Ne de olsa Anayasa bir toplumsal sözleşmedir ve bu sözleşmenin tam anlamıyla hissedilebilmesi için halkın mümkün mertebe katılımının sağlanması çok önemli.
Bir sözleşme olarak anayasalar halkın önüne genellikle darbelerden sonra konulmuş ve adeta silah zoruyla veya psikolojik harp hileleriyle ikna edilerek imzalatılmış senetler gibi iş görmüş.
1982 yılında başımıza ne gelmiş olduğunu 35 yıldır tartışıp duruyor, böyle bir darbe anayasasına yüzde 92 oy vermek durumunda kalmış olmanın toplumda ürettiği kompleksi aşmaya çalışıyoruz. Ama tam da işin kompleks kısmı burada kendini hissettiriyor. Her aşma çabası karşısında beklenmedik muhalifler ve dirençlerle karşılaşıp işi daha da kompleks hale getirmektedir.
12 Eylül'ün mirasıyla birlikte yargılanmasını da içeren anayasa değişikliğine en çok 12 Eylül'ün birinci dereceden mağdurlarının şiddetle muhalefet sergilemiş olması bu kompleks konunun en çarpıcı örneklerinden birini oluşturmuştu, örneğin. Yatıp kalkıp 12 Eylüle söven bazı sol çevreler, AK Parti böyle bir hesaplaşmanın siyasi yükünü üstlenince neredeyse
tribi yapmakla kalmadı, o hesaplaşmayı ebediyen imkansız kılacak şekilde sürece muhalefet etti.
Gündemimizdeki anayasa değişikliği teklifi münhasıran hükümet sistemiyle ilgili bir tekliftir ve tabii ki topyekun yeni bir anayasa teklifi değil. Çünkü nihayetinde iki partinin mutabakatıyla oluşmuştur. Bu haliyle de, yani iki partinin bir araya gelerek halkın beklentilerine uygun bir metin üzerinde beraber çalışabilme tecrübesi Türkiye'nin demokrasi seviyesi açısından başlıbaşına bir kazanımdır.
Keşke diğer partilerle de ortak zeminler oluşturulabilse veya artırılabilse veya var olan ortak zeminler üzerinde bir beraber çalışma kültürü oluşturulabilse. Esasen, darbelere, teröre ve dış müdahalelere karşı olmak, demokrasiden yana olmak, ülkenin bekası ve yararı gibi konularda duyarlılık alanlarını geliştirme yönünde herkesin asgari bir sorumluluğu olması gerekiyor.
Hangi ülkenin siyasi partisi olduklarını, hangi milletin bir parçası olduklarını ve siyasetlerinin o milletin yararını ne kadar gözetiyor olduğunu değerlendirmek her partinin birincil sorumluluğudur. Esasen milletvekili yemininin metinsel içeriği bir sürü sorun taşısa da, nihai anlamı ve mazmunu tam da budur.
Yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminin bütün içeriği ortaya çıkmıştır.
. Bunun pratik sonucu yönetimde belirsizliğin ve istikrara yönelik risklerin giderilmesi olacaktır.
Esasen Türkiye AK Parti iktidarında tek başına iktidar dolayısıyla işin istikrar ve belirlilik kısmını şu ana kadar kazasız belasız gerçekleştirdi.
Esasen
gibi bir liderde bunca seçim boyunca ısrar etmiş olması, halkın ne demek istediğini yeterince gösteriyor. Her seçimin sonucunda halk kendisini hiç aldatmayan, kendisinden ayrı görmediği, duruşuyla, dirayetiyle, vefası ve insaniliğiyle ama yanı zamanda başarılı yönetimiyle de bir liderin işin başında kalmasını istiyor.
15 yıldır daha önce hiçbir lidere vermediği bir krediyi Erdoğan'a veren halkın bu yetkilendirmesinin zımnında bir yönetim sistemi tarifi de var.
Bunu hala anlamayanlar varsın kendi ideolojik takıntılarında debelenip dursunlar.
. Bu lider bir başkanlık sistemi veya bugün gündeme gelen şekliyle bir Cumhurbaşkanlığı sistemi olmadığı halde ülkeyi bu süre içinde bu seviyeye getirdi.
Erdoğan'ın şahsından bağımsız olarak da düşündüğümüzde,
Türkiye'nin yüzyıllık siyasi tarihini bir de bu açıdan okusak, bu ifademizi doğrulayacak yüzlerce örnekle karşılaşırız.
Önerilen Cumhurbaşkanlığı sisteminin bir tür kuvvetler birliğine götüreceği ve bu yüzden yürütmeyi aşırı güçlendirip meclisi zayıflatacağını söyleyenlere öncelikle sadece mevcut durumun hangi “kuvvetler ayrılığı" ilkesini gerçekleştiriyor olduğu sorusuyla yüzleşmelerini önermekle yetiniyorum.
Aksine Cumhurbaşkanlığı sisteminde yasama ve yürütme birbirinden tamamen ayrışmış olacak, Meclis asli rolüne, yani yasama ve denetleme rolüne çok daha fazla yoğunlaşmış olacak.
Önümüzde tamamına ermesini temenni ettiğimiz, uzun bir süreç var nasılsa, teklifi daha çok tartışmaya devam edeceğiz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.