ABD başta olmak üzere uluslararası koalisyon güçlerinin söz konusu ikircikli tutumunun sembol noktalarından biriyse İncirlik Hava Üssü. İncirlik'te yoğun bir şekilde hava faaliyetlerinde bulunan ABD güçlerinin, Türkiye'nin sınırötesi operasyonlarına karşı pasif bir rol üstlendiği ortaya çıktı.
Türkiye'nin ABD savaş uçaklarına DEAŞ'a karşı hava operasyonlarında İncirlik üssünü kullanma izni verdiği bilinirken, bu uygulamaya ABD'nin katılmadığı görülüyor.
ABD'nin İncirlik Üssü'ndeki faaliyetleri son günlerde Türkiye'nin yeniden gündemine taşındı. Terör örgütü PYD'yi 'müttefik' olarak tanımlayan ABD'nin İncirlik'teki varlığı tartışılıyor. Bu kapsamda 15 Temmuz'un ardından kısa süreliğine kapanan üssün, 1974'te ise ABD'nin kullanımına kapatıldığı biliniyor.
FETÖ'nün darbe girişiminin ardından 16 Temmuz'da ABD Konsolosluğu, İncirlik Üssü'ne giriş çıkışların durdurulduğunu ve elektriklerin kesildiğini açıkladı.
Önceki saatlerde FETÖ'nün darbe girişiminde İncirlik üssünde 24 saat süreyle havada uçaklara yakıt ikmali yapan tanker uçakta görevli 4 mürettebatla darbeye teşebbüs suçuna iştirak eden jandarma görevlileri, sözde sıkıyönetim komutanı ve sıkıyönetim hakim ve savcılarının da bulunduğu toplam 10 kişi gözaltına alınmıştı.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında ABD'nin uyguladığı silah ambargosuna karşılık Türkiye de İncirlik'i gündeme taşımıştı. Alınan karar kapsamında İncirlik'in ABD kullanımını askıya alma kararı uygulanmıştı.
ABD'nin Türkiye'ye karşı terörle mücadelede takındığı tutum ve İncirlik Üssü'nün Türkiye için hareket etmemesi 'İncirlik ABD'ye kapatılmalı mı?' sorusunu gündeme taşıdı. Bu kapsamda Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın dün yapmış olduğu açıklamada, "İncirlik'i kapatma hakkı bizim elimizde. Ama önce şartlar değerlendirilir" dedi.
Türkiye, 24 Ağustos tarihinde başlatmış olduğu Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Suriye'deki terör unsurlarıyla mücadele aşamasında kararlı adımlar atıyor. Operasyonel faaliyetlerin başarılı bir şekilde ilerlediği görülürken, Türkiye'ye destek vermesi gereken NATO ve müttefik ülkelerin sessiz kalması dikkati çekiyor. Yeni Şafak, hükümet yetkililerinden sokaktaki vatandaşa, bugünlerin ABD'yle ilgili en çok tartışılan üç konu başlığına yanıt arıyor.