Amerika’da “oy hakları kavgası” kızışıyor

04:0016/01/2022, Pazar
G: 16/01/2022, Pazar
Abdullah Muradoğlu

Amerika’da seçim sisteminin demokratikleştirilmesine ilişkin tartışmalar yerleşik iki parti arasındaki siyasî kutuplaşmanın ana unsurlarından birini teşkil ediyor. Geçtiğimiz Perşembe günü oy kullanma haklarıyla ilgili iki ayrı yasa tasarısı tek paket haline getirilerek Temsilciler Meclisi’nde oylanarak kabul edildi. Demokratların dar bir farkla çoğunluğu elde tuttukları Temsilciler Meclisi’ndeki oylamada Cumhuriyetçilerse yasa paketine “hayır” oyu verdiler.Aslında mesele Amerikan seçim sisteminin“Beyaz

Amerika’da seçim sisteminin demokratikleştirilmesine ilişkin tartışmalar yerleşik iki parti arasındaki siyasî kutuplaşmanın ana unsurlarından birini teşkil ediyor. Geçtiğimiz Perşembe günü oy kullanma haklarıyla ilgili iki ayrı yasa tasarısı tek paket haline getirilerek Temsilciler Meclisi’nde oylanarak kabul edildi. Demokratların dar bir farkla çoğunluğu elde tuttukları Temsilciler Meclisi’ndeki oylamada Cumhuriyetçilerse yasa paketine “hayır” oyu verdiler.

Aslında mesele Amerikan seçim sisteminin
“Beyaz Amerikalılar”
ın egemenliğini koruma çerçevesinde teşekkül ettirilmesinden kaynaklanıyor. Köleci Amerikan rejiminin mağdurları olan Siyahî Amerikalılara oy kullanma hakkıysa büyük bir mücadelenin sonunda 1965’deki
“Seçmen Hakları Yasası”
yla verildi. Köleci mirasa tutunan birçok eyaletteyse kısıtlamalar örtük olarak devam etti. Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen yasa paketi Senato’ya gidecek. Ancak Senato’daki iki parti arasındaki mevcut oy dengesi itibariyle durum pek iç açıcı değil.
100 üyeli Senato’da Demokratlar ve Cumhuriyetçiler’in sayısı eşit durumda. Amerikan Başkan Yardımcısı
“Senato Başkanı”
şapkası da taşıyor. 50’ye 50 oyla kitlenen oylamalarda Başkan Yardımcısı oy kullanarak bu engel aşılabiliyor. Mevcut durumda, Başkan Yardımcısı
Kamala Harris
Demokrat Parti’den seçildiği için denge Demokratlardan yana işliyor. Ancak oy haklarıyla ilgili paketin geçmesi için 60 oy gerekiyor. Yani Demokratlar’ın 10 Cumhuriyetçi senatörün oyuna ihtiyaçları var. Yine bazı tasarılar “67” oy, bazılarıysa “51” oy ile geçebiliyor.
Demokratlar, Beyaz Saray’ı, Temsilciler Meclisi’ni ve Senato’yu elde tuttukları halde istedikleri her yasayı geçirebilecek güce sahip değiller. Mevcut sistem
“İki partili mutabakat”
ı dayatıyor. İki partinin mutabık olduğu tasarılarsa kolayca geçebiliyor. ABD’deki siyasî ve kültürel kutuplaşma İki partili mutabakatı zayıflattığı için birçok tasarı Senato’dan onay alamıyor. Bu yüzden Demokratlar, Senato’daki oylamalarda
“basit çoğunluk”
sistemine geçmek için bastırıyorlar. Basit çoğunluk, “51” oyu alan tasarının geçmesi anlamına geliyor.
Demokrat Parti sadece Cumhuriyetçiler’in engeline takılmıyor.
“Demokrat Parti’deki Cumhuriyetçiler”
olarak nitelenen iki Senatör,
Joe Manchin
v
e Kyrsten Sinema
“60 oy”
kuralının değiştirilmesine itiraz ediyorlar. ABD Başkanı
Joe Biden
bile bu iki senatörü ikna edemedi. Manchin ve Sinema Demokrat Parti için çok çok önemli olan alt yapı ve sosyal yardımlarla ilgili bazı yasa paketlerinin geçmesini de engellemiştiler. Demokrat Parti’nin İlerici-Sol kanadının yoğun baskıları da iki senatörün fikirlerini değiştirmeye yetmedi.

Senatörler Krysten ve Manchin, Amerikan yönetim sisteminin payandası olan İki partili mutabakatı ortadan kaldıracağı gerekçesiyle basit çoğunluk sistemini istemediklerini ifade ediyorlar. Diğer Demokratlarsa İki partili mutabakatın Cumhuriyetçiler’in elinde siyasi bir oyuncak haline getirildiği, yanı sıra Amerikan demokrasisini baltaladığını savunuyorlar.

2020 seçimleri sonrasında yaşanan olayların 2022 ve 2024 seçimlerinde de yaşanabileceği gerekçesiyle Demokratlar teyakkuz halindeler. Cumhuriyetçilerin yönettiği eyaletlerin birçoğunda
“erken oy kullanma”,
“posta yoluyla oy kullanma”
ve oy sayımlarıyla ilgili hususlar başta olmak üzere seçmen haklarına ciddi kısıtlamalar getirildi. Büyük çoğunluğu Demokratlar’a oy veren “Siyahî Amerikalılar”ın önemli kısmıysa Cumhuriyetçi eyaletlerde yaşıyorlar. Söz konusu kısıtlamalar 2024’te yapılacak olan Başkanlık seçimlerinde seçim sonuçlarını Cumhuriyetçiler lehine etkileyecek nitelikteler. “İç savaş” söylemlerinin yoğunluk kazandığı tartışmalar Amerikan demokrasisinin derin bir kriz içinde debelendiğini gösteriyor.
Öte yandan
“Beyaz Amerikan”
olmayan göçmenlerin nüfus içindeki payları giderek artıyor. Bu nüfus değişimi Cumhuriyetçilerin en büyük korkusu. Özünde
“Beyaz
üstünlükçülüğe” dayanan sistem öteden beri Amerikan demokrasisine tasallut etmiş durumda. Siyahî Haklar mücadelesinin simge isimlerinden
Martin Luther King
1968’de bir suikast sonucunda hayatını kaybetmişti. ABD’de
“17 Ocak”
King’in doğum günü olarak kutlanıyor. Demokratlar bu hafta oy hakları yasa paketinin Senato’dan geçmesi için bastıracaklar ama önce oylama kurallarını değiştirmek durumundalar. Ne ki bu kuralları değiştirmek bir hayli zor gözüküyor.
#Amerika
#Temsilciler Meclisi
#Demokrat Parti
#Cumhuriyetçi