AK Parti’de “Yeni Atılım Dönemi; Demokrasi, Değişim, Reform” sloganıyla düzenlenen. 3. Olağanüstü Büyük Kongre başladı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kurucusu olduğu partiye 998 gün sonra yeniden genel başkan seçileceği kongrede, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişte önemli bir adım daha atılacak.
Kongrede temel yol haritasının yanı sıra Erdoğan’ın, bir de eylem planı açıklaması bekleniyor. Tüm kesimlere yönelik mesaj verecek olan Erdoğan, ekonomiye yönelik önemli açıklamalarda bulunacak. Diğer yandan kongrede birlik ve beraberlik tablosu da çizilecek. Erdoğan’ın kongrede vereceği mesajlar arasında reformlar üzerinde durması bekleniyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti 3. Olağanüstü Büyük Kongresi'nde, bin 370 delegenin imzasıyla Genel Başkanlığa tek aday gösterildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tarihi kongrede 988 gün sonra partililere seslendi. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Kongremizi şereflendiren kıymetli misafirler, sevgili yol arkadaşlarım, değerli hanım kardeşlerim, sevgili gençler, kıymetli kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum.
Adalet ve Kalkıma Partimizin 3'üncü Olağanüstü Büyük Kongremizin partimiz, ülkemiz, milletimiz, demokrasimiz, dünyanın dört bir yanındaki dost kardeşlerimiz için hayırlara vesile olmasını Allah'tan temenni ediyorum.
Bu vuslat kongresi için salonumuza teşrif eden tüm kardeşlerime hoş geldiniz diyorum. Yurt dışından teşrif ederek bu mutlu günümüzü bizlerle paylaşan misafirlerimize ayrıca hoş geldiniz diyorum. Kurulduğu 14 Ağustos 2001'den bugüne kadar AK Parti teşkilatında görev almış genel başkanlarımıza, kurucularımıza, merkez karar ve yönetim kurulu üyelerimize, bakanlarımıza, milletvekillerimize, il, ilçe, belde başkanlarımıza, belediye başkanlarımıza, köy, mahalle temsilcilerimize, sandık müşahitlerimize, tüm gönüldaşlarıma şükranlarımı sunuyor, her birini ayrı ayrı selamlıyorum.
Bundan yaklaşık 3 yıl önce, 27 Mayıs 2014 tarihinde yine bu salonda sizlere 'Her bitiş, yeni bir başlangıçtır' diyerek ayrılmıştık. Tabii bu sadece hukuki bir ayrılıktı. Gönüllerimiz hiçbir zaman ayrı düşmedi. Sevinçlerimizi de hüzünlerimizi de hep tek yürek, tek kalp olarak yaşadık. Şimdi de tam 998 gün sonra yine aynı salonda, 'Nerede kalmıştık' diyerek yeniden bir aradayız."
28 Şubat müdahalesinde demokrasimiz ağır yara almıştı. Vesayet altındaki partilerin milletle bağları neredeyse tamamen kesilmişti.
AK Parti demokrasinin teminatıdır. Mazeret yerine çözüm üreterek milletimizin gönlünün baş köşesindeki yerimizi korumayı başardık. İşin sırrının yaptığımız hizmetler olduğunun bilinciyle mücadeleden mücadeleye koştuk. Bu uzun yolculukta elbette geride kalanlar oldu ama AK Parti olarak bizim ne menzilimiz değişti, ne de milletimizle aramızdaki rabıtamız zayıfladı. Gece-gündüz gittiğimiz bu yolun uzun ince bir yol olduğunu, daha çok kat edeceğimiz yol olduğunu bildik ve bununla devam ettik. Rabbim ömür ve imkan verdikçe milletimize hizmet yolunda hep birlikte çalışmayı sürdüreceğiz.
Kim dönerse dönsün biz dönmeyiz bu yoldan. İster 3 Kasım 2002'de olduğu gibi Meclis'e sokmasınlar, ister 2008'de olduğu gibi partimizi kapatmaya çalışsınlar, ister 2013'te olduğu gibi sokakların altını üstüne getirsinler, ister 15 Temmuz'daki gibi darbe yapıp canımıza kast etsinler, ne yaparlarsa yapsınlar biz bu yoldan dönmeyeceğiz. Milletimizin karşısında boynumuz bükük, mahcup durmaktansa içerideki ve dışarıdaki alçakların karşısına dimdik dikilir, kaderimiz neyse ona rıza gösteririz.
