Ukrayna-Tayvan hattı

04:0023/01/2022, Pazar
G: 23/01/2022, Pazar
Abdullah Muradoğlu

ABD’de oy haklarıyla ilgili yasa paketinin Senato’dan onay alabilmesi için 60 oy kuralının değiştirilmesi gerekiyordu. Cumhuriyetçiler pakete karşı oldukları için Demokratlar basit çoğunluk kuralını getirmek istiyorlardı. Senato’da kural değişikliğine gidilebilmesi içinse 50 Demokrat senatörün oy birliği sağlaması şart idi. Daha önce değindiğim gibi Demokrat Parti’nin merkez kanadına mensup Senatörler Joe Manchin ile Krysten Sinema kural değişikliğine karşı oldukları için bu girişimin akamete uğrayacağı

ABD’de oy haklarıyla ilgili yasa paketinin Senato’dan onay alabilmesi için 60 oy kuralının değiştirilmesi gerekiyordu. Cumhuriyetçiler pakete karşı oldukları için Demokratlar basit çoğunluk kuralını getirmek istiyorlardı. Senato’da kural değişikliğine gidilebilmesi içinse 50 Demokrat senatörün oy birliği sağlaması şart idi. Daha önce değindiğim gibi Demokrat Parti’nin merkez kanadına mensup Senatörler Joe Manchin ile Krysten Sinema kural değişikliğine karşı oldukları için bu girişimin akamete uğrayacağı belliydi. Nitekim geçtiğimiz Çarşamba Senato’da kural değişikliğine ilişkin oylamada 50 Cumhuriyetçi’nin yanı sıra Manchin ve Sinema’nın karşı oy kullanması sebebiyle bu girişim başarısızlıkla sonuçlandı.

Demokratlar oy haklarıyla ilgili paket için başka seçenekleri zorlayacaklar tabii ama “Ukrayna meselesi” Biden Yönetimi’ni ziyadesiyle meşgul eden bir kriz olarak öne çıkmış görünüyor. ABD’de bir süredir Rusya’nın Ukrayna’ya saldıracağına ilişkin tartışmalar yaşanıyordu. Moskova bu iddiaları reddediyor. Washington’daki Rus karşıtı şahinlerse tam tersini düşünüyorlar. Aslında Ukrayna meselesinin özünde “NATO”nun Doğu ve Orta Avrupa’da genişleme politikası yatıyor. Bu bölgelerdeki birçok ülke daha önce “Sovyetler Birliği” içerisindeydi. Birçok ülkeyse NATO’ya karşı kurulan “Varşova Paktı”nın üyeleriydi. Şimdi bu ülkelerin çoğu NATO üyesi. Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO’ya dahil olma girişimleriyse Moskova için “kırmızı çizgi”. Putin’in Ukrayna politikası NATO’nun Rusya sınırlarına doğru genişlemesini önlemeye matuf. ABD ve Rusya arasındaki görüşmelerin ana konusu da, bu.

ABD’nin Çin ile küresel jeo-konomik güç rekabetine odaklanması için Avrupa’nın güvenlik mimarisinin çözüme kavuşması gerekiyor. Bu çözümün anahtarıysa, Rusya. Öte yandan ABD Avrupa’nın Çin’e karşı açılan ‘Yeni Soğuk Savaş’a iştirak etmesini istiyor. Washington’da Rusya’nın Çin’den uzaklaştırılması gerektiğini savunan stratejistler de var tabii. Rusya ABD’nin bu ihtiyacının farkında. 1970’lerin başlarında, yani eski Soğuk Savaş döneminde ABD, Mao Zedung liderliğindeki Çin ile diplomatik ilişki kurmak suretiyle Sovyetler Birliği’ni çevreleme politikasını güçlendirmiş idi. Amerika’nın Yeni Soğuk Savaş’ının Çin’i çevreleme politikasıysa Rusya’yı Çin’den uzaklaştırmayı, yanı sıra Avrupa’yı yanına çekmeyi içeriyor.

Önceki ABD Başkanı Donald Trump Rusya’nın Baltık Denizi üzerinden Almanya’ya daha fazla doğalgaz nakledecek olan “Kuzey Akım-2” projesine iştirak eden Rus şirketlerine yaptırım getirmişti. Biden bu yatırımlardan feragat etti.

Bu feragat hem Almanya’yı, hem Rusya’yı memnun etti. Rus gazı daha önce Ukrayna üzerinden Avrupa’ya ulaşıyordu. “Kuzey Akım-1” ve “Kuzey Akım 2”, Ukrayna’yı neredeyse tamamen devre dışı bırakmak anlamına geliyor.

“Kuzey Akım-2” projesi tamamlanmış durumda, ancak yeni Alman Hükümeti hattın düzenleyici onayını askıya almış idi. Askının kaldırılmasının “Ukrayna krizi”nin çözüme kavuşturulmasına bağlı olduğu anlaşılıyor. Hattın devreye girmesi halindeyse Ukrayna hem büyük malî kayıplar yaşayacak, hem Rusya’ya karşı stratejik kozunu kaybetmiş olacak.

Biden’ın Kiev’e danışmadan yaptırımlardan feragat etmesi Ukrayna’da şok etkisi yapmıştı. ABD’deki Rus karşıtı şahinlerse Biden’ın feragat kararının Ukrayna’yı ve Avrupa’yı Rusya karşısında zayıf düşürdüğünü savunuyorlar. Nitekim Cumhuriyetçi şahinlerden Senatör Ted Cruz yaptırımların tekrar devreye sokulmasına ilişkin bir tasarıya öncülük etti. Tasarı 13 Ocak’ta ABD Senatosu’nda oylamaya sunuldu. Tasarının geçmesi için 60 oya ihtiyaç vardı. Tasarıya 6 Demokrat senatör “evet” oyu verdi.

Ne ki tasarıya destek 55 oyla sınırlı kaldı.

Amerika’daki Çin karşıtı şahinlere göreyse, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi durumunda ABD’nin caydırıcı bir cevap vermemesi hem müttefikler, hem rakipler nezdinde “zayıflık” olarak algılanacak. Tabii ki Şahinlerin işaret ettiği rakiplerin başında “Çin” geliyor. Amerikan medyasında Çin’in yakın bir gelecekte Tayvan Adası’nı işgal etmeye hazırlandığına dair iddialar epeydir dolaşımda. Bu iddiaları dillendiren şahinlere göre Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesine caydırıcı bir cevap verilmemesi Çin’i Tayvan’a girmeye teşvik edebilir. Sözün kısası, “Ukrayna Krizi” sadece Ukrayna ile ilgili değil. Diğer uçta Tayvan var, Çin var.

#Ukrayna
#Tayvan
#ABD