“Çirkin Amerikalı”

04:0027/04/2021, Salı
G: 27/04/2021, Salı
Abdullah Muradoğlu

ABD BaşkanıJoe BidenBirinci Dünya Savaşı sırasında “Osmanlı Türkiyesi”nde yaşanan “1915 Olayları”nı ‘soykırım’ olarak yaftalayarak Türkiye aleyhtarı lobilere seçimden önce verdiği sözü yerine getirdi. Biden’ın Türkiye’ye yönelik bir iftiradan tarihi gerçekmiş gibi bahsetmesi ABD’nin ‘müttefik’ anlayışının ne kadar kof olduğunun en bariz göstergelerinden biri oldu.Bir imparatorluk olarak Osmanlı’nın kurduğu nizamda soykırımcı bir zihniyete yer olmadığını söylemek bile lüzumsuz. İyi bir tarih öğrencisi

ABD Başkanı
Joe Biden
Birinci Dünya Savaşı sırasında “
Osmanlı Türkiyesi
”nde yaşanan “1915 Olayları”nı ‘soykırım’ olarak yaftalayarak Türkiye aleyhtarı lobilere seçimden önce verdiği sözü yerine getirdi. Biden’ın Türkiye’ye yönelik bir iftiradan tarihi gerçekmiş gibi bahsetmesi ABD’nin ‘
müttefik
’ anlayışının ne kadar kof olduğunun en bariz göstergelerinden biri oldu.
Bir imparatorluk olarak Osmanlı’nın kurduğu nizamda soykırımcı bir zihniyete yer olmadığını söylemek bile lüzumsuz. İyi bir tarih öğrencisi olmayan Biden, iyi bir diplomat ve iyi bir devlet adamı olmadığını da gösterdi. Asya, Avrupa ve Afrika’ya uzanan mazisiyle dünya tarihinin en önemli bileşeni olan
“Türk tarihi”
bütün haşmetiyle ortada duruyor. Bu tarihte ‘soykırım’ aramak tonlarca saman yığınının içinde toplu iğne aramak kadar abesle iştigal etmek demek.
ABD, herhangi bir ülkeye ahlakçılık taslayacak en son ülkedir. Bir kere ABD’nin kendisi Kızılderili kırımının ve Afrikalı Siyahların köleciliği üzerine kurulmuş bir devlet.
Kristof Kolomb
gelmeden önce ABD’nin güneyinde 10 milyon yerli yaşıyordu. Gerçekte bir Kızılderili katili olan Kolomb’tan sonra güneydeki yerli nüfusu bir milyona kadar düştü. Amerikalı tarihçi
Prof. Howard Zınn, “Amerika Birleşik Devletleri Halkları Tarihi”
kitabında ABD’nin gerçek tarihine ışık tutuyor. Prof. Zinn ABD’nin askeri kahramanlar olarak gördüğü Başkanlar
Andrew Jackson
ve
Theodore Roosevelt’
ten
“ırkçı Kızılderili katilleri”
olarak bahsediyor.

ABD’nin kökünde Kızılderili katliamı, kölecilik ve ırkçılık yatıyor. Kızılderili toprakları üzerinde yükselen Amerikan zenginliğinde ülkelerinden kaçırılan Afrikalıların köle emeği var. Biden yönetimindeki ABD’de en güncel tartışma konusuysa Siyahiler’e yönelik ayrımcı polis şiddeti.

Konu katliamdan açılmışken, ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’nın son aylarında imza attığı katliamlara da değinmek gerekiyor. Şubat 1945’te Amerikan ve İngiliz uçakları Almanya’nın Dresden kentine havadan bomba yağdırdı. Birkaç gün devam eden saldırılarda kente yaklaşık 4 bin ton bomba atıldı. Dresden’i yakıp kavuran bombardımanda insan kayıpları 25 bin ila 200 bin arasında değişiyor. Saldırı sırasında Amerikalı yazar
Kurt Vonnegut
da oradaydı. Amerikan askeri olan Vonnegut bir süre öce Almanlar’a esir düşmüştü. Vonnegut
“Mezbaha No 5”
isimli meşhur romanında bizzat tanık olduğu Dresden katliamını anlatıyor. Vonnegut Dresden’de yaşananları Hiroşima’da yaşananlardan daha korkunç olarak betimliyordu.
Sivillere yönelik bir diğer ABD saldırısı ise Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine yönelikti. Ancak bu kez kullanılan bombalar
“atom bombaları”
oldu. Böylece
“ABD nükleer bomba kullanan ilk devlet”
olarak tarihe geçti. Aslında bu saldırıların da savaşın kaderini değiştirmekle ilgisi yoktu. Japon ordusu, Japon İmparatoru’nun tahtında kalması şartıyla teslim olmak istiyordu. Ne ki ABD savaşa devam etti. ABD Temmuz 1945’de Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombası attı. 150 bin insan hayatını kaybederken, radyasyona maruz kalan daha fazlasıysa ölüme terk edildi. Bu saldırılardan 2 ay sonra savaş bitti. Amerikalılar Japon İmparatoru’nun da yerinde kalmasına izin verdiler. Yani, olan zavallı masum sivillere oldu.

ABD’nin çok yakın tarihinde Kore, Vietnam, Afganistan, Irak savaşları var. Afganistan ve Irak’ın işgal edilmesinde o dönemde etkili bir senatör olan Biden’ın da önemli rolü var. Irak düzmece gerekçelerle işgal edildi. ABD’nin gerekçelerinin yalan olduğu ortaya çıkmasına rağmen yüzbinlerce insanın öldüğü savaştan hukuki olarak kimse sorumlu tutulmadı. Keza 20 yıldır Afganistan’da bulunan ABD’nin hava saldırılarında da on binlerce sivil can verdi.

ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dışardaki tablosu
“Çirkin Amerikalı”
deyimiyle betimlenir. Bu yakın tarihte Güney Amerika’da, Ortadoğu’da, Güneydoğu Asya’da, Afrika’da birçok askeri darbe var. Seçilmiş hükümetleri deviren Amerikan yanlısı darbeler ABD’nin demokrasi, özgürlük ve insan haklarının savunucusu olduğu iddiasını tümüyle boşa çıkarıyor. ABD’nin Ortadoğu’da askeri diktatörlükleri ve zalim monarşileri koruyup kolladığını çocuklar bile biliyor. Binlerce sivili katleden generalleri arkalayan, bu rejimlere yılda milyarca dolar pompalayan ABD’nin herhangi bir ülkeye ahlakçılık vazetmesi kadar komik bir şey olabilir mi?
#ABD
#Joe Biden
#Kristof Kolomb
#Howard Zınn
#Amerika Birleşik Devletleri Halkları Tarihi
#Andrew Jackson
#Theodore Roosevelt
#Irkçı Kızılderili katilleri
#Kurt Vonnegut
#atom bombaları
#nükleer bomba