İftirayla, yalanla dolanla yıllarca milletin tertemiz duygularını istismar edenlerin maskesi düşmüştür. Oyunları 17-25 Aralık ve 15 Temmuz'da tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır. İhanet çetesiyle ilişkisini çağrımız üzerine kesenler kendilerini kurtardılar. Özel haberleşme programlarını kullanarak üyeliklerini sürdürenler için yapacak bir şeyimiz kalmadı. Bu eli kanlı mücadele kapsamında ihraçlar, gözaltılar, tutuklamalar ve soruşturmalar bir mecburiyettir. Türkiye'nin ve Türk milletinin bu örgütün bir başka ihanet teşebbüsüne daha tahammülü yoktur. Eğer bu mücadele gerektiği gibi güçlü şekilde yürütülmezse ülkemiz çok daha büyük tehlikelerle karşı karşıya kalacaktır. Herkesi FETÖ ile mücadeleye destek vermeye davet ediyorum. İtirafçılık oyunları ile bu mücadelenin sulandırılmasına izin vermeyeceğiz.
Örgütün mensuplarını tanıyanlar çok iyi bilirler ki bu yapı içindeki kimselerde samimi bir pişmanlık yoktur. Kamudan yapılan ihraçlar, soruşturmalar bir mecburiyettir. Türkiye'nin bir ihanet teşebbüsüne daha tahammülü yoktur. Güçlü şekilde yürütülmezse ülkemiz çok daha büyük tehlikelerle karşı karşıya kalacaktır. Herkesi bu mücadeleye destek vermeye davet ediyorum. Kirli pazarlıklarla, itirafçılık oyunları ile mücadelenin sulandırılmasına izin vermeyeceğiz. FETÖ ile mücadelenin maşeri vicdana halel getirmeyecek yöntemlerle sürdürülmesi şarttır. Bu konuda önümüzdeki günlerde çok daha kararlı mücadele yürütülmesini temin edeceğiz. Pensilvanya'da niçin besleniyor?
Türkiye'nin ve Türk milletinin, bu örgütün bir başka ihanet teşebbüsüne daha tahammülü yoktur. Eğer bu mücadele gerektiği gibi güçlü şekilde yürütülmezse ülkemiz çok daha büyük tehlikelerle karşı karşıya kalacaktır. Bunun için herkesi, ucu en yakınlarımıza dokunsa bile, bu mücadeleye destek vermeye davet ediyorum. Avukatlar aracılığıyla yürütülen kirli pazarlıklarla, göz boyamaya yönelik itirafçılık oyunlarıyla bu mücadelenin sulandırılmasına izin vermeyeceğiz. FETÖ ile mücadelenin, milletimizin fedakarlıklarına layık olacak ve maşeri vicdana halel getirmeyecek yöntemlerle sürdürülmesi şarttır.
Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet anlayışı parti tüzüğümüze girmiştir. Her kim bunlara sataşırsa milletimizin haysiyetine el uzatmış demektir.
Son zamanlarda ağır darbeler alan terör örgütünü ve silahla aralarına mesafe koymayan destekçilerini her bakımdan çok daha zor günler bekliyor. Türkiye, ayağındaki bu bölücü terör prangasından kurtulma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Türkiye'de başaramadıkları ihaneti komşu ülkelerde hayata geçirmenin çabası içinde olanların heveslerini inşallah oralarda da kursaklarında bırakacağız.
FETÖ'den PKK'ya ve DEAŞ'a kadar terör örgütlerinin, ihanet çetelerinin hiçbiriyle meselem şahsi değildir. Buradaki mesele ülkemizin ve milletimizin istiklali, istikbali, bekası meselesidir. Ortada şahsi bir mesele olmadığı için benim kimseyi affetmem veya cezalandırmam söz konusu olamaz. Her ne yapıyorsak milletimiz, ülkemiz için yapıyoruz. Unutulmamalıdır ki Türkiye, yaşadığı tüm badirelere rağmen hukuk devleti niteliğinden taviz vermemiş, geriye adım atmamış bir ülkedir. Dolayısıyla ne kadar ihanet içinde olurlarsa olsunlar, ne kadar alçalırlarsa alçalsınlar tüm terör örgütleriyle mücadelemizi hukuk içinde yürüttük, yürütüyoruz.
OHAL ne zaman kalkacak' diyorlar? Benim ülkemde devlet yıkılmaya çalışılıyor, siz bize hangi yüzle soruyorsunuz. Kalkmayacak. Ne zamana kadar? Durum huzura kavuştuğumuz ana kadar. Neyiniz eksik? Fabrikalarınız mı çalışmıyor, neden OHAL kalksın? Abdullah Bey'in başbakanlık dönemiydi, 1 ayda OHAL'i kaldırdık. Biz OHAL'i ülkemizin huzuru için uzattık, uzatıyoruz.
