ABD 20 yıldır Afganistan’da. Amerikan askerleri ilkin Kasım 2001’de Afganistan’a girmiştiler.“Taliban rejimi”yıkıldı, işgal yönetimi, ardından ABD kontrolünde Afgan hükümeti kuruldu, ancak ülkede kalıcı bir düzen kurulamadı. Taliban ülkenin yarısından fazlasını kontrol ediyor, ABD himayesindeki Afgan Hükümeti’nin bunu tersine çevirmesi ise mümkün gözükmüyor.Afganistan’daki Amerikan savaşının 20 yıl sürebileceğini kimse tahmin etmiyordu. İşgal birkaç ay sürecek, yeni bir düzen tesis edildikten sonraysa
ABD 20 yıldır Afganistan’da. Amerikan askerleri ilkin Kasım 2001’de Afganistan’a girmiştiler.
yıkıldı, işgal yönetimi, ardından ABD kontrolünde Afgan hükümeti kuruldu, ancak ülkede kalıcı bir düzen kurulamadı. Taliban ülkenin yarısından fazlasını kontrol ediyor, ABD himayesindeki Afgan Hükümeti’nin bunu tersine çevirmesi ise mümkün gözükmüyor.
Afganistan’daki Amerikan savaşının 20 yıl sürebileceğini kimse tahmin etmiyordu. İşgal birkaç ay sürecek, yeni bir düzen tesis edildikten sonraysa Amerikan askerleri ülkeyi terk edecekti. Hiç de öyle olmadı. Afganistan,
nden sonra Amerika için de bir bataklığa dönüştü.
döneminde dünyanın iki süper gücünden biri olan Sovyetler Birliği 1979’da girdiği Afganistan’dan 10 yıl sonra utanç verici şekilde çekilmek zorunda kalmıştı.
19. yüzyılda işgalci İngilizler de Afganistan’da hakimiyet kuramayarak geri çekilmişlerdi. Bu yüzden Afganistan
“İmparatorluklar mezarlığı”
olarak anılıyor. 19. yüzyılın küresel askeri ve ekonomik gücü İngiltere idi. Bu rolü ikinci dünya savaşından sonra Amerika üstlendi. Son iki yüzyıl içinde Afganistan dünyanın en büyük üç askeri gücü tarafından işgal girişimine maruz kaldı. Sovyetler ve Amerikan işgali dahil olmak üzere Afganistan 40 yıldır savaş hali yaşıyor. Özetle söylemek gerekirse emperyalist süper güçler Afganistan’da dikiş tutturamadılar. Hatta
nun Sovyet İmparatorluğu’nun bitişinin son sahnesi olduğu bile söylenir.
ABD’nin Afganistan’da harcadığı paranın trilyon dolarları bulduğu söyleniyor. Aslına bakılacak olur ise
“Amerikan-Askeri Endüstriyel Kompleksi”
dışında bu savaşın kazananı yok. Trump’ın 2016’da seçimleri kazanmasında etkili olan faktörlerden biri, Afganistan’daki askerleri geri çekme vaadiydi. Pentagon generallerinin ve iki partili desteğe sahip savaş yanlısı şahinlerin baskısını aşamayan Trump 4 yıllık Başkanlığının son döneminde Taliban ile anlaşma yapabildi. Anlaşmaya göre ABD Mayıs 2021’de bütün askerlerini Afganistan’dan çekmeyi kabul etmişti.
ABD Başkanı
seçim kampanyasında ABD askerlerini Afganistan’da tutmayacağını ilân etmişti. Biden, Trump’tan farklı olarak çekilme işleminin Eylül ayına kadar uzatılmasını istiyordu. Biden’ın Çarşamba günü yaptığı açıklamaya göre Mayıs ayı başında başlayacak olan asker çekme girişiminin 11 Eylül günü noktalanması öngörülüyor. Afganistan işgali 2001’de ABD’ye yönelik ‘11 Eylül terör saldırıları’ gerekçesiyle başlatılmış idi. Biden’ın Amerikan askerlerinin son çekilme işlemini 11 Eylül’ün 20. yıldönümüne denk getirmesi dikkat çekici.
Afganistan işgalinin ABD için başarısızlıkla sonuçlandığı aşikâr. ‘Amerika’nın sözde
iddiası 20 yıllık işgale rağmen fiyaskoyla sonuçlandı. Irak örneğinde de, Afganistan örneğinde de açıkça görüldüğü gibi, Amerika’nın yıkma gücü var, ancak nizâm inşa etme gücü yok. Nizâm inşa edemeyen bir gücün sadece yıkıcı olmasından “Amerikan Askeri Endüstriyel Kompleks” dışında bir faydalanıcısı olmayacaktır tabii. Biden’ın Afganistan’dan çıkma kararına itiraz edenlerin askeri-endüstriyel yapıyla ilişkili olmalarıysa sürpriz değil.
Biden’ın ABD’nin en uzun savaşını bitirme kararını Sol kanat Demokratlar ile “Önce Amerika Trumpçıları” alkışlıyor. Pentagonist entelektüeller, Neocon’lar, iki partili şahinler ise şiddetle tepki gösteriyor. Biden’ı eleştirenler ABD’nin Vietnam’dan çekilmesinin ardından Kuzey Vietnam güçlerinin bütün ülkeyi ele geçirmesini emsal gösteriyorlar. Buna göre ABD koşulsuz olarak ayrılırsa Afgan Hükümeti de ABD himayesindeki Güney Vietnam hükümetiyle aynı kaderi paylaşacak. Böyle bir durum ise ABD’nin müttefiklerine yanlış sinyaller gönderecektir.
Amerikan askerlerinin kalmasını isteyenlerinin birçoğunun ABD’nin 2001’de Afganistan ve 2003’te Irak işgallerini hararetle savunan isimler olması şaşırtıcı değil. ABD’nin sözde küresel bir imparatorluk olarak ayakta kalmasını
hali içinde olmasına bağlı sayan dış politika şahinlerinin savaşların sebebiyet verdiği insan kayıplarıyla ilgilenmedikleri zaten belli.
Karar vermek başka, sonuç almak başka. Eylül ayına daha çok var. Bu arada neler olur, neler yaşanır bilinmez tabii ama zamana oynayan Biden’ın kararından geri adım atması da çok zor.
#ABD
#Biden
#Trump
#Vietnam
#Pentagon