Yunan halkı Macron’a dikkat etsin!

04:0015/09/2020, Salı
G: 15/09/2020, Salı
Abdullah Muradoğlu

Siyasette kalıcı olamayacağını anlayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron çareyi Doğu Akdeniz’in tuzlu sularında çılgınca sörf yapmayı deniyor. Macron’un partisi “Cumhuriyet Yürüyüşü Hareketi (LREM)” geçen Haziran ayında yapılan yerel seçimlerde büyük bir hezimete uğramıştı. Hezimetin sebebi Macron’un dar gelirlilere daha fazla yük bindiren ayrımcı ekonomi politikalarıydı. 2018 yılının sonlarında Fransa, “Sarı Yelekliler” olarak bilinen kitlesel protestolara sahne olmuştu. Fransız halkının ezici

Siyasette kalıcı olamayacağını anlayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron çareyi Doğu Akdeniz’in tuzlu sularında çılgınca sörf yapmayı deniyor. Macron’un partisi “Cumhuriyet Yürüyüşü Hareketi (LREM)” geçen Haziran ayında yapılan yerel seçimlerde büyük bir hezimete uğramıştı. Hezimetin sebebi Macron’un dar gelirlilere daha fazla yük bindiren ayrımcı ekonomi politikalarıydı. 2018 yılının sonlarında Fransa, “Sarı Yelekliler” olarak bilinen kitlesel protestolara sahne olmuştu. Fransız halkının ezici çoğunluğunun desteklediği “Sarı Yelekliler Hareketi”, siyaset sahnesine sözde ‘kurtarıcı’ kostümüyle çıkarak Cumhurbaşkanı seçilen Macron’un kağıttan kaplan olduğunun en bariz göstergesiydi.

Haziran seçimlerinde yaşadığı hezimet, 2022’de yeniden seçilmeye heveslenen Macron’un gözünü Ortadoğu’ya çevirmesine yol açtı. Kovid-19 salgınına karşı başarısız olan Macron’un Ortadoğu politikası da saçmalıklarla dolu. Fransa 11. yüzyılda zengin Doğu’nun kaynaklarını yağmalamak için ‘Kutsal Görev’ kılıfı içerisinde sunulan “Haçlı Seferleri”ne iştahla katılan güçlerin başında geliyordu. O dönemlerden itibaren Fransa Doğu Akdeniz’de gemi yüzdürme heveslisi. Hem “Selçuklu Nizâmı”, hem de Akdeniz’i “Türk Gölü” haline getiren “Osmanlı Nizâmı” Fransa’nın emperyalist emellerinin önünde sağlam bir set oluşturdu. 1525’de Alman İmparatoru Şarlken’e esir düşen Fransa Kralı Fransuva kurtarılmak için Kanuni Sultan Süleyman’dan medet umdu. Sultan Süleyman’ın Fransuva’yı teskin etmek için gönderdiği mektup Fransa Ulusal Kütüphanesi’nde sergileniyor. Macron bu mektubu okumuş mudur?

Fransız generali Napolyon Bonapart, Fransa’nın en karışık bir döneminde aradan sıyrılıp ün yapmak için Osmanlı’nın zayıf bir anında Mısır’ı işgal ettiyse de bu işgal kısa sürdü. Fransız askerleri Doğu Akdeniz kıyılarından sökülüp atıldılar. 1830’da Cezayir’i işgal eden Fransa 50 yıl kadar sonra Tunus’u da ele geçirdi. Kuzey Afrika ve Sahra altı Afrikası’nda İngilizlerden sonra ikinci sömürgeci güç olan Fransa, bugünkü Lübnan’ın yaşadığı siyasi krizin de temelinde yer alıyor. Macron ise Fransızları sömürge döneminin şaşaalı günlerine döndürmek istiyor.

ABD’nin Ortadoğu’dan çekilme eğilimi göstermesi Macron’u cesaretlendirmiş görünüyor. Ancak Fransa, Amerika değil. Macron da bunun farkında olmalı ki Haçlı Seferleri’ni andırır biçimde Avrupa Birliği’ni Türkiye’ye karşı kışkırtıyor. Macron bir taraftan da Yunanistan’ın hamisi gibi görünmeye çalışıyor. Avrupa’nın diğer devletleriyse Macron’un Doğu Akdeniz sörfünü çok tehlikeli buluyorlar. Bazı İngiliz tarihçiler Macron’u, “Arabistanlı Lawrence” filminde Lawrens’ı oynayan Peter O’Toole’un rolünü çalmakla suçluyorlar. Benzetme gayet yerindedir. İngiliz casusu Lawrance Osmanlı’ya isyan etmeleri karşılığında Irak, Suriye, Filistin ve Lübnan’ı kapsayan ‘Büyük Arap İmparatorluğu’ vaat ettiyse de İngilizler ve Fransızlar gizlice anlaşarak asî Şerif Hüseyin ve oğullarını utanç verici şekilde ortada bırakmıştılar.

Tunuslular, Cezayirliler, Faslılar, Suriyeliler, Lübnanlılar ve Afrika’nın Fransız sömürgelerinde yaşayan diğer diğer halklar emperyalist Fransa’yı çok iyi biliyorlar. Yüzbinlerce evladını şehit vererek 1962’de bağımsızlığına kavuşan Cezayir’de sömürge dönemine ilişkin toplumsal hafıza canlıdır. Cezayir Fransa’dan açık resmî bir özür beklemeyi sürdürüyor. Macron ise Fransa’nın 130 yıllık kanlı sömürge geçmişi için Cezayirlilerden hâlâ özür dilemedi.

Epeyce süredir derin bir ekonomik kriz yaşayan Yunanistan, ‘Küçük Napolyon’ olmaya heves eden Macron’un peşine takıldı. İşin arkasında başka şeyler de var. Yunanistan Fransa’dan 18 tane “Rafale” tipi savaş uçağı alacak imiş. Doğu Akdeniz’de tehlikeli bir oyun oynayarak suları köpürten Macron, bu sayede Yunanistan’a Rafale uçaklarını çakmak istiyor. Bildiğim kadarıyla satış gerçekleşir ise Yunanistan, Rafale alan ilk Avrupa ülkesi olacak. Yunanistan halkının milyarlarca Euro’su Fransa’nın hiçbir Avrupa ülkesine satamadığı bu uçaklar için harcanacak.

#Emmanuel Macron
#Doğu Akdeniz
#Fransa