Bayrağımıza karşılık paçavra asanlar, onlara haddini bildirmek görevimizdir. Böldürtmeyiz. Böldürmeye gayret edenler bedel ödemeye devam edeceklerdir. Onlar da bunu böyle bile. Türkiye'den başka devletimiz yok. Kimse devletimize alternatif üretmeye kalkmasın. Bu tüzüğümüze de aynen böyle girmiştir; Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.
Yaptıklarımızla yetinmeyip yeni projelerle halkımızın ihtiyaçlarına cevap vereceğiz. Önümüzdeki süreçte teşkilatlarımızda yenilenmeye gideceğiz. 18-25 aralığındaki genç kadroların, bugün nasıl ki bu listede yer alıyorsa inşallah il, ilçe teşkilatlarında da 18-25 yaş arasındaki gençlerin yer almasını istiyorum.
AB'nin onurumuzu hiçe sayma noktasına gelen iki yüzlü tavrına aha fazla sabretmek zorunda değiliz. AB ya bize verdiği sözleri tutar ya da herkes kendi bildiğini yapar.
Artık yüzde 49'la hatta yüzde 49,5'la iktidar olmak yeterli değildir. Artık hedef yüzde 50+1'dir. 2019 seçimlerinde netice almak istiyorsak hemen kolları sıvamalı, çalışmaya başlamalıyız.
Çok küçük hataların ne kadar büyük sonuçları olabileceğini 16 Nisan'da hep birlikte gördük.
Her bir vatandaşımızın ülkesiyle, milletiyle, devletiyle, partimizle ilişkisini güçlendirmeliyiz. Seçimlere kadar vatandaşlarımızın tamamına ulaşma hedefimizi gerçekleştirmeliyiz. Milletimizle birlikte artık bir inşa ve ihya dönemi içindeyiz.
Belediyelerin bizim için ayrı bir önemi var. AK Parti'yi belediyelerimizdeki başarılarımızın üzerine kurduk. Bugün de en önemli güç kaynaklarımızdan biri belediyelerimizdir. Geçtiğimiz 14 yılda en büyük reformları gerçekleştirdiğimiz alanlardan biri de belediyelerdir.
Şehirlerine ve partilerimize yük olan değil, şehirlerinin ve partimizin yükünü omuzlayan belediye başkanlarıyla yolumuza devam edeceğiz. Teşkilatlarımızda, belediyelerimizde, Meclis'te bu kriterlere uygun arkadaşlarımıza her kademede görev vermeye hazırız. Milletimizin itimadına layık olmanın gereği bu.
AK Parti 80 milyon vatandaşımızın tamamının partisidir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup da AK Parti'nin gönlünü kazanamayacağı tek bir kişinin olmadığını düşünüyorum. Hiç kimse ötekileştirildiğini düşünmesin. Hiç kimse geleceğinden ümitsiz olmasın. Bu ülkedeki her birey birinci sınıf vatandaştır. Biz her icraatı tüm vatandaşlarımız için yapıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tarihi kongrenin yapıldığı salonun girişinde halka seslendi. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Genel Başkanımız Sayın Binali Yıldırım Bey, sevgili yol arkadaşlarım; sizleri 998 gün sonra en kalbi duygularla selamlıyorum." diyerek sözlerine başlayan Erdoğan, fiili bir ayrılığın ardından bugün bir araya geldiklerini söyledi.
Sevgili yol arkadaşlarım; sizlerin heyecanı heyecanımızdır, sizlerin çoşkusu coşkumuzudur. Sabah 04.00'ten itibaren sizler buradasınız. Bu 3. Olağanüstü Kongre'deki heyecanı paylaşmak üzere buradasınız. İzmir'den gelen bir midibüste maalesef bir kazanın olması bizleri üzdü. Allah'a hamdediyoruz, herhangi bir ölüm söz konusu değil. Yaralılarımıza şifalar diliyoruz.
Emaneti bugünlere kadar taşıyan değerli yol arkadaşım, gönüldaşım Binali Yıldırım Bey'e de tekrar huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bakın önümüzde 2019 var, martında yerel seçimler var, kasımında parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimi var. Onun için durmak yok. Çok çalışacağız. Tevazuyu elden bırakmayacağız ama unutmayın bizim kapı kapı dolaşma geleneğimiz var. Kapı kapı dolaşmaya da devam edeceğiz. Gerek hanım kardeşlerim, gerek gençler, gerek ana kademe, çok çalışacağız. Üzerimizeki spekülasyonları, sandıktan cevabını vererek yine yok edeceğiz.
