Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında meslekten ihraç edilen Ergenekon davasının hakimlerinden Hüsnü Çalmuk'un "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı dava karara bağlandı. Hüsnü Çalmuk, 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Davanın 10 Haziran'da görülen duruşmasında açıklanan mütalaada, FETÖ'nün nihai amacına ulaşmak için öncelikle mahrem alan olarak gördüğü yargıyı ele geçirebilmek amacıyla örgüt elemanlarını bu makama getirdiği, bu kapsamda örgütün yargı ayağındaki uzantıları tarafından proje soruşturma ve kovuşturmaların üretildiği belirtilmişti.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Hüsnü Çalmuk ve avukatı katıldı. Duruşmada, davanın müdahillerinden eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ile emekli orgeneraller Tuncer Kılınç ve Hurşit Tolon'u da avukat İlkay Sezer temsil etti.
Duruşmada savunma yapan sanık Çalmuk, 4 yıl 3 aydır tutuklu olduğunu belirterek,
"Kısır bir döngü söz konusu. Buradan kimseye ekmek çıkmaz. Yıllardır dijital verilere ilişkin rapor bekleniyor, gelmedi. Suçsuzum hakkımda beraat kararı verilmelidir."
dedi.
"Ergenekonla ilgili aynı kararın hazırlanmasına imza atarım"
FETÖ'cüler tarafından atanmadığını iddia eden Çalmuk,
"Zaman makinesiyle geri dönecek olsam, yine Beşiktaş'taki DGM'ye (Devlet Güvenlik Mahkemeleri) dönsem, Ergenekonla ilgili aynı kararın hazırlanmasına imza atarım. Gece yarılarına kadar çalıştım. Devleti koruduğum için buradayım. Ergenekon terör örgütü yaptıklarıyla adeta kaosun kaldırım taşlarını döşemiştir. Yapılan erken müdahalelerle yapacakları darbe, teşebbüs aşamasında kalmıştır."
ifadelerini kullandı.
Müdahillerin avukatı İlkay Sezer, sanığın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını ve tutukluluğun devamına karar verilmesini istedi.
Tutukluluk halinin devamına karar verildi
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Çalmuk'a
"silahlı terör örgütüne üye olmak"
suçundan önce alt sınırdan uzaklaşarak 8 yıl hapis cezası verdi. Suçun Terörle Mücadele Kanunu kapsamında olması sebebiyle cezayı yarı oranda arttırarak
cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkilerini dikkate alarak 10 yıla düşürdü. Heyet, Çalmuk'un tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Heyet, sanığın "anayasayı ihlal", "cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından ise beraatine hükmetti.
Mütalaada 15 yıla kadar hapsi istenmişti
Davanın 10 Haziran'da görülen duruşmasında açıklanan mütalaada, FETÖ'nün nihai amacına ulaşmak için öncelikle mahrem alan olarak gördüğü yargıyı ele geçirebilmek amacıyla örgüt elemanlarını bu makama getirdiği, bu kapsamda örgütün yargı ayağındaki uzantıları tarafından proje soruşturma ve kovuşturmaların üretildiği belirtilmişti.
Çalmuk'un örgüt için en mahrem kabul edilen özel yetkili mahkemelere hakim olarak yerleştirildiği ifade edilen mütalaada,
sanığın Ergenekon davasının yargılamasını yapan, kapatılan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde üye hakim olarak görev yaptığı kaydedilmişti.
Mütalaada, Çalmuk'un hakimlik görevinde sempati ve iltisak boyutunu aşacak şekilde FETÖ'nün amacını benimseyerek örgütün hiyerarşik yapısında yer aldığı, bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olduğu, kendi iradesini örgüt iradesine terk ettiği aktarılmıştı.
Sanığın,
"silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen mütalaada, "anayasayı ihlal", "cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs"
suçlarından ise beraati talep edilmişti.
#FETÖ
#Ergenekon
#Hüsnü Çalmuk