Salgın Netanyahu’yu köşeye kıstırdı..

04:0026/07/2020, Pazar
G: 26/07/2020, Pazar
Abdullah Muradoğlu

Küresel salgın her ülke yönetimini bir bir sınavdan geçiriyor. Bu sınavda iyi not alanlar da var, geçersiz not olan yönetimler de var. Küresel salgının en fazla vurduğu ülkeyse ABD oldu. Trump’ın salgına verdiği cevaplar, salgının daha da yayılmasına sebebiyet verdi. Gelinen noktada vaka sayılarında ve hastane yatışlarında ciddi artışlar yaşanıyor. Salgına karşı mücadelede gösterilen zaafiyetin Kasım seçimlerinde Trump’ı zorlayacağıysa açık şekilde görülüyor. Yapılan anketlere göre Trump zayıflıyor,

Küresel salgın her ülke yönetimini bir bir sınavdan geçiriyor. Bu sınavda iyi not alanlar da var, geçersiz not olan yönetimler de var. Küresel salgının en fazla vurduğu ülkeyse ABD oldu. Trump’ın salgına verdiği cevaplar, salgının daha da yayılmasına sebebiyet verdi. Gelinen noktada vaka sayılarında ve hastane yatışlarında ciddi artışlar yaşanıyor. Salgına karşı mücadelede gösterilen zaafiyetin Kasım seçimlerinde Trump’ı zorlayacağıysa açık şekilde görülüyor. Yapılan anketlere göre Trump zayıflıyor, Demokrat aday Joe Biden ise yükseliyor.

Salgın, Trump’ın Ortadoğu’daki en iyi arkadaşı olan Binyamin Netanyahu’yu da çok ciddi şekilde sarstı. İsrail’de son bir yıl içinde üç seçim yapıldı. Netanyahu’nun liderliğini yaptığı “LİKUD” partisi ve müttefiki partiler de , “Generaller Partisi” olarak bilinen “Mavi-Beyaz” cephesi de bu seçimlerde hükümet kuracak sayıya ulaşamadı. Trump yönetiminin İsrail’e yaptığı bütün kıyaklara rağmen, yenilenen bütün bu seçimlerde Netanyahu başarısız oldu.

“Mavi-Beyaz” bloku, Netanyahu ile koalisyon hükümeti kurmayacağını her defasında ilân etmişti. Netanyahu hakkında üç ayrı yolsuzluk suçlamasıyla dava açılmıştı. Mavi-Beyaz’ın koalisyona razı olması Netanyahu’ya yeniden dokunulmazlık kazandıracaktı. Mavi-Beyaz’ın seçmenleriyse “LİKUD” ile koalisyona sıcak bakmıyorlardı. Bu yüzden İsrail’de bir dördüncü seçim gündemdeydi. Ancak salgın, iki partiyi bir araya getirdi. “LİKUD” ve “Mavi-Beyaz” “dönüşümlü Başbakanlık” modelinde anlaştı. 17 Mayıs’ta göreve başlayan yeni hükümette Başbakanlık, Netanyahu’ya verildi. Netanyahu 18 ay sonra yerini Mavi-Beyaz’ın lideri Benny Gantz’a bırakacak. Netanyahu’nun anlaşmaya bağlı kalıp kalmayacağıysa merak konusuydu.

Filistinliler açısından iki parti arasında ciddi bir fark bulunmuyor. İki parti de işgal altındaki Batı Şeria’daki yasa dışı Yahudi yerleşimlerinin ilhak edilmesini savunuyor. Trump da “Yüzyılın Anlaşması” olarak ilân ettiği sözde “Ortadoğu Barış Plânı”nı duyururken iki Siyonist lideri Beyaz Saray’da bir araya getirmişti. Filistinliler ise haklı olarak bu plâna şiddetle karşılar.

Şu sıralar kendi derdine düşen Trump, “Ortadoğu Barış Plânı”ndan hiç söz etmiyor. Trump plânın yürütülmesini Başdanışmanı ve Damadı Jared Kushner’e bırakmıştı. Netanyahu ile “Kushner ailesi” öteden beri yakın dostlar. Bu ilişkinin Trump yönetiminin Filistinlileri sıkıştırarak sözde barış plânını kabul etmeye zorlama girişimlerinde de etkili olduğu açık.

Netanyahu Temmuz başlarında “Batı Şeria”nın büyük bölümünü ilhâk etmeyi plânlıyordu. Amerikan medyasında yer alan haberlere göreyse Beyaz Saray’dan Netanyahu’ya acele etmemesi gerektiğine dair mesajlar gönderilmiş. Bu telkinlerin yanı sıra “COVİD 19” salgınının yol açtığı sorunlar ilhâk planını sekteye uğratmış görünüyor. Koalisyon ortağı Benny Gantz da Netanyahu’nun “ikinci dalga” olarak zuhur eden salgına karşı odaklanması gerektiğini söylüyor. Netanyahu ile hükümet kurduğu için seçmenlerince ihanetle suçlanan Benny Gantz salgınla mücadelede Netanyahu’nun kendisini ön plâna çıkarmasından ayrıca rahatsızdı.

Ne var ki Netanyahu yönetimi salgının durdurulmasını sağlayamadı. Ekonomi krizde ve İsrail iş gücünün dörtte biri işsiz kaldı. İsrail gençleri haftalardır sokaklarda Netanyahu hükümetini protesto ediyorlar. Anketlere göre Netanyahu’nun onay puanı da çok ciddi oranlarda düştü.

Yolsuzluk ve rüşvet suçlamasıyla yargılanan Netanyahu’nun duruşması salgın gerekçesiyle Ocak 2021’e ertelenmişti. Ertelemeyi Netanyahu’nun avukatları istemişti. Netanyahu’yu bekleyen en büyük tehlike de, bu. Şimdi Netanyahu’nun hükümeti bozarak yeni bir seçimi zorlayacağı konuşuluyor. Netanyahu’nun Başbakanlık koltuğunu Benny Gantz’a bırakmayı istemediği söyleniyor. Yeni bir seçim ise yargılamayı uzatmak anlamına geliyor. Salgınla mücadelede gösterilen yetersizliğin yanısıra ekonominin çöküşünün “LİKUD” içindeki Netanyahu karşıtı hizipleri cesaretlendirdiği de ayrıca ifade ediliyor. Netanyahu’nun koalisyon ortağı “Mavi-Beyaz” ise salgın fırtınasından yara almadan sıyrılmaya çalışıyor.

#Netanyahu
#Salgın
#Yolsuzluk
#İsrail