Kongre salonunda kürsüye çıkan AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım partililere seslendi. Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Bugün günlerden vuslat. Rabbime hamdolsun. İşte özlenen, beklenen an geldi. Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan bugün yeniden aramızda. Hoşgeldin sayın Cumhurbaşkanım. Saygıdeğer hanımefendi hoşgeldiniz, şeref verdiniz. Sayın Cumhurbaşkanım, aradan geçen 998 gün boyunca bizi manevi olarak asla yalnız bırakmadınız. Bize verdiğiniz güç ve destek için şükranlarımızı sunuyoruz. Ne mutlu bizlere ki, hep yapıbaşımızda olan bir liderle yol arkadaşlığı yaptık. Ne mutlu bizlere ki, aydınlık Türkiye'nin mimarı, kutlu yürüyüşün lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın yol arkadaşlarıyız.
AK Parti meşalesini ateşleyen bu ışığı yakan değerli kurucular kurulu üyelerimiz, partimizin lokomotifi, bu kutlu davanın yükünü omuzlarında taşıyan çok değerli Merkez Karar Yürütme Kurulu üyelerimiz. Ülkemizin kalkınması, büyümesi için, saygın ülkeler arasında yerini almasını sağlayan bütün Meclis Başkanlarım, Başbakanlarım, Bakan arkadaşlarım, milletimizin temsilcisi, sesi, yüreği, vicdanı olan çok değerli milletvekilleri arkadaşlarım, partimizin belkemiği, teşkilatlarımızın çok değerli mahalle temsilcileri, belde temsilcileri, ilçe başkanları, il başkanları, yöneticileri, yerel kalkınmanın mimarı belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz, ilg genel meclis üyelerimiz, siyasete zarafet ve değer katan kadın kollarımızın çok değerli mensupları kongremize hoşgeldiniz sefalar getirdiniz.
Bu salonda değişimin lideri ile milletin partisini bir kez daha biraraya getiriyoruz. AK Parti demek bu ülkeye bu millete hizmet demektir. Sizler bu erdem zincirinin birer halkasısınız. Bildiğiniz gibi mübarek üç aylar içerisindeyiz. Ellerin semaya, dillerin duaya, gönüllerin Mevlaya yöneldiği Ramazan ayı yaklaştı. Ülkemize ve tüm İslam alemine Ramazan'ın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ramazan kardeşlik, dayanışma ve yardımlaşma demek. Buradan siz kardeşlerimize, teşkilatıma, yol arkadaşlarıma sesleniyorum. Bu ayın maneviyatından, bereketinden feyiz alarak gece gündüz vatandaşlarımızla hemhal olmanızı istiyorum. AK Parti'nin 2001 yılında başlayan kutlu yürüyüşü meşakkatli, zorluklarla dolu oldu.
Bizi biz yapan değerler işte bunlardır. Sayın Cumhurbaşkanım, Mehmet Akif'ten Çanakkale'yi haykırmaktır. AK Partili olmak bu ülkeye sayısız destanlar yazdırmak, 15 Temmuz destanının kahramanı olmaktır. Gelecek nesillere aktarılacak, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devletin bekçisi olmaktır. Bu kutlu yürüyüşe 2001 yılında kurucu liderlimizle beraber çıktık. Geçen 16 yıl içerisinde AK Partimizde farklı sorumluluklar alarak ülkemize hizmet etme şerefine layık oldum. Liderimize, yol arkadaşlarıma ve milletime şükranlarımı sunuyorum.
Bize oynanan oyunları sizlerle birlikte milletimizle birlikte bozduk, bozmaya da devam edeceğiz. 15 Temmuz gibi karanlık bir geceyi, bir işgal girişimini yaşadık. Asker kılığına girmiş, gözü dönmüş teröristler milletimizin ülke savunması için ödediği vergilerle alınan tank, helikopter, uçaklarla milletin üzerine bombalar yağdırdılar. Egemenliği milletten almak için TBMM'yi bombaladılar. Cumhurbaşkanımızın millete yaptığı ülkenize, demokrasiye sahip çıkın mesajıyla milyonlar oldunuz, meydanlara indiniz. Bir gece içinde demokrasi destanı yazdınız. Kahraman Türk milleti bir kez daha yedi düvele kendini, kim olduğunu gösterdi. Tankların altına yatan, kurşunlara göğsünü siper eden, milletin elinden ayyıldızlı bayrak düşmedi, ezanlar salalar dinmedi. Bayrağımıza, milletimize, devletimize sahip çıkarken şehit olan bütün kardeşlerimizi buradan bir kez daha rahmet ve şükranlar anıyor, gazilerimize hayırlı ömürler diliyorum.
