Okul değil rüşvet istedi

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve CHP’nin 2 meclis üyesi hakkındaki 25 milyonluk rüşvet iddialarının sahibi Sinan Aygün, TOGO İkiz Kulelerinin satış ofisinde basın toplantısı düzenledi. Aygün, Yavaş’ın, “25 milyon lira ifadesi okul inşaatını konuşurken geçtiği” iddialarına yanıt verdi.

OKUL DEĞİL RÜŞVET İSTEDİ

Okul yapımına ilişkin protokolün 16 Mart 2017’de imzalandığı ancak inşaatının mahkemece durdurulduğunu anlatan Aygün, “Mansur Yavaş hala benden 25 milyonu okul için istediğini iddia ediyor... 25 milyon okulun bedelini sen nerden buldun? Eğer sen belediyenin işlerini de 5-7 milyonluk işi 25 milyona veriyorsan vay halimize... Çıktığı programın başında ‘bunlar 100 milyon rant ediyor 1 milyon okul yapıyorlar’ diyor. Programın sonunda da ‘bizim arkadaş 25 milyonluk okulun pazarlığını yapmaya gittiler’ diyor. Hani okul 1 milyondu? 25 milyon da yanlış 1 milyon da yanlış. Okulun değeri arsa dahil yaklaşık 7 milyondur. 25 milyon nereden çıktı o zaman? Benimle okul pazarlığı yapmaya geldiyseniz ki öle bir şey de yok. Bu kadar para okul bedeli olamaz. Bu Mansur’dan Ankara’nın çekeceği var diye düşünüyorum” dedi.

ABİ NE VERECEKSİN!

Sinan Aygün, TOGO İkiz Kuleler’deki iddialara konu görüşmeden bir gün önce, 12 Aralık’ta belediyede CHP meclis üyeleriyle gerçekleştirdiği görüşmeyi de anlattı. Belediyeye çağrıldığını söyleyen Aygün, şunları kaydetti: “Grup odasına girdik. Belediyenin bürokratları yok. 8 meclis üyesinden 2’si ‘Abi ne vereceksin?’ dediler. Ben de ‘Siz de hiç mi korku yok, bu nasıl bir soru, burası dinleniyordur, benimle bu konuyu nasıl konuşuyorsunuz? Bana böyle bir teklifle gelmeyin’ dedim. CHP’nin grup odası burası, yüzlerine ‘Ne kadar cesaretli adamlarsınız’ dedim.”

ÇELİŞKİLİ 2 AYRI KARAR

Aygün, mühürlenen TOGO İkiz Kuleler ile ilgili idare mahkemesindeki dava sürecini de anlattı. Aygün, ilk önce Şehir Plancıları Odasının ruhsat iptali talebiyle dava açtığını ancak Ankara 7. İdare Mahkemesince davacı odanın söz konusu davayı açma ehliyeti olmadığından davanın reddine karar verildiğini belirtti. Söz konusu kararın istinaf mahkemesi tarafından da onararak kesinleştiğini ifade eden Aygün, daha sonra aynı konuya ilişkin Mimarlar Odası tarafından Ankara 12. İdare Mahkemesine dava açıldığını kaydetti. Aygün, ancak bu sefer diğer idare mahkemesinin aksine 12. İdare Mahkemesinin Mimarlar Odası’nın dava açabileceğine karar verdiğini ve davanın oda lehine sonuçlandığını aktardı. Aygün, “İşte sorun bu. Biz de ‘Daha önce istinafa götürdük, davayı kazandık. Bunu da istinafa götür’ diyoruz. ‘Götürmem’ diyor. Ya niye götürmüyorsun? Açılan dava da bana değil. Kamu kurumunun aleyhine sonuçlanan bir davada, kamu kurumunun bunu sonuna kadar götürmesi lazım. Mansur Yavaş ne yapıyor? O karara 30 gün içerisinde itiraz etmesi lazım. Ama bekliyor bekliyor itirazın son günü 13 Aralık’ta, bu sırada adamlar geliyor gidiyor görüşmeler oluyor, saat 16.57’de itiraz ediyorlar. Ancak saat 17.25’te ise itirazı geri çekiyorlar” şeklinde konuştu.

Londra’da kimin evi var?

Sinan Aygün, Yavaş’ın FETÖ iddiasına ilişkin açıklamaları şöyle sürdürdü: “Mansur Yavaş’a diyorum ki, ‘Benden rüşvet istediler, benden para istediler’, o da diyor ki, ‘Sinan Aygün FETÖ’cü. Parayı FETÖ’cülere verdi, para yurt dışına kaçtı.’ Hayatımın hiçbir devresinde yurt dışına bir lira para yollamadım. Yurt dışında gayrimenkul almadım. Acaba Londra’da kimin evi var, kimlerin ne şirketleri var? Bir de bunun araştırın bakalım. FETÖ’cülükle suçlanacak en son insan benim. (Ergekondan tutuklanmasını hatırlatarak) Ben FETÖ’cü olsam, başıma bunlar gelir miydi? 1 Temmuz 2008’de el konulan param ve mallarım, bugün ayın 23’ü ve hala alamadım. Harf sırasına göre iade ediliyor. Şu mallarımı da iade etsinler de onları da satayım inşaatımı bitireyim diye düşünüyorum.” Bu arada rüşvet iddialarının hedefindeki Mansur Yavaş da dün Aygün hakkında, “FETÖ’ye finans sağladığı” iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

Belediye için mahzurlu

Mansur Yavaş’ın 950 milyon rant iddialarına da cevap veren Aygün, “25 bin metrekare inşaat yapmam gerekirken 120 bin metrekare inşaat yapmışım. Fazladan 95 bin metrekare inşaat yapmışım, bunun değeri de 950 milyonmuş. Bu adam Ankara’yı yönetecek, gerçekten belediye için mahsurlu bir adam. Ben rantı da ona veriyorum, arsayı da, iki tane kuleyi de ona veriyorum. Burasını 550 milyona gelsin benden alsın. Yerin yedi kat altındaki otopark olan yeri rant olarak söylüyor. Adamın teknik bilgisi olmadığı için, hiçbir konuda bilgisi olmadığı için otoparkı da su deposunu da satacağımı zannediyor” dedi.

Mühürleyemeyiz demişlerdi!

Aygün, Ankara Büyükşehir Beledisi tarafından davacı Mimarlar Odasına 28 Kasım 2019 tarihinde gönderilen bir yazıya işaret etti. Söz konusu yazıda, 22 Kasım 2019’da inceleme yapıldığı ve bu inceleme sonucunda inşaat seviyesinin yüzde 75 olduğu, inşaatın biten kısımlarının ruhsat eki mimari projelerine uygun olduğu belirtiliyor. Aygün, söz konusu yazıya ilişkin, “Yazıda, ‘Siz bize dilekçe verdiniz, biz bunu inceledik, senin talebini yapamayız, mühürleyemeyiz’ diyor. Ama ayın 15’inde gelip burayı mühürlüyor” ifadesini kullandı.

Yavaş’tan suç duyurusu

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Sinan Aygün hakkında ‘terörizmin finansmanı hakkındaki kanuna muhalefet ve terör örgütüne yardım etmek’ suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.