Bu hafta vizyona girecek olan filmler arasında hem Türk sinemasından hem de ABD sinemasından önemli isimler var. Cem Yılmazın oynadığı ve yeni çocuk ünlülerden Murat Efe Parlar'ın eşlik ettiği 'İftarlık Gazoz', Oscar'a, Altın Küre'ye ve BAFTA'ya adını damgalayan 'Spotlight' ve üç farklı filmle birlikte, yarın vizyonda beş yeni film var.
1970'ler Türkiye'sinin barış ve huzur dolu Ege kasabalarından birinde ailesi ile beraber yaşayan Adem, zeki ve çalışkan bir öğrencidir. 5.sınıfı yeni bitiren Adem, yaz tatilini boş geçirmek istemez ve ailesine Gazozcu Cibar Kemal Usta ile çalışmak istediğini söyler. Zor da olsa ailesinden izni koparan Adem gazozcu çırağı olarak çalışmaya başlar. Ramazan ayının başıdır ve Adem camide imamın oruç ile anlattıklarını üzerine alınır, üstelik Berna da oruç tutacaktır. Küçük olduğu için oruç tutmasına izin vermeyen ailesinden gizli oruç tutmaya başlar fakat Ege'nin yaz sıcağında, bir yandan da gazoz satarken oruç tutmak hiç de kolay değildir. Hele de bozmanın kefareti 61 gün iken ve Berna'nın aslında direk orucu tuttuğunu öğrenmişken! Susuzluk ve açlık onu çok yormuştur, seraplar görmeye başlar. Adem'in yaşadığı bu zorluklar, onu bir maceranın içine sürükler. Bitmek bilmeyen bu uzun gün, Gazozcu Ustası Cibar Kemal ve Adem için nasıl tamamlanacaktır?
Yüksel Aksu'nun yönetmenliğini yaptığı filmde Cem Yılmaz, Berat Efe Parlar, Okan Avcu, Yılmaz Bayraktar gibi isimler yer alıyor.
Gerçek bir hikayeden esinlenen film, taciz olayıyla gündeme gelen bir kilisenin kendini aklamaya çalışmasını ve bu tacizi aydınlatma çalışa Boston Globe gazetesi yazarını konu alıyor. Gazetenin yazarlarından oluşan 'Spotlight' takımı, Katolik Kilisesi'ndeki taciz iddialarıyla ilgili eski defterleri inceler. Bir senelik araştırmaların sonucunda, Boston'ın üst düzey dini, yasal ve idari birliğine ait on yıllarca gizlenen gerçekler gün yüzüne çıkar.
Yönetmenliğini Tom McCarthy'nin üstlendiği filmde Michael Keaton, Mark Ruffalo, Rachel McAdams ve Liev Schreiber gibi isimler oynuyor.
Gerçek bir hikayeden uyarlama olan film, sahil güvenlik tarihindeki en büyük gemi kurtarma operasyonunu konu alıyor. 18 Şubat 1952'de İngiltere'nin doğu kıyılarını yerle bir eden, yoluna çıkan bütün gemileri parçalayan fırtına, Boston'a bağlı SS Pendleton T-2 petrol tankerini ikiye ayırır. 30 kişilik mürettebatı bulunan gemi hızla sulara gömülmeye başlar. Massachusetts'te bulunan Amerikan Sahil Güvenlik ofisi alarma geçer ve mürettebatı kurtarmak içn bir ekibi görevlendirir.
Craig Gillespie'nin yönetmenliğini yaptığı filmin oyuncu kadrosunda Chris Pine, Casey Affleck, Ben Foster, Holliday Grainger ve John Ortiz gibi isimler yer alıyor.
Pelin, bir mağazanın kasiyer ve reyon görevlisi olarak çalışan, evlilik arifesinde bir kadındır. Uzun zamandır nişanlı olduğu İlker'le masraflı ve yoğun bir evlilik hazırlığına girmiştir. Nikaha on gün kala ise, Pelin, büyük bir hayal kırıklığı yaşar.
Sükrü Özyıldız, Hande Doğandemir ve Mithat Can Özer'i buluşturan filmin yönetmen koltuğunda Andaç Haznedaroğlu oturuyor. Filmde Özcan Deniz'de konuk oyuncu olarak bulunuyor.
1958 yılında, savaştan 13 yıl sonrasında Federal Almanya Cumhuriyeti sadece kurtarılmamış hatta ilerlemektedir. Fakat Naziler nerededirler? Kamplarda kimler ölmüştür? Her şey süt ve baldan olan bir diyarda olabilecek en iyisi gibi görünür. Almanya'daki insanları unutkanlık havası sarar… İdealist genç bir savcı olan Joham Radmann davayı araştırmaya karar verene kadar. Radmann, şimdilerde Berlin'de öğretmenlik yapmakta olan fakat geçmişte ölüm kampı komutanı Charles Schulz'in yargılanması için çabalar. Yeni bir dönemin doğuşudur, hiç kimse bunun farkında değildir. Fakat farkındalığa giden yol uzun ve zorlu olacaktır.
Alexander Fehling, Andre Szymanski, Friederike Becht gibi isimlerin rol aldığı filmin yönetmeni ise Giulio Ricciarelli.