FETÖ, bölücü terör örgütü, DEAŞ ve bütün terör örgütleriyle mücadele, bizim istiklal ve istikbal meselemizdir. Bu mücadelemiz aynı kararlılıkla devam edecektir. Ancak mücadeleyi yaparken merhametle değil, adaletle davranmaya devam edeceğiz. Bunu yaparken mağduriyet oluşmaması için gerekli titizliği de göstereceğiz. Mağdur olduğunu öne sürenlerin itirazlarını da en titiz şekilde değerlendirecek yasal düzenlemeleri yaptık, hayata geçirdik.
Şimdiden cumhurbaşkanı adayı arama derdine düşmüşler. Yine tutturmuşlar, çatı aday, kapı aday... Siz önce temelinizi sağlamlaştırın, temeli olmayanın çatısı da olmaz kapısı da olmaz. Bilsinler ki bu aziz millet, kararına saygı göstermeyenlere gönül kapısını da çatısını da bacasını da kapatır.
Ankara Spor Salonunda gerçekleştirilecek AK Parti 3. Olağanüstü Kongresi için Cumhuriyet Caddesi (Gar Kavşağı-Baruthane kavşağı arası ile giriş ve çıkışları, Baruthane Kavşağı- Ulus Kavşağı arası, İstanbul Caddesi-Baruthane Kavşağı arası çift taraflı yan varyantlar), Hipodrom Caddesi-Talatpaşa Bulvarı (Ulaştırma Kavşağı ile Opera Köprüsü arası tüm giriş ve çıkışları/Gar Kavşağı alt geçidi dahil) ve Kazım Karabekir Caddesi’nin (Anadolu Meydanı-İstanbul Caddesi arası) araç trafiğine kapatıldı. 20 Mayıs Cumartesi Saat 22.00’dan sonra trafiğe kapatılan yollar kongrenin bitimine kadar kapalı kalacak.
Diğer yandan, Kongreyi dışarıda izleyecek vatandaşlar için Ankara Spor Salonunun bahçesine dev ekran kuruldu. Dev ekranın bulunduğu çadırda vatandaşlar sloganlar eşliğinde heyecanla kongrenin başlayacağı saati bekliyor.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, AK Parti’ye yeniden genel başkan olacağı kongre saat 10.00’da başladı.
AK Parti 3. Olağanüstü Büyük Kongresi’nde, Aşık Veysel Şatıroğlu, Tarkan ve Barış Manço’un sesinden ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’ türküsü ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hayatını anlatan kısa bir belgesel partililere izletildi. Belgesel’in sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Yetişmek için menzile gidiyorum gündüz gece’ mısralarını okudu.
’Yeni Atılım Dönemi’ olarak nitelendirilen yeni dönem, demokrasi, reform değişim, özgürlük, gelişme ve refah başlıklarıyla paylaşıldı.
Kongrede en üst seviyede güvenlik protokolü uygulanacak. Güvenliği Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün tüm birimlerinden 5 bin polis sağlayacak. Kongre süresince bir polis helikopteri de görev alacak. Emniyet güçlerinin dışında binden fazla teşkilat mensubu da güvenlik görevlilere yardımcı olacak. Kongrenin yapılacağı Ankara Spor Salonu’na vatandaşlar ve basın mensupları 3 aşamalı aramadan geçirilerek alınacak. Salona giren herkesin tek tek fotoğrafı çekilecek.
Kongreyi yerli ve yabancı bine yakın basın mensubunun takip etmesi bekleniyor. Kongre konuşmaları İngilizce, Arapça ve Almanca’nın da aralarında bulunduğu bir çok dilde simültane olarak tercüme edilecek. Engelli vatandaşların ulaşımı ve salon içinde rahat hareket etmesi için de özel tedbirler alındı.
AK Parti tüzüğünde de önemli değişikliklere gidildi. Kabul edilen tüzük değişikliğiyle genel başkan vekilliği kabul edildi.
Dün Genel Merkez’de toplanan tüzük komisyonu, kongrede tüzüğün 9 maddesinde değişikliğe gidilmesi yönünde karar aldı. Değişiklikler şöyle:
Partide her seçim dönemi tartışılan 3 dönem kuralını esnetme konusunda MKYK’ya tam yetki verilecek.