları ihlallerinin temel nedenlerini ustaca gizlemeyi sürdürüyorlar.
Türkiye’deki insan hakları örgütlerinin hali daha da içler acısı. Batılı devletlerin ve örgütlerin gönüllü ya da bedelli taşeronluğunu yaparak, insan hakkı mücadelesini “teröristin hakkı” mücadelesine hapsediyorlar. Tekellerine aldıklarını sandıkları insan hakları mücadelesini devlete karşı sopa, terör için havuç olarak kullanıyorlar. Bu yanlı, ideolojik tavırlarıyla en başta insana, insan hakkına, mücadeleye ihanet ediyorlar.
Bugün 10 Aralık 2018… İkinci Dünya Savaşı’nın ardından, Birleşmiş Milletler, 10 Aralık 1948’de Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi’ni yayınlamıştı. 1950’den itibaren 10 Aralık tarihi Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlanıyor.
Dünya İnsan Hakları Günü’nüz kutlu olsun!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.