Meydanı'na Roma İmparatoru 1. Konstantin tarafından 4. yüzyılda yerleştirildiği varsayılan "Milyon Taşı" sayesinde "dünyanın sıfır noktası" kabul edilen İstanbul'un, 130 yıl önce Greenwich'e kaptırdığı bu unvana tekrar kavuşması tartışmaya açıldı.
İstanbul Aydın Üniversitesi Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Yalçın Koçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'un, Roma İmparatorluğu'na da başkentlik yaptığını anımsattı.
Roma İmparatoru 1. Konstantin'in, 4. yüzyılda şehrin kurulduğu tarihi yarımadada, Ayasofya'nın karşısına yerleştirdiği düşünülen Milyon Taşı'nın, bugün de yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olduğunu söyledi.
Koçak, coğrafi anlamda da özellikleri bulunan Milyon Taşı hakkında şu bilgileri verdi:
"Doğu Roma ve Batı Roma deniliyor ama neyin doğusu, neyin batısı? Greenwich'e göre bu ikisi de doğuda kalıyor. Demek ki bu ikisinin arasında bir doğu-batı çizgisi var. O çizgi de Ayasofya'dan geçen çizgi. Bu çizgi, Ayasofya'dan da eski. Dünyada hangi başkentin diğer başkentlere mesafeleri bir yerde yazar? Hiçbir yerde yok ama İstanbul'da, Milyon Taşı'nın üzerinde yazılıydı. Bu taş duruyor, bu konuda şahitlik ediyor. Sıfır meridyen, İstanbul'dan geçiyordu ve bu sıfır meridyen, kente 'İstanbul Mean Time'ı getirdi, yani 'İstanbul Ana Zamanı'nı. Bugün kullandığımız saatler, Greenwich Mean Time (GMT). Büyük bir merkez olarak neden daha küçük bir merkezi baz alalım? Hala bugün 15 ülke İstanbul'un saat dilimini kullanıyor, vakit olarak bu kenti baz alıyorsa biz neden başkasınınkini baz alalım? Bunlar gençliğimize bir soru işareti olsun."
Osmanlıca tartışmalarına değinen Koçak, "Sadece dedelerimizin mezar taşlarını değil, haritaları, tapuları, vakfiyeleri, kayıp haklarımızı da okumamızı istemiyorlar" dedi.
İstanbul'un uzun yıllar Milyon Taşı dolayısıyla "dünyanın sıfır noktası" kabul edildiğini belirten Koçak, 1884'te Washington'da düzenlenen "sahte" bir coğrafya kongresiyle dünyanın sıfır noktasının Greenwich'e kaydırıldığını söyledi.
Yalçın Koçak, Türkiye'de Devrim Yasaları ile bu durumun kabul edildiğini ifade ederek, "Zoraki olarak bize kabul ettirildi. Bu hadisenin arka perdesini Lozan zabıtlarında aramak lazım" dedi.
"Ayasofya'nın en büyük sırrı, aleminde gizli"
Dünyanın sıfır merkezinin değişmesiyle İstanbul'un çok şey kaybettiğini dile getiren Koçak, şunları kaydetti:
"Ayasofya'nın tepesindeki halkanın iki ismi var, 'Halkayı Saadet' veya 'Halkayı Hilafet.' Halkayı Saadet, yani 'mutluluk şehri' ama İstanbul, artık yaşayanına mutluluk vermiyor. İstanbul, tekrar dünyanın merkezi olmalı. Merkezin değişmesiyle hilafet de gitti. Hilafet halkası da unutturuldu. Artık İslam aleminin hilafeti yok. Birilerinin artık bu konunun üstüne gitmesi lazım. Güneydoğu'da 'Bağdadi' denilen bir serseri çıkıyor, 'Ben halifeyim' diyor, cihat ilan ediyor. Düzmece bir cihat ortada ve Müslüman kanı akıyor. Bu nasıl bir hilafet, nasıl bir cihat ki Müslüman, Müslüman'ı kesiyor, boğazlıyor. Bunların hepsi, Ayasofya'nın aleminde gizli. Ayasofya'nın sırlarından en büyüğü budur."
İstanbul Aydın Üniversitesi Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Yalçın Koçak, İstanbul'un tekrar dünyanın merkezi olabileceğini ifade ederek, "Bu konumu geri kazanmak, bizim kararlılığımıza bağlı. Tekrar dünyanın merkezi İstanbul olursa dünyada çok büyük şeyleri değiştiririz. Çok büyük bir eksen değişmesi olur. Saatler, kavramlar, coğrafyalar değişir" diye konuştu.
Osmanlı haritalarında, Ayasofya Camisi başlangıç meridyeni
Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi'nde konuyla ilgili makaleleri yer alan Astronom Yakup Emre de 1884'te 25 ülkeden 41 delegenin katıldığı coğrafya kongresinde, 22 oyla "0 meridyeni" kabul edilen GMT'nin dünyanın kullanacağı uluslararası zaman dilimi olduğunu anlattı.
Kongrede, Washington, Berlin ve Paris'in yerine Londra'nın Greenwich semtinin, dünya deniz ticaretini yürüten denizcilerin yüzde 70'inden fazlasının Greenwich zaman dilimini kullanması nedeniyle seçildiğini belirten Emre, Osmanlı'nın da dünya haritalarında Greenwich'i esas aldığını aktardı.
Osmanlı'nın hakim olduğu toprakları gösteren haritalarda, Ayasofya Camisi'nin kubbesinden geçen "Arz-ı Halife" veya "Arz-ı İstanbul" denilen meridyenin, "başlangıç meridyeni" olarak kullanılmaya devam edildiğini ifade eden Emre, şunları söyledi:
"Müslümanlar da saatlerini buraya göre ayarlamışlar. Bu uygulama, Takvim, Saat ve Ölçülerde Değişiklik Kanunu ile 1932'de son bulmuş, ülke içinde de Greenwich esas alınmıştır. Bizans İmparatorluğu zamanında ise Milyon Taşı başlangıç meridyeni olarak kullanılmaktaydı. Milyon Taşı, Konstantinopolis'e ulaşan Antik Roma yollarının başlangıç noktası ve dünya üzerindeki diğer şehirlerin bu şehre olan uzaklığının hesaplanmasında kullanılan 'sıfır noktası'ydı."