ABD BaşkanıJoe BidenPerşembe günü Çin LideriŞi Cinpingile 2 saat 17 dakikalık bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşmenin ana başlıklarından birisiyse ABD ve Çin arasındaki “ticaret savaşları”ydı. Çin medyasında yer alan bilgilere göre Şi, Biden’a tedarik zincirlerini kesmek ve ekonomik bağları koparmak gibi ekonominin yasalarına aykırı hareketlerin, ABD ekonomisini güçlendirmeyeceği gibi dünya ekonomisini daha kırılgan hale getireceğini ifade etmiş.Hiç kuşkusuz, bu sözlerin hedefinde ABD’de Senato
ABD Başkanı
Perşembe günü Çin Lideri
ile 2 saat 17 dakikalık bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşmenin ana başlıklarından birisiyse ABD ve Çin arasındaki “
ydı. Çin medyasında yer alan bilgilere göre Şi, Biden’a tedarik zincirlerini kesmek ve ekonomik bağları koparmak gibi ekonominin yasalarına aykırı hareketlerin, ABD ekonomisini güçlendirmeyeceği gibi dünya ekonomisini daha kırılgan hale getireceğini ifade etmiş.
Hiç kuşkusuz, bu sözlerin hedefinde ABD’de Senato ve Temsilciler Meclisi’nden iki partili destekle geçen bir yasa tasarısı yer alıyor. “Çin Yasası” veya
olarak da bilinen Yasa, mikroçip üretimi dahil Amerikan yarı iletkenler endüstrisine 52 milyar dolarlık hibe ve teşvik sağlıyor. Yasa yarı iletken üretimi yapacak şirketlere yüzde 25 civarında vergi indirimi de öngörüyor. Öte yandan araştırma-geliştirmeye de yüklü miktarlarda fon aktarılacak.
“CHIPS Yasası”nın geçmesi için büyük silah şirketleri, otomativ sektörü ve bilgisayar üreticileri de Biden Yönetimi, Senato ve Temsilciler Meclisi nezdinde çok yönlü lobi yapıyorlar idi. Geçtiğimiz haftaysa lobiciler Washington’da adeta bir “yıldırım harekâtı” gerçekleştirdiler.
ABD’nin Ukrayna’ya verdiği “
” füzeleri başta olmak üzere birçok silah sisteminde gelişmiş çipler kullanılıyor. Lobiciler ABD’nin askerî-teknolojik üstünlüğünü sürdürebilmesi için çip üretimine öncelik vermesi gerektiğini savunuyorlar. Tabii ki bu savunmanın hedefinde de “Çin” yer alıyor. Yasanın savunucuları Çin’in askerî-teknolojik rekabette ABD’yi geçmeye çok yakın mesafede olduğuna vurgu yapıyorlar. Bu bağlamda çip üretimi bir
meselesi olarak etiketleniyor. Tabii, Çin odaklı bu etiketleme
Pekin’i bir hayli rahatsız ediyor.
Aslında CHIPS Yasa tasarısı
1 yıldır gündemdeydi. Ancak tasarı ABD Kongresinin iki kanadındaki
’in engeliyle karşılaşmıştı. O kadar ki Demokratlar, Senato Cumhuriyetçileri’nin lideri
’ı Amerikan işçilerine ve Amerikan endüstrisine karşı “Çin Komünist Partisi”nin yanında yer almakla bile suçlamıştılar. Geçtiğimiz hafta McConnell tutumunu değiştirdi. McConnell ile birlikte 17 Cumhuriyetçi Senatör Çarşamba günü yapılan oylamada tasarıya “evet” oyu verdi. Temsilciler Meclisi’ndeki oylamadaysa, Cumhuriyetçi liderlerin aksi yöndeki çağrılarına rağmen 24 Cumhuriyetçi Vekil “evet” oyu kullandı. “Hayır” oyu veren Cumhuriyetçiler’e göreyse Yasa, Çin’e karşı yeterince sert değil.
1990’da çip üretiminin yüzde 40’a yakını ABD’de üretiliyordu. Bugünse sadece yüzde 12’si ABD’de üretiliyor. Sebebiyse, Çin başta olmak üzere yarı iletken üretiminin
olan ülkelere kaymış olmasıydı. “CHIPS Yasası” ile Tayvan ve Çin arasında bağlantı kurulmasının sebebiyse, Tayvan’ın gelişmiş mikroçip endüstrisinde dünyada ilk sırada olması. Dünyada en gelişmiş yarı iletkenler dahil çiplerin yüzde 90’dan fazlası Tayvan’da üretiliyor.
ABD Savunma Bakan Yardımcısı
“CHIPS Yasası”nın kabul edilmesinden önce silah şirketlerinin temsilcileriyle yaptığı bir toplantıda yarı iletkenlerin yapay zekadan hipersonik silahlara ve yeni nesil ağlara kadar tüm teknolojiler için hayati önem taşıdığını belirterek,
“Yarı iletkenler, Çin ile olan teknoloji rekabetimizin sıfır noktasıdır”
demişti. Biden Yönetimi’ne göre Tayvan başta olmak üzere dışardan çip tedarikinin kısıtlanması durumunda ABD’nin savunma yeteneği Çin karşısında çok ciddi şekilde zayıflayacak.
ABD’de
olarak nitelediğim iki partili şahinler Çin’in çok yakın bir gelecekte Tayvan’ı işgal edeceğini öne sürüyorlar. Buna göre Çin Tayvan’ı ilhak ettiğinde çip üretiminde dünya pazarını kontrol gücüne sahip olacak. Yarı iletkenleri
olarak etiketleyen şahinler, Tayvan’ı Çin’in ekonomik yükselişini durdurmanın bir aracı olarak görüyorlar.
20. Yüzyılda petrol kaynaklarını kontrol etmek küresel sistemin egemenleri için birinci öncelikti. 21 yüzyıldaysa,
, özellikle ABD ve Çin arasındaki
olarak da çerçevelenen
ta petrolün yerine alacak gibi görünüyor. Şimdi ‘Yeni Soğuk Savaş’ın arka fonundaysa
, “Yarı iletkenleri kontrol edenler yeni teknolojiyi kontrol ederler, yeni teknoloji kontrol edenler dünyayı da kontrol ederler”
türküsü çalıyor.
#ABD
#Çin
#Joe Biden
#Tayvan