AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Kızılcahamam Eliz Hotel'de düzenlenen AK Parti 29. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı devam ederken, basın çadırında düzenlediği toplantıda gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Toplantıda kongre sürecinin nasıl işleyeceği, takvimin nasıl yürüyeceğinin paylaşıldığını aktaran Çelik, AK Parti TBMM Grup Başkanı Naci Bostancı tarafından TBMM'deki çalışmalarla ilgili bilgi verdiğini söyledi.
Çelik, Medya Tanıtım Başkanlığı tarafından iletişim stratejisi ve yeni medya düzeni üzerine bir sunum gerçekleştirildiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin 1 yıl içerisindeki uygulamalarda ne tür geri dönüşler alındığı, bunların nasıl değerlendirildiği, nasıl konumlandırıldığı, çeşitli kesimlerin bu uygulamalara dönük değerlendirme ve tavsiyelerinin ne olduğuna yönelik kapsamlı bir sunum yapıldığını anlatan Çelik, herkesin kendi faaliyet alanı içerisinden bu değerlendirmeye katkı yaptığını söyledi. Çelik, son oturumda adalet, içişleri ve güvenlik, dış politika konularıyla ilgili sunum yapıldığını da aktardı.
Yargı reformu meselesinin de burada geniş kapsamlı şekilde değerlendirildiğini ifade eden Çelik, bunun iki aşamalı olarak düşünülebileceğini, birincisinin yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını sağlayacak şekilde, yargısal kalitenin artırılmasına dönük gerçekleşecek tasarruflar olduğunu söyledi.
Çelik, bu kapsamda hakim ve savcılara coğrafi teminat getirilmesi, hakim ve savcı yardımcılığı müessesesiyle belli bir deneyimden sonra hakim ve savcı konumuna gelinmesi, ihtisaslaşma gibi yargısal kaliteyi artıracak, yargı bağımsızlığını güçlendirecek, yargı tarafsızlığını teminat altına alacak, böylece yargısal kalitenin standartlarını güçlendirecek birtakım tedbirler bulunduğunu kaydetti.
Vatandaşın gündelik hayatına dokunan, devletten beklediği hizmeti devletten vatandaşa bakan gözle değil, vatandaştan devlete bakan gözle değerlendiren düzenlemelerin hayata geçecek olmasının önemine işaret eden Çelik, bunlardan en önemlisinin yargısal süreçlerin sadeleştirilmesi olduğunu dile getirdi.
En sıkıntılı konulardan birinin idareyle birey arasında ya da idarenin iki unsuru arasında bir ihtilaf çıktığında vatandaşın zarar görmesi olduğunu dile getiren Çelik, bunun engellenebilmesi için alternatif çözüm yollarının üretilebilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Bireysel hak ve özgürlüklerin artırılmasıyla ilgili önemli bir çalışmanın da söz konusu olacağını bildiren Çelik, "Çok uzun bir zamandır terörle mücadele eden bir ülkeyiz. 15 Temmuz'da FETÖ'nün darbe girişimine karşı güçlü bir tepki verdik. Bu tepki karşısında aldığımız tedbirler hukuka uygun olmasına rağmen haksız birtakım eleştirilere muhatap oluyor. Ama reform sürecimizi sürdürüyoruz. Hem bireyin hak ve özgürlüklerinin artırılması, en önemlisi de ifade özgürlüğünün genişletilmesi bakımından burada güçlü kalemler yer alacak." diye konuştu.
Çelik, uzun tutukluluk sürelerinin bir tür cezalandırmaya dönüşmesi karşısında alınacak tedbirlerin son derece önemli olduğunu, bu nedenle yargılamanın makul bir sürede, vatandaşa belli bir süre verilerek yapılmasının önem taşıdığını kaydetti.
Havalimanlarında insanların bilmedikleri bir suçtan veya aranmadan dolayı alıkonulduklarını da belirten Çelik, bu konudaki mağduriyetin de giderileceğini söyledi. Bu konuların özgürlük, güvenlik dengesi gibi belli bir paradigmaya sıkışmış olarak tartışıldığına işaret eden Çelik, şu değerlendirmeyi yaptı:
Çelik, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Türkiye'nin etrafında yükselen radikalizmin ülkeye olan etkilerinden, bunun terör tehdidine dönüşmesinden, ülkenin çevresindeki vekalet savaşlarının ülkeye dönük yansımalarına kadar geniş kapsamlı bir sunum yaptığını anlattı.
İslam düşmanlığı, nefret suçları ve göç düşmanlığı üzerinden terör örgütlerinin kendilerine oluşturmaya çalıştıkları fay kırıklarının son derece önemli olduğunu dile getiren Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
İçişleri Bakanlığının ajandasına bakarken her zaman sadece güvenlik perspektifinden bakıldığını, aslında vatandaşı ilgilendiren çok önemli meseleler üzerinde, çok kapsamlı müzakereler yapıldığını belirten Çelik, "Uyuşturucuyla mücadele konusunu da bu kampta özel bir gündemle ele aldığımızı söyleyebilirim." dedi.
Kadına şiddet meselesinde uygulamadaki son durumun, rakamlarla ortaya konulan gerçekliğin, daha fazla ne yapılabileceğinin, sahada siyasetçiler olarak kadına şiddetin önlenmesi konusunda kendi yapabileceklerinin neler olduğunun da konuşulduğunu aktaran Çelik, İçişleri Bakanlığının yaptığı çalışmaların gözden geçirildiğini bildirdi.
Okullardaki güvenlik meselesine de değinen Çelik, şunları söyledi:
"Anne babalardan gelen şikayetler çerçevesinde, şikayet olmasa bile hassasiyetler çerçevesinde okulların etrafındaki güvenlik meselesine çok özel bir önem veriyoruz. Bütün anne babalara buradan seslenmek isterim, sizin bize, partimize, hükümetimize ilettiğiniz bütün talepleri tek tek inceliyoruz. Okulların etrafıyla ilgili bize ilettiğiniz bütün şikayetleri, bütün hassasiyetleri tek tek yazıyoruz ve bunlar üzerinde çalışıyoruz. Bu çerçevede okulların etrafındaki güvenlik meselesi, çocukların sadece okula teslim edilip o dersi görmesi değil, çocuğun yaşadığı okulun çevresi, oradan evine gelirkenki ortam, bütün bu konularda anne babaların müsterih olacağı çalışmaları sürdürüyoruz."
Trafik güvenliği konusundaki çalışmaların güçlü bir şekilde devam ettiğini de belirten Çelik, bu konuda büyük ilerleme sağlandığını kaydetti. Çelik, "Vatandaşımızın gündelik hayatının standartlarının yükseltilmesi, medeni bir toplum düzeninin standartlarının yükseltilmesi konusunda bu meseleler enine boyuna tartışılmıştır." dedi.