Geçtiğimiz hafta Amerikalılar Trump’ın “73. BM Zirvesi”ndeki konuşmasından daha çok, Yargıç Brett Kavanaugh’un “Yüksek Mahkeme” adaylığıyla ilgili Senato duruşmalarına odaklanmış durumdaydılar. Trump, bir üyenin emekliliğini istemesiyle boşalan Yüksek Mahkeme üyeliğine ‘muhafazâkâr Katolik’ kimliğiyle bilinen Kavanaugh’u aday göstermişti. Ne ki Kavanaugh, “Cumhuriyetçiler” ve “Demokratlar” arasındaki savaşın parçası oldu.Kavanaugh’un Senato onay sürecinin geçtiğimiz hafta tamamlanması bekleniyordu.
Geçtiğimiz hafta Amerikalılar Trump’ın “73. BM Zirvesi”ndeki konuşmasından daha çok, Yargıç Brett Kavanaugh’un “Yüksek Mahkeme” adaylığıyla ilgili Senato duruşmalarına odaklanmış durumdaydılar. Trump, bir üyenin emekliliğini istemesiyle boşalan Yüksek Mahkeme üyeliğine ‘muhafazâkâr Katolik’ kimliğiyle bilinen Kavanaugh’u aday göstermişti. Ne ki Kavanaugh, “Cumhuriyetçiler” ve “Demokratlar” arasındaki savaşın parçası oldu.
Kavanaugh’un Senato onay sürecinin geçtiğimiz hafta tamamlanması bekleniyordu. Ancak Kavanaugh’un lise yıllarında 15 yaşında bir kıza tecavüz girişiminde bulunduğuna dair bir iddia hesapları alt üst etti. Mağdure, şimdi “Palo Alto Üniversitesi”nde görev yapan Psikoloji Profesörü Christine Blasey Ford idi. Demokratlar, Kavanaugh onayının Kasım seçimleri sonrasına ertelenmesine yönelik bir strateji izliyorlardı. Demokratlar da, Ford’un avukatları da “FBI”ın Kavanaugh için bir arka plân soruşturması istiyorlardı. Trump ise Kavanaugh’un bir an önce Senato’da oylanmasından yanaydı. Trump’ın plânını bozan ise, bir Cumhuriyetçi’ydi.
“Senato Yargı Komitesi”nin Trump karşıtı Cumhuriyetçi üyesi Jeff Flake’in Prof. Ford’un komitede dinlenmesini şart koşması onay sürecini sekteye uğrattı. Birkaç Cumhuriyetçi Senatörün Flake’i desteklemesi Senato Genel Kurulu’ndaki oylamayı da tehlikeye attı. Bu arada Kavanaugh hakkında iki ayrı taciz iddiasının daha ortaya atıldığını belirtelim. Sonuç itibariyle Ford, Perşembe günü “Yargı Komitesi”nde Senatörlerin sorularına cevap verdi, Kavanaugh ise iddiaları reddetti. Yargı Komitesi’ndeki oylamaysa Cuma günü gerçekleşti. Flake’in “evet” oyu vermesiyle Cumhuriyetçiler Kavanaugh oylamasında kazandılar.
Kavanaugh’un Pazartesi günü Senato Genel Kurulun’da oylanması bekleniyordu. Ford’u destekleyen kadınların şiddetli protestosuyla karşılaşan Flake yine tutum değiştirerek oylamanın ertelenmesi ve FBI’ın Kavanaugh için bir arka plân soruşturması yapması çağrısında bulundu. İki kararsız Cumhuriyetçi senatör de Flake’i destekleyince, Yargı Komitesi Başkanı Chuck Grassley, Senato Çoğunluk Lideri Mitch McConnel ve Trump havlu attılar. Trump, soruşturmanın kapsamının sınırlı tutulması ve bir haftayı geçmemesi koşuluyla FBI’ya soruşturma izni verdi. Böylece oylama bir hafta daha ertelenmiş oldu.
Şiddetli tepkilere rağmen Kavanaugh’un adaylığını geri çekmeye yanaşmayan Trump cinsel tacizlere karşı giderek büyüyen kadın hareketi karşısında geri adım attı ve FBI soruşturmasını kabul etti. Yeri gelmişken hatırlatalım, 2016’daki Başkanlık seçimlerinde “Beyaz Amerikalı Katolikler”in yüzde 60’ı Trump’a, “Hispanik Katolikler”in üçte ikisi ise Hillary Clinton’a oy verdi. Trump, FBI’a soruşturma iznini verirken bu dengeyi dikkate almış olabilir. Zira Demokratlar’ın, Kasım’daki Kongre seçimlerinde bu olayı gündeme taşıyacakları belli.
Öte yandan ilginç bir gelişmeye işaret etmemiz gerekiyor. ABD’nin etkili Cizvit-Katolik yayınlarından “America/The Jesuit Review” dergisi, Kavanaugh’u desteklemekten vazgeçti. Dergi, Cizvit eğitimli Kavanaugh için destek kampanyası başlatmıştı. Dergi, kürtaj yasağını savunan Kavanaugh için oy istiyordu. Ford’un Senato’daki duruşmasının ardından Dergi editörleri yayınladıkları açık mektupta Kavanaugh’un adaylığının geri çekilmesi çağrısında bulundular. Editörler, Kavanaugh’un onaylanması durumunda Yüksek Mahkeme kararlarının on yıllar boyunca tartışılacağını ve toplumun bölüneceği uyarısında bulundular. “Kürtaj” kadar “cinsel taciz”in de Katolikler için sosyal bir mesele olduğunu belirten Editörler, Kavanaugh’un yerine bir başka muhafazâkâr adayın kolayca bulunacağını da ifade ettiler.
Derginin değişen tutumu ABD’deki Katolik kiliselerinde yaşanan cinsel istismarlar karşısında büyüyen tepkiyle de ilgili elbette. Diğer yandan bu tutumu, Katolik kuruluşların, “cinsel tacizlere karşı kadın hareketi”ni göz ardı edemeyeceklerinin işareti olarak görmek gerekiyor.
#ABD
#Donald Trump
